YERDEN GÖĞE KÜP YIĞSALAR

Yunus Emre, meşhur şathiyesinde;
"Şişeden bina kursalar,
Bir hayli vakit dursalar,
Sonra sopayla vursalar,
Ne hoş olur şangırtısı!
Yerden göğe küp yığsalar,
Tepesine dek çıksalar,
Sonra bir tekme vursalar,
Ne hoş olur gümbürtüsü!"
demiş…
Biri gelir bir tekme vurur mu bilinmez ama Azrail’in tekmesi kaçınılmazdır.
Ve mahşere varıldığında; zenginliğin, şanın, şöhretin hiçbir kurtarıcı yanı yoktur.. Huzurda kimin kimle nasıl hesaplaşacağını da, Cenabı Allah bilir…
************  
Sandıklı büyüklerine geçen hafta sonu bir öneride bulunduk ve ortamı germeyin dedik…
Ardından bizde siyasi konulara girmeyeceğimizi söyleyip paparazzi yazdık…
Ama tam tersini yaptılar, açıklama üstüne açıklama gönderdiler, yetmedi gazete bastırıp Sandıklı’da dağıttılar…
Okuyanlar da şaşırdı!
Meclis toplantısına basın çağrıldı. Basın gördüklerini, duyduklarını objektif olarak zaten yazdı. Ne gerek vardı tekrar tekrar çarpıtarak yazıp basına dağıtmaya?
Ne gerek vardı Fahri Deli Dumrul’un abuk sabuk yazmasına?
Kaşımayacaktınız…
Son meclis toplantısına, Afyon’dan davet edilen basın mensuplarının yanı sıra MHP ilçe başkanı, MHP’nin belediye meclis üyeleri, parti yönetim kurulunun bazı üyeleri ile otuzdan fazla MHP’li katıldı. Bir de sera ortağı işadamı…
Ak Parti’den ise meclis toplantısı var diye gelen, beş meclis üyesi…
Toplantının gergin geçtiği, neler tartışıldığı basına objektif olarak yansıdı.
MHP il Başkanı Halil Özdemir, meclis toplantısı bittikten basın dağıldıktan sonra ertesi günü yaptığı basın açıklamasında; “Öncelikle kaplıca devre tatil kararının oy birliğiyle alınması kararı beni çok memnun etti” ifadesi gerçeği yansıtmıyordu. Zira oybirliği ile alınan karar kaplıcanın devre tatile verilmesi kararı değil, bütçe komisyonuna havale kararıydı. Komisyon raporundan sonra devre tatil kararı oylanacaktı.. Kelime avcılığı ile kamuoyuna, Ak Parti’nin de devre tatile olur dediği, empoze edilmeye çalışıldı. Açıklamasında çatmadık yer bırakmayan ilçe başkanı, belediyeye kesildiği iddia edilen ve bir parçası bu köşede yayınlanan 145 bin liralık faturaların iftira olduğunu, hakkımızda yasal işleme başladığını söyledi. Olabilir, Adaletin kestiği parmak acımaz..
Muhtemelen, yargı tüm faturaları isteyecek ve inceleyecektir…
İlçe Başkanı Özdemir, Belediyeye 145 bin liralık fatura kesmediğini, bunu ispat ederlerse istifa edeceğini açık seçik deklare etti mi? Etti…
Kestiği fatura 145 bin lira değil 106 bin liraymış..
Biz 145 bin liranın veya 106 bin liralık fatura kesilmesini tartışmadık, dedik ki; MHP’li bir belediyeyle aynı ilçenin MHP’li ilçe başkanının iş yapması etik mi, değil mi? Sorduğumuz soru buydu..
Önce inkar edildi, sonra 106 bin liralık fatura kesildiği ortaya çıktı. Hatta bu miktarı da, kendisi açıklayamadı.. Ha 145 olmuş, ha 106, ben yine aynı soruyu soruyorum, yapılan işlem etik mi, değil mi?
E istifa n’olacak?
“İstifa ederim” sözü sehven söylenmiş söz mü olacak, eğer böyleyse size “Sehven Halil” demek hata mı olur?…
Sayın başkanlar; ne gerek vardı başkan, gerginliği tekrar başlatmaya?
Bak biz, süt banyosundan, yağlı güreşlerden, kim kimi kiminle, yazacakken…
Siz, bitmeden tekrar başlattınız…
**********  
Muhterem Başkanlar:
Siz MHP olarak, Ak Parti ile aranızda hesaplaşın, bizi hiç ırgalamaz..
Biz, içinizden bize aktarılan belgelere bilgilere istinaden sizlere bu güne kadar onlarca soru sorduk, cevap alamadık, vatandaş merak ediyor…
Düğün salonundan başladık, belediye cevap vermedi. Düğün salonunu yapanlar cevap verdi… Biz, tek parsel yerine iki parsele mi yaptınız diye sorduk.. Onlar düğünlerdeki yemek listesini verdi, ucuza düğün yaptıklarını anlattı..
