Öğrenci Öğretmen vefası

38 öğrenciden 28 i resimde var Parkta 22 öğrenci ile buluştular

Bir öğretmen görevi süresince verdiği eğitim öğretimin yanı sıra öğrencileriyle kendi Arassındaki diyoloğu çok önemlidir.

İyi öğretmen tanımları genelde çok kişi tarafından kabul edilmiş yaygın inançlara dayanır. Misaller; İyi öğretmen sakindir, telaşlanmaz, sinirlenmez, soğukkanlıdır. Öğretmen ön yargılı ve yanlı değildir, öğrencilere eşit davranır.Her şeyden önce tutarlıdır. Değişmez, unutmaz, hata yapmaz. İyi öğretmen her sorunun cevabını bilir. Güngör hocamız derste müfettiş yanında bir öğrencisinin sorusuna nasıl cevap verdiğinin 40 sene sonra anlatmıştı. İşte bir öğretmen kendisini bu yaygın inanç modellerine göre değerlendirir ve kendisini başarısız kabul edemez. Öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişkiye gelince başlıca açıklık, Önemsenmek, birbirine ihtiyaç duymak, birbirinden ayrı olmak, İhtiyaçlarını karşılıklı olarak giderebilmek özelliklerini içerirse, iyi bir öğretmen-öğrenci ilişkisi kurulmuş demektir.İşte bu meziyetlere sahip olan Güngör öğretmen 50 sene önce Afyon bölgesine gelerek öğrenci yetiştirmeye köylerden başlamıştır.

Son görev köyü Dinar Dikici köyü olmuştur.Eşi Sebahat Hanım da Dinar Kız Meslek Lisesinde göreve başlamıştı.Güngör öğretmen 3 yıl Dikici köyü ilkokulunda görev yaptı ve merkeze çıkan tayini Ilıca mahallesindeki Cengiz Topel İlk Okulu olmuştu.İlk yıl birinci sınıftan başlaması onu sevindirmişti.Çünkü ağaç yaşken eğilir desturuyla öğrencilerinin ilk eğitimi de kendi bilgileriyle olması onun için önemliydi.1974 1 A sınıfı öğretmeni olmuştu nerdeyse 2 sınıflık öğrenci ile bir hafta ilgilendi Müdürü Hakkı Bey (Rahmetli) ona “Güngör hoca Yaşariye öğretmen pazartesi günü gelecek onun için sınıfın çok o gelince sınıfı böleceğiz” demişti.Bir hafta sonra Yaşariye hoca hanım gelince sınıftan öğrencileri seçerek alırken köyden okumak için gelen Bayram’ı da sınıftan alınca büyük bir sorun çıkmıştı.Bayram ayrılmak istemiyordu bu hikaye anlatılınca ortalık kahkaha sesleriyle çınladı.

Diğer sınıfa giden öğrencilerden sonra 38 öğrenci Güngör hocaya kaldı. Bayram hikâyesini yeni hazırlayacağım AYDEDEDEN ÖYKÜLER 2 isimli kitabımda yayınlayacağım.

Güngör ÖZTÜRK; Öğrencilerine verdiği eğitim öğretim 5 yıl sonra onları mezun etmesiyle Dinarda bitti. Çünkü eşi kız enstitüsü öğretmeni Sebahat Hanımında kendisinin de tayini Ordu’ya çıkmıştı.Mezun ettiği öğrencileriyle vedalaştı.Meslektaşları öğretmen arkadaşları ve amirleri memurlarıyla vedalaştı.Mahallesindeki komşuları Siyami Kayalar ve kolanyacı Hilmi Çalışkan aileleriyle vedalaştı.Öğrencisi Kemal Kalkan velisi olan babası kütüphane memuru Ayhan Kalkan ile vedalaştı ve Ordu’daki yeni öğrenciler yetiştirmeye gitti.Çok sevdiği öğrencileri mezun olmuştu,meslektaşlarından ve kendileriyle yakın bir diyalogları olan 3-5 arkadaştan istemeyerek de olsa ayrıldı…

AYRILIK TAM KIRK YIL SÜRDÜ

Ordu’da emekli olunca damadının bilgisayarına merak sardı ve aklına Dinar geldi.40 Yıl sonra kim ne oldu kim kaldı. Damadıyla bir olup Aklına gelen Ayhan Kalkan Dinar yazıp tıklayınca karşısında beni buldular. Hocamızla böylece görüşmeye mesaj yolu ve sonra telefonla görüşmeye başladık. Böylece Dinar hakkında bilgiler edinmeye ve öğrencileriyle haberleşmeye başladı.

