YEREL BASIN
Dünyanın her yerinde en dinamik basın,
her zaman yerel Medya’dır.
Ulusal bazda yayın yapan tüm Medya organlarının,
taşradaki eli - kulağı - dili yerel medya
unsurlarıdır.
Yerelde her hangi bir olay, ulusal bazda yayın
yapan medyada kolay kolay yer bulamaz.
Çok önemli, afaki bir gelişme olduğu takdirde
bu ancak tüm ülke çapında duyulabilir.
Afyonkarahisar Belediyesinin, Afyonkarahisar
Valiliğinin veya yerel siyasetçilerin rutin
çalışmalarının kamuoyuna duyurulacağı tek
mecra yerel medyadır.
Hal böyle iken, maalesef yerel idareler bu
durumu görmezden gelmektedirler çoğu zaman.
Yerel medyanın
güçlenmesi, daha dinamik
hale gelmesi
için kendiliklerinden
bir girişimde bulunmamakta,
bunu düşünmemektedirler.
Hatta yasaların
verdiği bazı hakların
kullanımında aracılık
eden idareler,
bunu kendilerinin bir
lütfu olarak algılatmaktan
da imtina etmemektedirler.
Mesela...
ToKİ konutları.
Başbakanlık Toplu konut idaresinin tüm
Türkiye’de toplumun
her kesimine yaptığı
çalışmalar, yerel basın
mensuplarına Türkiye’nin
her yerinde sağladıkları
imkanlar bazı
yerel idareciler tarafından
‘kendi inisiyatifleri’
dahilinde yapılıyor
hissi uyandırılarak
toplumun diğer kesimlerinde
farklı algıların
oluşturulmasına
neden olunmaktadır. Ayrıca, ToKİ’den konut
almanın bir cazibesi de yoktur. Bakın ToKİ
konutlarının satış fiyatlarına ve m2 lerine
neyi kastettiğim anlaşılacaktır.
Şimdi neden girdim bu konuya?
Maalesef bu son ToKİ konutları ile ilgili çalışmalar
sonrasında toplumun bazı kesimlerindeki
vatandaşlarımızın, yerel medya mensuplarına
idareler tarafından bir ‘kıyak’ çekildiğine
dair düşünceler seslendirilmektedir.
Bizlerin bu ToKİ konutlarına bir müracaatı yoktur,
TOki’den konutta almış değilizdir ama yerel
medya mensuplarımız açısından da bu konuyu
gündeme getirmek gerekti. Bazı yerel
medya mensubu arkadaşlarımızın ikişer, üçer
tane edinmelerini de yanlış bulmakla birlikte,
bu konutların aslında müteahhitlerin satış fiyatlarından
daha aşağı olmadığı da aşikardır.
Bizlere kadar gelen bazı yakınmalar için bu
açıklamayı yapma zarureti hasıl olduğu için bu
konuya değindim.
Transfer
Yerel Medya mensupları her zaman özverili insanlardır.
elbette herkes bir değildir. Daha çok özveri gösteren, kendini
işine adayan insanlarda hemen dikkat çekerler.
Maalesef ki bu arkadaşlarımızda bir fırsat doğduğunda
hemen ‘transfer’ edilirler.
Transfer dediysem, medya içerisindeki transferden bahsetmiyorum.
kamu ve yarı kamu kurumlarından tutunda, bazı parti ve odaların
gözü de bu arkadaşlarımızın üzerindedir.
Son dönemlerde ardı ardına bu transferler olmaya başlayınca,
doğrusu üzüldük.
Çünkü...
Hem o kurumlarda görev yapmak bu arkadaşlarımızı bir şekilde
köreltecek, hem de yerel medya kan kaybedecektir.
Bunu önlemenin tek yolu, yerel medyanın çalıştırdığı insanlara
daha yüksek bir maaş ödeyebilmesinden geçmektedir.
Bunun olabilmesi içinde daha fazla gelire kavuşmalıdır yerel
medya.
***
ilimizdeki yerel medya bugüne kadar kendi iç meseleleriyle
gereğinden fazla vakit kaybetti.
Belki, birkaç gün sonra Afyonkarahisar yerel medyası için
yepyeni ve güzel sayfalar açılacaktır.
