Mısırlıoğlu, “Polisimize yapılan çirkin saldırıyı şiddetle kınıyoruz”

İYİ Parti İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu’nun, haftalık basın toplantısında yaptığı açıklama:

Basın Toplantısı öncesi İYİ Parti ailesine katılan iş insanı Kadir Türksoy’a ve Esnaf Rıza Akarsu’ya İYİ Parti rozeti İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu tarafından takıldı.

Kadıköy'deki HDP’nin terör propagandasında, polisimize yapılan çirkin saldırıyı şiddetle kınıyorum. Huzurumuz için çalışan evlatlarımıza el kaldıranlar için acilen gerekli adımların atılmasını bekliyoruz.

Van ilinde meydana gelen depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun, tek tesellimiz her hangi bir can kaybının yaşanmamış olmasıdır. Allah böyle felaketlerden ülkemizi korusun.

Pençe-Kilit operasyonunda teröristlerle çıkan çatışma sonucu şehit düşen Mehmetçiklerimize, Allah’tan rahmet, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum.

Hafta sonu ülkemizin pek çok yerinde özellikle Ankara ilinde yaşanana sel felaketi hepimizi derinden üzmüştür. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbim ülkemizi afetin her türlüsünden korusun. Bu tür doğal felaketler maalesef kaçınılmazdır. Yanlış imar politikaları sonucu bu tür acılar yaşanıyor. Bu tür felaketlerden ders alınmalıdır.

84 milyonu önüne katan zam fırtınası en çok akaryakıt fiyatlarını vurdu. Akaryakıt fiyatları 30 liraya dayandı. Artış bir yılda yüzde iki yüzü geçti. Vatandaşımız kontağı çevirmeye korkar hale geldi. Depodaki yangın şehirlerarası otobüslere de sıçradı. Allah saklasın acil çözüm bulunmazsa otobüs firmaları arka arkaya iflas edecek.

Dövizdeki Yükseliş akaryakıt fiyatlarının rekor üstüne rekor kırdırdı. Her gün gelen zam trendi ile motorin 27.89 lirayı benzin 28.44 lirayı buldu. Motorinde yıllık zam %286 seviyesine çıktı. Peş peşe gelen fiyat artışları ise şehirlerarası ulaşımı vurdu. Geçen yıllarda okulların kapanacağı hafta ek seferler kurulduğunu hatırlatan sektör temsilcileri Bu yıl normal seferlerin bile gerçekleştiremediğini ifade ediyor.

Dünya petrol fiyatları 140 dolar iken akaryakıt 15 TL idi, bu gün 120 dolar akaryakıt 30 TL.

Ülkeye maliyetiniz her geçen gün artıyor. Çaldınız, çırptınız...

Yediniz içtiniz... Yeter artık binin gemiciklerinize gidin!

Bir Alman, Bir Amerikalı ve Bir Türk araçlarıyla petrol istasyonuna gidip dizel akaryakıt almak istiyorlar.

Alman : 100 € ‘ya 76 litre

Amerikalı: 100 $ ‘a 69 litre

Türk : 100 ₺ 'ye 3.9 litre

İtibardan tasarruf olmaz diyenlere duyurulur.

Akaryakıtta vergi yükü yüzde 463 arttı.Akaryakıt ürünlerine gelen her zam vergi yükünü de artırıyor. Son 7 ayda motorinde 1 lira 26 kuruş olan vergi yükü 7 lira 9 kuruşa çıkarak yüzde 463 oranında arttı

Türkiye, Avrupa’nın hafif ticari araçtaki üretim üssü pozisyonunu kaybediyor. Ford üretimini Romanya’ya, Fiat ise İspanya’ya kaydırıyor. İşte AKP ekonomi politikasının eseri. Yabancı sermaye Türkiye’yi terk ediyor.

Türkiye Uzay gemisi üssü olacak her halde. Yandaş firmalar şimdiden üretime başlasın.

Bu iktidar !

Rant uğruna limanlarımızı, kıyılarımızı, topraklarımızı, fabrikalarımızı, değerli beyinlerinizi, satmakla yetinmeyip Şimdide Afrika da Kenya da T.C. vatandaşlığını 250.000 $’a bit pazarlarında satışa çıkartacak kadar alçalmış rant uğruna küçülmüştür.

Defalarca söyledik ama anlatamadık herhalde.

Bir ülke topladığı vergilerle, sattığı vatandaşlıklarla büyüyemez. Bir ülke ancak üreterek, ileri teknolojiye ağırlık vererek, tarımını, hayvancılığını üretimine katarak, sanayi üretimine de yüklenerek büyüyebilir.

Tüm bunları yaparken eğitimi yanına alır, dürüstlükle kol kola girer, adaleti başının üstüne koyar ve insanını insan yapan haklarını omuzlarına alıp taşıyarak büyüyebilir.

