Fetö temizliği..

Sayın Cumhurbaşkanımız, Ankara-Gölbaşındaki Özel Harekât Daire Başkanlığında yapılan anma programında, ” FETÖ’yü kurumlarımızdan hala tam olarak temizleyemediğimizi düşünüyorum.” dedi..

Zaman zaman, Sayın Cumhurbaşkanımız samimi duygularla özeleştiri yapıyor..

Sayın Cumhurbaşkanımız haklı, anlaşılan tam temizlik yapılamadı..

Neden mi dersiniz..

Her gün haberlerde, Fetö den gözaltılar ve tutuklanmaları okuyoruz.

İki gün önce TÜBİTAK merkezli Fetö gözaltlarında 36 kişi gözaltına alındı.. Afyonkarahisar’dan da bir kişi olduğu söyleniyor..

08.04.2019 günü, darbeden neredeyse “4” yıla yakın bir süre sonra, eski ösym başkanı prof.dr.ali demir ile birlikte “20” kişi gözaltına alındı.

Prof.Dr.Ali Demir dün Ankara’ya getirildi..

Basında yer aldığı kadarı ile; “Fetö’ye yardım, yataklık,güveni kötüye kullanmak,terörizmin finansını sağlamakla” suçlanıyor..

En önemlisi Fetö’ye yardım ve yataklık, sevletin verdiği güveni kötüye kullanmak..

Bunların yanında da 2010 yılındaki KPSS sınav sorularının çalınması..

Geçmiş yıllara dönüp hafızamızı tazeleyelim..

Darbe öncesi, KPSS sınav sorularının çalındığı Ulusal basında yer aldı ve ortalık karıştı..

O dönem YÖK Başkanı Prof.Dr.Yusuf Ziya Özcan, ÖSYM Başkanı Prof.Dr.Ünal Yarımağan ve YÖK Denetleme Kurul Başkanı Prof.Dr.Mustafa Solak idi..

Olayı Fetö den tutuklu, eski Savcı Şadan Sakınan inceliyordu.

KPDS, ÜDS, TUS dahil,yeni yapılacak “12” sınavın,sınavlarda sorulacak soruların da bulunduğu veriler özel mühürlü bir kasaya kitlendi. Bu kasanın anahtarlarının ise, sadece eski Savcı Şadan Sakınan ve eski YÖK Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Solak da olduğu da basında yer aldı.

Bu sorularında çalındığı basında yer aldığında eski Savcı Şadan Sakınan tutuklandı.

ÖSYM Başkanı Prof.Ünal Yarımağan da istifa etti. Örgüte üye olmamakla birlikte yardım ve yataklıktan yargılanıyor.

Yerine Prof.Dr.Ali Demir atandı.

Suç sahibini korkutur derler. Ali Demir fabrikada gözaltına alındı.

Bunları niye yazdık derseniz;

Geçte olsa Adalet yerini buluyor, hak yerde kalmıyor..

YÖK, ÖSYM, YÖK Denetleme Kurulu yumağı çözüldü mü, bundan sonraki gelişmelerde çözülecek mi, bunu adli makamlar sonuçlandıracak..

2010 KPSS'deki usulsüzlük iddialarına ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmada, Ali Demir 2010 KPSS soru kitapçıkları dahil diğer sınavlarla ilgili evrakları imha etmekle suçlanıyor.

Bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanımız, Fetö konusunda tek başına mücadele veriyor ve kurumlarda temizliğin tam yapılamadığını da ifade ediyor..

Anlaşılan, Devlet Üniversitelerinde ve bazı kurumlarda, özellikle kripto idareciler düzeyinde tam temizlik yapılamamış, ki; Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmalarından bunları anlıyoruz..

Gelelim Üniversitelere.

Darbe öncesi fetö’cüler hızla yükseldiler.

Üniversitelerde birileri hızla tepelere yükseldi ise, ya Sağlık imamıdır,ya da YÖK imamıdır, ya da Üniversitelerin imamıdır.

Yargılanan fetö’cüler abileri, bu hızla yükselen imamları, fetö elebaşının talimatı ile korudular, bunlar hakkında ser verip, sır vermediler.

Fetö ağının kökü üniversitelerdir. Kök kurutulmadan netice alınamaz..

Fetö 1980‘li yıllarda ,örgüt elemanlarına ,Üniversitelere girip asistan, doktor, doçent ve profesör olmaları talimatını verdiği biliniyor..

2011 yılında atanan fetö’cü Rektörler iş başına gelince, sinsice yerleştirilen bu elemanlar da faaliyetlerine başladılar.

Şimdi ise fetö’cüler kılık değiştirip, başka cemaatlere sızıp, çevremizde faaliyetlerine devam ediyorlar..

