Kabak tadı..

Sandıklı’daki siyasilerin durumu kabak tadı verdi..

Adettir; köye ilk gelen imam önce muhtarın sonra sırayla köylünün evine yemeğe davet edilir..

İlk iftara davet eden muhtarın hanımı, acaba akşama ne yemek yapsam diye telaş içinde mutfak ile oturma odası arası mekik dokur ve sonunda kabak yemeği yapmaya karar verir.

Yemeği yiyen imam, nezaketinden muhtarın hanımına, çok teşekkür ederek, yemeği beğendiğini, sevdiği bir yemek olduğunu, hatta kabağın faydaları peygamber efendimizin en sevdiği yemekler olduğundan bahisle methiyeler dizer.

İkinci gün davet sırası komşu evde, yemek saati yaklaştıkça aynı kaygı komşu hanımdadır. Derken, imamın neyi sevip sevmediği hakkında belki fikir edinirim düşüncesi ile ilk gün davet eden hanıma danışır. Aldığı cevap kısa ve nettir. “İmam kabak yemeğini seviyor”

Artık imam, kabak seven imamdır.

Vay sen misin kabağa mersiyeler dizen. Bizim imam hangi eve davete gittiyse değişmez, değiştirilmesi dahi teklif edilemez menü, kabaktır”

Nihayet imam dayanamaz ve minareden başlar sala vermeye:

Her gün kabak her gün kabaaaak!

Getirirler tabak tabaaaak!

Ya Rabbi halime baaaak!

Şefeat ya Resulallah, imdat ya Habiballah!

Sala verilemeyeceğine göre siyasetin kabak tadı verdiğini biz yazalım dedik..

Muhterem Sandıklı sevdalıları:

Muhalefet parti belediye başkanlarının arkalarında hükümet desteği olmadığı için beklenen hizmeti veremediğini gören Sandıklı seçmeni, Sandıklı’nın hızla kalkınması için Ak Parti’li adayı tercih ederek iktidar partisi mensubunu belediye başkanı yaptı..

Seçim öncesine geri dönelim..

Mustafa Çöl Belediye Başkanı olduğunda, Ahmet Mahmut Saylık ilçe başkanıydı.

Ve en yakın iki dost, en yakın iki çalışma arkadaşı ve son derece uyumlu bir şekilde beraber hareket ediyorlardı..

Çöl, ilçe Başkanı Saylık olmadan bir yere gitmiyor, Saylık’ta aynı şekilde Başkan Çöl olmadan hiçbir toplantıya veya etkinliğe katılmıyordu..

Olması gereken de buydu..

Bu birlik ve beraberlikten hoşnut olmayan, bilinen kişiler Çöl ve Saylık arasında nifak tohumları ekti..

Sonuçta hizipçiler, mikserlerin istediği oldu; Çöl ve Saylık, mecbur olmadıkça bir araya gelmedi..

Kim kazandı, kim kaybetti?

Nifakçılar kazandı..

Mesela proje çizen minik adam, haritacılar, etüt raporu verenler kazandı..

İmarcı kazandı, mimar kazandı.. Ali kazandı, Veli kazandı..

Peki..

Kaybeden kim oldu?

Sandıklı..

Şimdi açık açık yazıyorum..

Sandıklı’da siyaseti iyi bilen “akil adamlar” yok mu?

Eski Belediye Başkanlarından: Osman Seyman, Nimet Özçiftçi, Mustafa Özpınar, Murat Akşit, Zekeriya Aslan nerelerdesiniz siz?

Sandıklı’da veya Sandıklıyla yaşamıyor musunuz?

Olanları duymuyor musunuz? Görmüyor musunuz?

Neden bu ikiliyi bir araya getirip, “Nedir kardeşim bu çekişme? Sandıklı sizden hizmet bekliyor.. Nedir alıp veremediğiniz?.” Dememelerine şaşıyorum..

Pes valla!..

Muhterem siyasiler:

En yakınınızda bulunan hizipleri hemen yanınızdan uzaklaştırmazsanız ip kopar!..

Mustafa Çöl, bir milletvekilini ve yakınlarını hedef almaya kalkarsa, bu davranışından zarar görecek olan Sandıklı’dır, dolayısıyla Sandıklı halkıdır..

Troller ayarlayarak, sosyal medyada ucuz siyaset yapmak, kimseye fayda getirmez..

Kargalardan, bombacılardan Sandıklı’ya musibet bulaşır..

Öte yandan:

Adnan Efendi, sabahtan akşama belediye başkanın yanında.. Akşam, park’ta başka gurupla.. Konuşulmayan şeyler, konuşulmuş gibi masada..

Birinci Osman, mesaisine belediye imarda başlıyor, akşam ofisinde perdeler kapalı devam..

İkinci Osman, aynen öyle..

İlçe Başkanı Ahmet Mahmut Saylık’a gelince..

Önemli hatalarından biri; başkan’la arası bozuk İGM üyesi Utsal’la yakın çalışması.

Oysa, diğer İGM üyesi Öztopbaş, top peşinde.. Bir diğer İGM üyesi Mevlüt Efendi ha var ha yok!.

Köylerin derdine kim çare olacak?

Saylık, sessiz.. Masaya yumruğu vurmuyor.. İyi niyetli..

Nokta kadar şaibesi yok..

Sonuç ne?

Sandıklı’nın birliğe, beraberliğe, hızla kalkınmaya çok ihtiyacı var..

Aklınızı başınıza alın..

Kimse vazgeçilmez değildir..

Yetti gari..

Devan eden olaylar,” kabak tadı” verdi..

Bir araya gelin, oturun ne sıkıntınız varsa aranızda çözün..

Sizlerden beklenen bu..

“Ya Rabbi şu siyasilerin haline baaaak!

Şefeat ya Resulallah, imdat ya Habiballah!”

Dedirmeyin bizlere..

**

Hayırlı Cuma’lar..