BARİ BEN ANLATAYIM…
Sandıklı Ak Parti’nin durumunu, Mustafa Özpınar’a kimse anlatamıyor..
Bari ben anlatayım…
Kestirmeden söylemek gerekirse, parti de senin adın var oldukça partinin seçim kazanma şansı, yok denecek kadar az…
Muhtemelen hayalini kuruyorsundur: “ilçe başkanı ve yönetim benim yakınlarım, belediye başkanlığına kesin aday da, benim…”
Merak etme… Böyle atamayla başkan gelirse, yönetim de senin ekibin olursa, aday olarak sen gösterilirsin…
Bu düşünceye kimse karşı çıkamaz…
Düşünüyor musun, bilemem:
“Belediye meclisini ben tayin eder ben yönetirim.. İhaleleri yine ben veririm.. Sanjet’in borularını istediğim yerden istediğim kalitede ben alıp yer-yer döşerim… İstediğime iş bitirmeden iş bitirdi belgesi veririm.. Medyayı toplayıp, Somali’den 500 trilyon krediyi 50 yıl ödemesiz temin ettim, diye reklam yaparım.. Soruşturma açılırsa da, bakandan soruşturma izni verilmemesini isterim..”
Olabilir…
Şimdi… Derin bir nefes al…
Bu mesele, öylesi bir mesele değil, Özpınar.
Koltuk kapmaca, oynanmıyor burada...
Sen bakma sana, “senden başkası aday olamaz..” diyen, Ufuk Efendiye..
Sen bakma, sana duyduklarını, gerçek olduğunu bildiği halde, doğruları söylemeyen üç-beş dostuna...
Sen bakma sana hep “Bak nasıl atamayı hallettik, adaylığı da hallederiz..” diyen Cemil Hoca’ya…
Onlar gerçeği görmüyorlar, gerçeği kabullenemiyorlar…
Gerçek şu:
Ak Parti, senin perde arkasında olduğun bir yönetimle hızlı şekilde kan kaybediyor…
Ak Parti seçmeni, hizmet, cemaat mensubu bir ilçe başkanı istemiyor…
Belediye başkanı ve yardımcısı görev başındayken, yaptıkları büyük hataların tekrar edileceği düşüncesini taşıyor.
Denenmişleri denemek istemiyor.. Ne ilçe başkanlığında, ne de, perde arkasında…
Zaman daralmadan, istenmeyen yerde bulunmayın…
Tabi ki, Sandıklı sevdalısıysanız…
*********
Ak Parti ilçe teşkilatına atama yapıldığı için tüzük gereği 45 gün içinde seçim yapılacağı bilgisi doğru çıkmadı…
Eğer yönetim içinden birisi ilçe başkanlığına atanmış olsa, 45 gün içinde seçim yapmak mecburiyeti var…
Cemil Hoca’nın, Özpınar’ın rahatlığının nedeni de, anlaşılmış oldu…
Ancak…
Ak Parti’ye kayıtlı üyelerden birileri, ilçe seçim kuruluna, atamaya karşı itiraz edip, genel kurul talebinde bulunursa, kapı açılmış oluyor…
Kararı ilçe seçim kurulu veriyor..
Yapılacak itirazın da bir süresi var..
Duyuma göre; atama tarihinden itibaren 30 gün…
Ak parti içinden itiraz edecek olanlar da, kaderciliği kabullenirse Ak Parti’nin seçim kazanması hayal gibi görünüyor…
BAKIM EVİ KADROSU…
Afyon İl Özel İdaresi Sandıklı, Hocalar ve Kızılören için kurulan Köylere Hizmet Birliğine, dozer-kepçe gibi iş makineleri gönderiyor ve iş makineleri için açılan bakımevine işçi almak gerekiyor…
Üç ülçe kaymakamlığının verdiği ortak kararla, Köylere Hizmet Birliğinin yönetimi Sandıklı Kaymakamlığı’nın yetkisine bırakılıyor…
İddialara göre, Kaymakamlık makamı, işçi alımını ilan yapmadan tamamlıyor..
İşe alınanlardan ikisinin İGM üyesi Süleyman Yıldız’ın yakını, ikisinin de Süleyman Yıldız’ın önerdiği iki köy muhtarının çocukları olduğu iddia ediliyor…
Dün öğlenden sonra kaymakamlık makamında İGM üyeleriyle kaymakamın yaptığı toplantıda Hocalar İGM Üyesi tartışma sonucu toplantıyı terk ediyor…
Toplantıda, konuya itiraz eden Hocalar İGM üyesine, kaymakamın “kimi alacağımı sana mı soracağım?” dediği ve bu üyenin toplantıyı terk ettiği söyleniyor…
Kaymakam bey, köylere hizmet götürme birliğinin yetkisi kendine verildiği için kimi işe alıp almayacağı kendi iradesinde…
Ancak, Süleyman Yıldız’ın iki yakını ile iki muhtarın çocuğu işe alındıysa bence hata yapılmış demektir…
O kadar işsiz, muhtaç gençler iş ararken, siyasi kimlik taşıyan Süleyman Yıldız’ın yakınlarını işe yerleştirmesi etik değildir…
Sandıklı’da tartışma konusu olan bu konuyu daha detaylı araştırdıktan sonra sizlerle paylaşacağız…
**********
Belediye Meclis Üyesi Mevlüt Özçınar’ın turizm alanında kaldığı gerekçesiyle ruhsatı iptal edilen besihanesinin yıkılma kararı kesinleşti…
Mevlüt Özçınar, davayı kaybetti…
Muhtemelen Mevlüt Özçınar, besihanenin yıkılmaması için zaman kazanmaya çalışacaktır.
Özçınar’dan ne beklenirdi?
Belediye meclis üyesi olarak, turizm bölgesinde tezek kokusu yayan bir besihaneyi, şikayetlere ve davalara muhatap olmadan yıkması beklenirdi…
Özçınar tersini yaptı…
Öte yandan, besihaneye usulsüz ruhsat veren kişilerin yargılandığını ve hapis cezaları aldığını biliyor muydunuz?
Ne günahları vardı bu kişilerin? Kim yakmış oldu başlarını?
Mevlüt Özçınar, beni susuturabilmek için birçok şikayette bulundu…
Savcılık hepsi için takipsizlik kararı verdi…
Son şikayetiyle ilgili Sandıklı Sulh Ceza Mahkemesinde, dava açıldı…
Beni öyle şikayetlerle, davalarla susturabileceğini sandı…
Ben yazdıklarımın tamamen arkasındayım…
Öyle küfürlere, kofti tehditlere boyun eğecek adam da değilim…
Bana iletilen, doğruluğuna, gerçekliğine inandığım olayları yazdım…
Bundan sonra da yazacağım, Mevlüt Efendi…