Kamu vicdanında aklanamayan kripto fetö’cüler var mı, kamu oyunun takdirine bırakıyorum..

Devlet Üniversitelerindeki kripto fetö’cü Rektörler neler mi yaptı derseniz.

Göreve aldıkları binlerce fetö’cü ihraç olup cezaevine girdiler.

Bu Rektörler Fetö taktiği ile 17/25 Aralık öncesine sığındılar. Fetöcülerin oylarını biz almadık dediler, başka Rektör adaylarına çamur attılar.

İdareci oldukları dönemlerde aldırdıkları fetö’cüleri biz almadık, eski rektörler aldı dediler. İşin içinden sıyrılmaya çalıştılar. Sıyrıldılar mı dersiniz?.

Seçmece karpuz gibi, fetö’cüleri en tepe noktalara idareci olarak atadılar..

Tıp Fakültelerini tepeden tırnağa Fetö’cülere teslim ettiler ve onların kalesi yaptılar..

Tıp Fakülteleri ve Hastanelerinde, fetö’cü leri Dekan, Dekan Yardımcısı, Baş Hekim ve Başhekim Yardımcıları yaptılar. Tıp Fakültelerinde Ana Bilim ve Bölüm Başkanlıklarını, Tıp Etik Kurul Başkanlıklarını Fetö’cülere teslim ettiler. Bunların hepsi fetö den ihraç oldu ve hapis cezası aldılar..

Fetö’cü Rektörler kendilerine bağlı bölüm başkanlıklarında, kurumlarında terfi etmeleri için, fetö’cü asker, polis ve öğretmenlere Yüksek Lisans belgeleri verdiler..

Fetö’cü Üniversiteler ile akademik anlaşmalar yapıp onlara destek verdiler..

Üniversitelerde çalışanların maaşlarından toplanan, trilyonlarca paraların fetö’ye teslimine yardım ve yataklık ettiler..

Fetö imamları ile yüzlerce telefon görüşmeleri yaptılar, talimat aldılar..

Bu imamlarla 300’e yakın telefon görüşmeleri ile ne konuştular?.

Fetö’cülere Üniversitelerde, ortam ve zemin hazırlayıp, onlara göz yumarak faaliyet yapmalarını sağladılar.. Böylece Fetö’ye yardım ve yataklık ettiler..

Fetö’cüleri Rektör Yardımcısı yapıp, Finans kaynaklı birimleri Fetö’cülere bağlayıp terör örgütüne finans sağladılar.

Yıllar sonra eski ÖSYM başkanı tutuklandı.. O olaylara bulaşanlarda bir gün hesap verecektir. Er-geç Adalet tecelli ediyor, mutlaka edecektir de..

İki-üç kişinin ifadesi ile ihraç edilenler varken, hakkında onlarca ifade verenlere rağmen, aklandım sananlar aldanıyorlar..

Henüz tozlanmamış ifadeler, bir gün raftan indirilir, önlerine konur..

**

AFSÜ’ deki son atama, artık atanacak Rektörler konusunda bilgilerin Sayın Cumhurbaşkanımıza ulaştığını göstermektedir..

Fetö mücadelesine katkıda bulunmak ve kamuoyunu aydınlatmak adına zaman zaman köşemizde bu konulara yer veriyoruz..

Sayın Cumhurbaşkanımıza güveniyoruz, acizane de olsa kösemizde destek vermeye çalışıyoruz..

“Hakkı söylemeyen/haksızlık karşısında suskun kalan şeytandır.”

Ümitsizliğe gerek yok, herkes üzerine düşen görevi yaparsa Adalet er-geç tecelli edecektir.

Bekleyelim, görelim..

“Afsü’de Gelişmeler” başlıklı köşe yazımız üzerine bazı bilgiler gelmeye başladı.

En önemlisi de Tıp Fakültesinde eğitimin istenilen seviyede olmadığı yönündeki bilgiler.

Tıp Fakültesi eğitiminden kim sorumlu?.

Çifte Makama sahip, eğitimden sorumlu olduğu için de, sadece ve sadece Döner sermayeden 15 bin Tl. aldığı söylenen kişi sorumludur.

Bu adam memlekete hizmet ediyor diye dertlenmeyin. Maaş dışında Devlet herkese ödediğinden daha fazlasını veriyor..

Ana Bilim Dallarına elini sokup karıştırıp, arkamda birileri var diyeceğine Eğitime bak derler insana..

Başhekim ve Yardımcılarına da bir ricamız var.

Her şey Rektör beyden beklemeyin. Hastaneye bir gezin lütfen..

D Blok nizamiye kapısının etrafı oto parka dönüşmüş..

C Blok Özel Muayene salonunda tavan akmış,tavan köpükleri düşmüş, kötü bir görünüm var..

**

Hayırlı Cumalar..