Tıpkı, Başkan Elibol gibi…
Mesela başkana SANJET’i soruyorsun, “ben zenginim, varlıklıyım..” cevabını veriyor. Allah ziyade etsin, gözü olanın iki gözü çıksın da.. SANJET’e cevap nerde? Zengin, çok varlıklı olabilirsin, bırak en lüküs arabayı, tayyare bile alabilirsin, işinde çok başarılı olabilirsin, bunlar kendinize…
Siz iddialara cevap verin iddialara…
İşinizde bu kadar başarılıyken, size emanet edilen belediye nasıl battı?
Senelerdir kar eden kaplıcalar, neden sizin döneminizde zarar etmeye başladı?
Diğer taraftan; aylardır memur, işçi maaşlarını alamıyor, aileleri perişan, bunun sebebi Ak Partililer mi veya sizi eleştirenler mi?
Yoksa belediyeyi, Ergenekoncular, balyozcular, 28 Şubatçılar mı batırdı?
Öte yandan, beş sene önce belediyede asgari ücretle geçici işçi gibi çalışanların bordrolarını ilçe başkanın eline verip suçlamaya çalışmakla…
SANJET’te çalışıyor görünüp 2 bin lira civarında maaş alanların, nerelerde istihdam edildiğinin, sorulmasını mı önlemek istiyorsun? Mesela Fahri gibi..
Diğer taraftan, TOKİ’nin karşısında ki, 25 bin metrekare arsanın akıbetine cevap vermiyorsun..
Yedi sene önce teftişten geçmiş, tahkikata bile değer görülmemiş orkide ihalesindeki su ibaresinin kaldırıldığını, bunun suç olduğunu, açıklıyorsun.
İyi de, o ihale komisyonunda kimler vardı? 
Yetkilerinizin bir bölümünü devrettiğiniz halen belediyede sağ kolunuz olarak çalışan Ali Tuncay ile halen belediye veterineri olan Kahan İlhan suçladığınız komisyonda üye değiller miydi? Yedi sene sonra olsa da onları neden aynı kaba koymuyorsunuz da, Ak Partili bir üyenin üzerine gidiyorsunuz? Amaç, cevap yerine taarruzda bulunmak mı?
Bu suçlamayla ilgili bilgisine başvurulan 14 kişinin beyanı yanlış ta, sizinki mi doğru?
Kaçak kuyu meselesine gelince…
Sera ortağınızın mecliste anlattığı tam bir tezat. Tekrar tekrar okursanız daha iyi anlarsınız. Mesela bir ev yapıyorsunuz, ruhsat almadan elektriği eve kaçak çekiyorsunuz. Kaçak olduğu ortaya çıkıca müracaat ediyorsunuz. Kullanılan elektrik kaçak mıydı? Evet kaçaktı…
Kuyu meselesi buna benzemiyor mu? Ortağınız, ruhsat almadan kuyu açıldığını, bu kuyunun kullanıldığını itiraf ediyor ve suçu özel idare ve MTA arsındaki yazışmanın gecikmesine bağlıyor. Ortada ruhsat olmadan açılan kuyu kaçak mıdır, değil midir? Bu işlemi bir belediye başkanının ortak olduğu işletme yaparsa, diğer vatandaşlara söz söyleme hakkınız kalır mı?
Diğer seralara ceza kesilmediğini ifade etmekte doğru değildir. Hasan Mutlu ve Mustafa Özer’in bir serayı ihbar ettikleri iddiası doğru mu, değil mi? Yanlışla yanlış savunulmaz beyler…
Başkan Elibol’un seraya ortak olduğu, ayan beyan belli. Ancak hiçbir resmi kayıtta halen ortak olduğu görünmüyor? Bu devlete karşı işlenen suç değil mi?
Seraya ortak olduğunu, vatandaşa zenginliğin bir parçası gibi gösterdiği düşünülen Başkan Elibol, devletten, maliyeden ortaklığını niye saklıyor?
Vergi vermek kutsal ise; bundan kaçan kişi hak hukuktan bahsedebilir mi?
Her ne kadar bizi yetim hakkı sorabilecek gibi görmese de, Başkan Elibol ortaklığını resmen gizlemekle, yetim hakkı yemiş sayılmıyor mu?
Aynaya bakın ve önce kendinizi sorgulayın başkan beyler…
Maksat yarenlik olsun deyip, bu konulara girmeyecektik…
Kendileri duramadılar…
Bugünlük yerimiz bitti.
Belediyeye ne kadar, ne yatırım yapılmış, SANJET yatırımları, belediyenin iflasa nasıl gittiği, onlardan da yarın bahsedeceğiz, çamur atmadan Başkanın kendi açıklamalarında ki tezatlardan..
Ne demiş Yunus Emre?
Yerden göğe küp yığsalar
Tepesine dek çıksalar
Sonra bir tekme vursalar
Ne hoş olur gümbürtüsü!"