AKP Milletvekili Sayın Veysel Eroğlu “O dönemde ciddi bir ekonomik kriz vardı ve bu kriz dolayısıyla insanlar akaryakıt bulamıyordu. Akaryakıt istasyonlarının önünde uzun uzun kuyruklar vardı. Ve bu kuyruklar uzaydan bile görülebiliyordu Akaryakıt pahalı ama sebebi biz değiliz. Dua edin, bol akaryakıt çıksın.” demiş.

Sayın “Eroğlu ;Elinde varsa görüntülerin yayınlada birlikte görelim

Vatandaşın en büyük duası, bir an önce sizden kurtulmak.

Sayın Eroğlu her zaman olduğu gibi hayal aleminde yaşıyor. Yeniden Milletvekili olacağım, Bakan olacağım hayaliyle sallıyor, bol keseden atıyor.

Veysel Hoca sen tarihi seversin. Madem tarihten açtın. O zaman 20 yıl önceki Türkiye’yi ve 2022 Türkiye’sini bize bir anlat bakalım.

Son yapılan akaryakıt zamlarından önce ucuza akaryakıt alamayan vatandaşların mağduriyetini gidermek için bu hafta akaryakıta zam yapılacakmış.

Veysel Hoca işte sizin eseriniz bunlar. Siz hala uzay kafasında devam edin. Her halde sık sık uzaya çıkıp Türkiye’ye bakıyorsunuz.

Hiç oraya kadar yorulma. Gel beraber Akaryakıt istasyonlarını gezelim. Kamyoncu ve dolmuş esnafını dinleyelim.

Gel beraber Pazara gidelim, Pazar esnafını ve pazardan eli boş dönen vatandaşlarımızı dinleyelim. Akşam üzeri pazardan artık toplayan bacılarımızı dinleyelim. Bu fotoğrafa bak Sayın Eroğlu Uzaydan çekilmedi.

Gel beraber bankamatikten emekli maaşını alıp evine beş kuruş para kalmadan dönen emeklilerimiz dinleyelim.

Gel beraber Tarım Kredi Kooperatifi önünde üç kuruş ucuza yağ alabilirmiyim diye saatlerce kuyrukta beklerken kalp krizinden ölen vatandaşımızın ailesini ziyaret edelim, bakalım ne söyleyecekler.

Gel beraber siftah yapamadan karanlıkta müşteri bekleyen esnafımızı dinleyelim.

Gel beraber torunlarına harçlık veremeyen, “iyi ki bu bayram torunlar elimizi öpmeye gelmedi” diye sevinen dedeleri, nineleri dinleyelim.

Gel beraber çöpten ekmek toplayan insanlarımızı dinleyelim.

Gel beraber İŞKUR önünde kuyrukta saatlerce bekleyen, vasıfsız iş arayan Üniversite mezunu gençlerimizi dinleyelim.

Gel beraber traktörüne, mazot alamayan, gübre, tarım ilacı, tohum alamayan, traktörü haciz edilen çiftçilerimizi dinleyelim.

Gel beraber bitiremediğiniz Şuhut yolunda kaza yapan, araçları pert olan, yakınlarını kaybeden ailelerin sizlere yaptığı duayı onlardan dinleyelim.

Sizin işiniz gücünüz kendi kendinize masal anlatmak. Korkarım bir süre sonra sizde anlattığınız yalanları gerçek sanacaksınız.

Masal anlatmayı bırak Hoca, gel beraber ne zaman nerede istersen Televizyon ekranında tartışalım. Milletimize gerçekleri anlatalım. Bu size açık çağrımdır.

Bunların işi gücü Uzaya gitmek. Bu arkadaşlar Türk tarımını bitirdiler, verimli tarım alanlarını TOKİ’ye ve yandaşlara peşkeş çektiler. Ekecek alan kalmadı, çiftçimiz öldü. Sırada ne var?

Arkadaşların akıllarına Venezüella gelmiş. Bakan Kirişçi, Türk tarımını desteklemek ve geliştirme yönünde somut adımlar ve çözüm önerileri yerine Venezüella'da buğday üretimi için anlaşma yapıldığını anlatmış.

Venezuella Tarım Bakanı ‘bizim ülkemizde üretim yapın. ‘100 kilo buğday üretin 70’ini alın.30'unu bize bırakın yeter’ demiş.

Türkiye’deki sığınmacı sayısının 5 milyon kişiyi bulduğunu ifade eden Bakan Mera alanlarına çok ihtiyacımız var” demiş.

Sığınmacılar aç kalmasın tabi.5 milyon sığınmacı diyor ya şaka gibi. Bu kayıtlı kişi sayısı. Resmen bir ülke nüfusu kadar insan alınmış ülkeye. Bunun adı sığınma olmaz istila olur.