Yerel medyadaki birlik beraberlik bazılarını ürkütse de, bu ilimiz
açısından hayırlı olacaktır.
Birlik ve beraberlik için emek sarfeden arkadaşlarımız Muammer
Türker ve Sezer Küçükkurt’u hem tebrik ediyorum, hem
de başarılar diliyorum.
Biz elimizden gelen desteği vereceğiz.
Birlik ve beraberlik hem yerel medyamızı güçlendirecek, hem
de bulanık suda balık avlamaya alışmış olanların yanlışlıklarını
durduracaktır.
Şimdiden hayırlı olsun.
Vicdanlı ve komplekssiz
Yerel Medya’dan, özveriden bahsetmişken dikkatimi
çeken bir fotoğrafa değinmek istiyorum.
Ahmet Sarlık.
Yılların gazetecisi.
Bizim çalışma arkadaşımız.
Afyonkarahisar’da gerçekten gazetecilik yapanların
başlarında gelir.
ekmeğini bu meslekten kazanır.
‘Gazeteci herkesten daha vicdanlı insandır’ sözü
sanki O’nun için söylenmiştir.
Zaman zaman beni en çok geren çalışma arkadaşlarımızdan
olsa da, hakkını teslim etmek gerekir ki bu mesleğin
en vicdanlılarındandır.
Ve mesleğini yaparken de asla büyüklük taslamaz, işini
en iyi şekilde yapabilmek içinde gerekeni yapar.
Pek çok kişi toplantılarda oturacak yer beğenmezken,
Ahmet Sarlık’ta öyle kompleksler yoktur.
Bence yılın Gazetecisi olmaya en yakın adaydır Ahmet
Sarlık.
Tebrik ediyorum.
işindeki başarısından öte, komplekssiz olduğu için.
FETÖ’de son durum...
FETÖ/PDY yapılanması ile ilgili gelişmeler devam
ediyor.
emniyet ve Savcılık şu anda ByLock dökümlerine
yoğunlaşmış durumdalar.
FETÖcülerin birbirleriyle ByLock üzerinden
yaptıkları görüşmelerin dökümlerinde neler var
neler...
işte bu dökümler sayesinde yakında önemli bazı
kriptolara ulaşılmasına az kaldı.
Çok fazla ayrıntıya girmiyoruz şimdilik.
Çoğu gitti azı kaldı...
- içi ulaşım...
Daha önce yazmıştık.
AFSU şehir içi ulaşımda SToP noktasına geldi demiştik.
Yazdıklarımız ayniyle vaki oldu.
Duraklardaki sıkıntılardan da bahsetmiştik.
Gittiği yer meçhul olan paralardan bahsetmiştik.
Yayınlarımızın doğruluğu bir bir ortaya çıkmakta.
Toplanan yüz binlerce liranın nerelere gittiğini araştırmaya
başladı ilgililer.
O konuda soruşturma devam ettiği için ayrıntı vermeyeceğim
şimdilik.
ilerleyen günlerde gelişmeleri aktarırız.
***
AFSU stop etti, peki şimdi ne olacak?
Herkes bu soruyu sormakta.
Minibüsçülerin ekmeğine yağ çalındı tabiki AFSU’nun stop
çekmesi.
Güzergahı en kısıtlı olan hatlarda bile aylık 8-10 bin TL net
kazançtan bahsedilirken, şimdi bu hatlardaki kazancın en az
%50 artacağından bahsedilmekte.
kimsenin kazancında kimsenin gözü olamaz elbette ama,
vatandaşın çektiği sıkıntılarda en az %50 artacak demektir.
Belediyenin bu konuda bir hazırlığı olmadığı ortaya çıktı.
Yeni ihale mi yapacaklar, yoksa minibüsçüler ile oturup iki
minibüsü bir otobüse mi çevirin diyecekler belli değil.
Şehit yakınları, Gaziler, 65 yaş üzerindeki vatandaşlarımız,
özürlüler-engelliler şimdi minibüslerden ücretsiz yararlanamayacağına
göre, bu noktada çözüm ne olacak belli değil.
