Bükemediği bileği öpenler..
Mustafendi..
Senin gibi düşünmeyenlere, sana eyvallah etmeyenlere, seni eleştirenlere bayrak açtın..
Utanmadan puştlukla suçladın..
Puşt oğlu puşt dedin..
Kinini kustun “üç-beş siyasi puşt” dedin..
Yetmedi..
Kuş beyninle, bizi kumanda etmeye kalktın..
Mesela, dilimiz..
Ne diyeceğimizi sen belirlemek istedin..
Konuş, konuş…
Sus, sus…
**
Mesela burnumuz:
Nereye sokacağımız sen belirlemeye kalktın..
Burnunu çek..
Çekme..
**
Kulaklarımız:
Radyo senin..
Neyi duymamız gerektiğini, neyi duymamamız gerektiğini sen ayarlamaya çalıştın..
**
Gözlerimiz:
Şehri ne hale getirdiğini, başkaları adına alınan tapuları, hisseleri gören var mı?..
Yok..
**
Bizim hiçbir şeyimize, beynimize ve vicdanımıza uzanamadın..
Ve sonunda yenildin..
Puşt dediklerinin elini öpmeye gittin..
Tek tek..
Yani bükemediğin bileği öptün..
Nasıl bir yüz var sende ya?
**
Hayırlı günler..