Nedense içimde ülkeye buğday kisvesi altında başka şeylerin sokulacağı düşüncesi var, mevzu Venezuella olunca. Neyse birileri 'buğday' işi yapar ve zengin olur muhakkak.

Hoş geldin Sayın Bakan: Meraları, tarım alanlarını bitirdiniz. Şimdi köşe bucak buğday ekecek yermi arıyorsunuz. Bu Suriyeli vatandaşlara olan sevginizi anlamadık gitti.

İGM Başkanı Sayın Burhanettin Çoban bile Suriyeliler olmasa tarlaları kim ekecek, biçecek, kim çalışacak demiş.

Bu ülkeye gerçekten yazık, günah. İnsanlar iş, ev hatta yiyecek yemek bulamazken birileri tarafından sanki insanımız çalışmıyormuş tembelmiş gibi gösterilmek isteniyor.

İGM Başkanı Sayın Çoban’ın açıklamalarını üzüntüyle karşıladık.

AKP ‘nin gündemi saptırma, ekonomik zorlukları unutturma çabasına küçük ortaktan da destek gelmeye devam ediyor.

İktidarın küçük ortağının Milletvekili Sayın Taytak, Genel Başkanımız Sayın Meral AKŞENER’i hedef alarak “Fetö Terör Örgütü” ile ilişkilendirmeye çalışmıştır. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener bu konuda iftira ve iddialarda bulunanlara Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhuriyet Savcılarını göstermiş; “elinde bilgi ve belgesi olanlar Cumhuriyet Savcılıklarına vermeli ve suç duyurusunda bulunmalıdırlar, iddialarını ispatlamayanlar iftiracı ve müfteridirler” diyerek hodri meydan demiştir.

Bu iddia sahiplerini, Yüce milletimizin vicdanında mahkûm etmiştir..

Bu tür ayak oyunları Genel Başkanımızı ve Partimizi yıpratmamış, yıpratamayacaktır. İYİ Parti aksine her gün güçlenerek iktidar yolunda emin adımlarla yürümektedir. MHP’yi Sayın Taytak’ı baraj korkusu sarmıştır. Korkunun ecele faydası yoktur. Sandıkla geldiler ilk seçimde sandığa gömüleceklerdir.

Her basın toplantısında vatandaşımızın talep ve şikâyetlerini dile getiriyoruz. Buradan Selçuklu Mahallesinde bulunan Zafer Sitesi sakinlerinin isteğini Sayın Başkan Zeybek’e iletmek istiyorum. Bu site 54 bloktan oluşmakta ve 432 daire bulunmaktadır. Yaklaşık ikibin kişi oturuyor. Site sakinleri çöp konteynırı talep etmekte. İşte sokaklardaki çöp yığınlarının hali.

İnşallah Başkan Zeybek bu talebi ilettiğimiz için bizi mahkemeye vermez. Boşu boşuna Türk yargısını meşgul etmez, son örnekte olduğu gibi. Başkan sokak köpeklerinin de yaşam hakkı vardır. Sen köpeklere barınak yap, doğal yaşam alanları yap, sokaklara çöp konteynırı koy. Bizde teşekkür edelim.

AFJET’TE NELER OLUYOR

Afjette ne yapılmak isteniyor. Büyük bir bütçeye sahip olan AFJET’te neler oluyor. Afjet’te yıllarını vermiş olan, pek çok şehre danışmanlık yapan eski Afjet Genel müdürü Yusuf Ulutürk’ün kış aylarında yaşanan olumsuzlukların tek sorumlusu gibi gösterilerek günah keçisi ilan ettirilmesi ve baskı ile istifası sonrası Genel Müdür arayışına girenler, Afyon basının iddiasına göre Afyonkarahisar’ın A sını tanımayan ithal bir Genel Müdür bulmuşlar. Maden Tetkik arama Enstitüsü Enerji Hammadde etüt ve arama daire Başkanı İsmail Kara.

Afjet’e Genel Müdür atama savaşına girdikleri iddia edilen Başkan Zeybek ve Sayın Ali Özkaya arasındaki mücadele sonucu Sayın Özkaya’nın adayı olan İsmail Kara atanacakmış. Şapka’dan Sayın Kara çıkmış hayırlı olsun. Koskoca Afyonkarahisar’da adam kalmamış Sayın Kara emeklilik günlerinde çifte maaş alsın, hem de termal keyfi yaşasın diye apar topar getirilmiş.

Muhalefet duyduğunu, kendisine iletileni kamuoyu ile paylaşmak durumundadır.

Bir Başka vatandaşımızın Sağlık Bakanına yazdığı mektuptan bir bölümü sizlere okumak istiyorum.