Görünen o ki, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban minibüs
esnafının gönlünü hoş etmek uğruna, on binlerce vatandaşımızın
sıkıntısını görmezden gelecek.
eğer halkın sıkıntısını görmezden gelmeyecek ise Belediye
Başkanımız bir an önce taşın altına elini koymalıdır.
Zaten bu görev Belediyenindir.
Minibüs esnafının otur demesiyle oturup, kalk demesiyle
kalkacak ise Belediye Başkanımız, çok değil bir yıl sonra bu
halkın önüne gelineceğini de unutmamalıdır.
***
AK Parti zarar görür...
Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban göreve gelir gelmez
bir icraatıyla dikkati çekmişti.
yüntaş’ın ekmek fabrikasını, Afyon Ekmek’e kiraya verdi.
Özelleştirdi.
Afyon Ekmek, bilindiği gibi bazı ekmek fabrikası sahiplerinin
bir araya gelerek kurdukları bir şirket.
karşılarındaki en etkili tek rakipleri de Belediye’nin yüntaş
Ekmek Fabrikasıydı.
kendi kafalarına göre fiyat ayarlaması yapamazlardı.
Mutlaka yüntaş ile anlaşmaları gerekirdi.
Belediye elindeki Yüntaş ekmek Fabrikasıyla ‘ekmekteki
tekelleşmeyi’ önlemiş ve vatandaş aleyhine adımlar atılmasını
engellemekteydi.
Ama Belediye Başkanı Burhanettin Çoban olunca, bu sistem
değişti.
Yüntaş’ın ekmek üretim işini eliyle Afyon Ekmek’e teslim
ediverdi.
Belki bu icraatının yanlış olduğunu yıllar sonra anlamıştır
Çoban ama, o zamandan bu zamana zararlı çıkan Afyonkarahisar
halkı olmuştur.
Aynı manzara şimdi şehir içi ulaşımda görülmektedir.
Belediye 9 yıl önce nasıl ki bir yanlış yapmış ve bu süreç
sonrasında hatasını farketmişse, aynı hatayı minibüs meselesinde
yapmıştır ve yapmaya devam etmektedir.
Belediye Başkanı Abdullah Kaptan’ın bu memlekete en
önemli katkısı olan Şehir İçi Toplu Taşıma işinde gelinen nokta
ortadadır.
Afyonkarahisar’ın nüfusu artmaktadır ama maalesef toplu
taşıma işi ‘tekelleşmeye’ bırakılmaktadır.
Rekabet ortadan kalkmıştır.
Hizmet kalitesini bırakın bir yana, vatandaş balık istifinde
minibüste seyahat etmeye mecbur bırakılmıştır.
Kaptan zamanında TUREX te bir ücretle şehrin değişik yerlerine
ücret ödemeden aktarımlarla istediği şekilde seyahat
edilebilirken, şimdi afaki minibüs ücretleri Afyonkarahisar
Halkına reva görülmektedir.
Duyumlarımıza göre, Belediye şimdi 40 araçlık bir ihaleye
çıkacak ve bu ihaleyi birer ikişer şekilde yapacaktır.
Yani Özdilek minibüs durağındaki hat sahipleri ihaleye girecek
iki araçlık hat alacak, Uydukent bir kaç tane, Sahipata
bir kaç tane alacaktır.
Ve bu şekilde Belediye diyecektir ki, işte ihale ettim... 40
aracı ihale ettim... Halkımıza 40 araçlık hizmet sunduk...
işin gerçeğinde ise durum farklı olacaktır.
Minibüs sahipleri ihale ile elde ettikleri bu hatlara ait araçları
diledikleri vakitte sefere ya çıkartacak, ya da hiç çıkartmayabileceklerdir.
Bu mudur Belediyecilik?
Recep Tayyip Erdoğan Belediye’deki başarısıyla partisini
iktidar yapmıştır.
Ama Afyonkarahisar Belediyesi bu zihniyette devam ederse,
2019 seçimlerinde AK Parti çok büyük zarar görebilecektir.
Benzinlik üstüne benzinlik açan Belediye, otoparklarda olduğu
gibi toplu taşıma işinde
de kendisi devreye girmelidir.
Bir kaç kişiyi değil, halkı
düşünmelidir Belediye Başkanımız
Burhanettin Çoban.
Bizden söylemesi...