Özlemini çektiği Dinar’a gitmeyi geçirdiği klp amaliyatından sonra karar verdi ve kendisini 24 Nisan 2019 günü tam 40 yıl sonra Dinar da buldu. Garajda onu öğrencisi Toki ilkokul müdürdü Bayram Yüksel karşıladı. Evine götürürken öğretmeni” Bayram öğretmen evinde yer ayırt dedim nereye gidiyorsun” sorusuna Bayram” Öğretmenim benim evimde öğretmen evi hem de müdür evi görünce beğeneceksin” diye cevap verdi.

Bayram aynı gün tüm sınıf arkadaşlarına telefon ederek durumu anlatmıştı. C.tesi eş dost ziyareti,Pazar günü gar park da öğrencileriyle buluşma telefon trafiği ile haberleşildi.

Evlerdeki ziyaretlerde onu görenler ne yapacaklarını şaşırdılar. Hüzünlü buluşmalar sevinçli sohbetlere karıştı. Bayramın sınıf değişmesi, Bülent Gökdemirin simitciliği bu sohbetler ve öğretmen Ramazan akbaş hocanın Ordulu öğretmen A.Kadir Beyle Dünürcülük hikâyesi yapılan sohbetlerde bazen duygulu anlar bazen kahkahalar yarattı. Gar parkında birleştirilen 6 masa etrafındaki bu görüntü bir videoya alınmazmıydı? Türkün aklı sonradan gelirmiş derler yene kadar doğru bir söz değimli? Güngör Öztürk hocam Orduya yolcu edildikten sonra 2 mesaj notu aldım. Aynen sizlerle paylaşmak istiyorum. Biri kendinden biri de büyük kızından.

Sevgili Ayhan; Öğrencilerimi bulmama vesile olan sana ve Öğrencim olan 5 yıl sınıf başkanı görevini yapan Bayram Yüksel’e ve aile fertlerine 38 öğrencimden duyup da yanıma gelen 22 öğrencime ve velilerine, Saygı değer meslektaşlarıma, Hulivut caddesindeki komşularım Siyami Kayalar ile Hilmi Çalışkan ailesine ve diğerlerine KISA SÜREN ANCAK DUYGU DOLU DİNAR ZİYARETİNDE bana gösterilen ilgiden sevgiden duyduğum mutluluğu tarif edemem. HEPİNİZE GÖNÜL DOLUSU TEŞEKKÜR EDERİM. Sevgilerimle hoşça kalın ikinci ayrılışımda da beni ihya ettiniz. Çok mutluyum sizleri ve tüm Dinarlıları Orduya beklerim. Emekli Öğretmen Güngör Öztürk 30 Nisan 2019 Ordu

Dinardayken büyük kızı büyümüş o da babası gibi bir öğretmen değil ama memur emeklisi olmuş Özlem Kızımız gönderdiği mesajda şöyle diyor.

”Ayhan amca ben babamı bildiğimden beri Dinardan geldiğinden bu güne hayatındaki en büyük arzusu öğrencilerini ve Dinarı tekrar görmekti. Hep sizleri konuşurdu. Çok şükür ki Allah nasip etti gördü. Herkese her şey için çok teşekkür ederiz. Her şey güzelmiş. Vefalı öğretmen arkadaşları ve vefalı öğrencileri hepinize sonsuz teşekkürler. Böyle güzel ağırlanmak ne kadar güzel? Allah razı olsun. Allah hep güzel günlerde buluştursun inşallah. Sizler babamın öğrencileri değil evlatlarısınız. Hepinizi Orduda ağırlamaktan mutlu oluruz…”

Güngör Öztürk Dinarı terk etmiş

Kim okutur kim yazar?

Artık gözler terk ediyor beni kim ne yazar?

Tek umudumuz gönüller terk etmesin hep o yazar...

 

HASİP VE GÜNGÖR ÖĞRETMENLERİN SOHBETİ