“Sayın Sağlık bakanım ben emekli çarşı ve mahalle bekçisiyim. İki yıldır kanser hastalığı ile mücadele etmekteyim AFSÜ Hastanesi'nde tedavim devam ederken kemoterapi tedavim ilaç yok denilerek beni özel hastaneye gönderdiler. Özel hastane her kür için iki bin lira para istemekte. Emekli bir fert olarak her ay iki kür alacağım, buda gidip gelme masrafımla birlikte beş bin liraya varıyor. Bu durumda benim ölmem mi gerekiyor. Sizlerden arzumuz bu durumumuza bir çare bulunması. Kırksekiz seans alacağım. Bu parayı yatıracak gücüm yok, sağdan soldan borç alarak bu güne kadar geldim yardımlarınızı bekler saygılar sunarım.

Geçtiğimiz hafta başladığımız STK ziyaretlerine devam ediyoruz. Bu güne kadar; Afyonkarahisar Şoförler ve otomobilciler esnaf odası Başkanı İbrahim Karataş’ı, Kasaplar odası Başkanı İbrahim Yörük’ü, Elektrik Mühendisleri odası Başkanı Çetin İnce’yi, Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği ,Başkanı İbrahim GÖBEL’i, Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet PALA’yı, Ziraat Odası Başkanı Ahmet ÇANKAYA’yı , Makine Mühendisleri Odası Başkanı Mahir BURHAN’ı, Ayakkabıcılar Esnaf Odası Başkanı Şükrü Kosdak’ı, Elektrikçiler Esnaf Odası Başkanı Mehmet Karagöz’ü, Giyim eşya imalat ve satıcıları odası Başkanı Hüseyin Karnıbüyük’ü, Bakkalar Odası Başkanlığını, Kahveciler Odası Başkanı Yusuf Selçuk Yıldırım’ı, Süt üreticileri Birliği Başkanı Osman Derin’i ve Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Suat Uygur’u ziyaret ederek üreticinin sorunlarını dinledik.

Tüm Oda Başkanlarımız ülkemizdeki fiyat istikrarsızlığından dert yanarak “ Esnafımız borç batağında.

Bağkur primlerini ödeyemiyor. Esnafımızın sermayesi her gün eriyor. Üretim olmadan düze çıkamayız. Esnafımızın neredeyse yarısı icralık.

Esnaf kirasını ödeyemez durumda, ailesinin geçimini teminde zorlanıyor.

Bu yaşımıza geldik olanları hafızamız almıyor.

Kamyoncu esnafı lastik parasına yetemiyor. Kontak kapatacak duruma geldi.

Tarımsal sulamada elektrik ile su faturalarının fahiş fiyatlara çıkması Türkiye’deki üreticilerin yok olması demektir.

İnternet satışına sınır getirilsin. Maliyetler beşe katlandı.

Ülke duvara tosladı.

İthalat sopasıyla üreticiyi bitirdiler. Köyden göç önlenmeli.

Köyde yaşayan insanımızın insanca yaşayabileceği evi, düzgün bir mutfağı, banyosu olmalı.

Köylümüz şehir özlemi duymamalı. Köyde üretmesi teşvik edilmeli.

hayvan yetiştiricilerine destek olunmalı.

Gübre, tohum, yem, mazot fiyatları düşürülmeli.

Borçlar silinmeli, temiz bir sayfa açılmalı.

Sosyal yardımlarla insanlarımız tembelleştirilmemeli, din ile siyaset ayrılmalı.

Jandarma Teşkilatımız; üstün vazife anlayışı, yüksek fizik ve moral gücü ile görev yaptığı her noktada Türkiye Cumhuriyeti’nin teminatıdır. Kurulduğu günden bu yana yurdumuzun dört bir yanında, halkımızın huzur ve güvenliği için fedakârca hizmet eden Jandarma Teşkilatımızın 183. kuruluş yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyor; Jandarma personeline görevlerinde başarılar diliyorum.

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) gençlerimizin gelecekte hedefledikleri mesleğe ulaşması açısından büyük önem arz ediyor. Kaliteli ve her anlamda donanımlı bir üniversite okumak için sınavlara sıkı bir şekilde hazırlanan ve aynı zamanda motivasyonunu yüksek tutmaya çalışan öğrencilerimizin, emeklerinin karşılığını alabilmelerini ve yıllardır edindikleri bilgi ve birikimlerini sınava yansıtarak, başarılı olmaları en büyük dileğimizdir. Tüm yavrularımıza üstün başarılar dilerim

Partimiz Milletimizin Huzur ve Güveninin adresi olarak büyümeye, milletimizle el ele olmaya devam edecektir. İYİ Parti gümbür gümbür geliyor, gittiğimiz her yerde millet bizi çağırıyor

Editör: Haber Merkezi