UNUTULAN , ÖZLEDİĞİMİZ VE  KAYBETTİKLERİMİZ    9


F1:UN DEĞİRMENLERİMİZİN  SU OLUKLARI
UN DEĞİRMENLERİ
Dinar'ın Suçukan caddesinde Dedeoğlu Un Fabrikası aşağısından başlayarak suçıkandan gelen sularla çalışan ve her iki yol kenarında 50 ye yakın su değirmenleri vardı.Tekke ve üçlerce tepelerinde suyun fazlası şırıl şırıl akar,o zamanlar Eldereden geçen yol olmadığından vasıtaların mecburi istikametleri Afyon-Antalya-İzmir istikameti bu yoldu,gelen geçen yerli ve yabancı yolcular suların verdiği manzarayı hayranlıkla seyretmeye duyamazlardı.
Değirmen önü adı verilen bu mevkide hemen baş tarafta Dedeoğlu  fabrikasının a faydalandığı suyu kullanan fabrikanın hemen aşağısında  Dedem Ahmet Kalkan’ın çalıştırdığı su değirmeni vardı. Bu değirmen dedemin harbe katılmasıyla Gürdenli Gagacık ile Hilmi dayının ortak işlettikleri bir değirmendir. Değirmen 1970’lerde bile çalışıyordu. Binası tek katlı taş duvarlıydı. Aytekin ağabeyimle ben un öğütmeye bu değirmene giderdik. Değirmenci Hilmi dayıyı hatırlarım unu öğüttükten sonra babamın gönderdiği ücreti almazdı (Bu değirmen senin dedenindi oğlum babana söyle onun parası burada geçmez)derdi. Bu değirmen ile başlayıp Menderes un fabrikası (Bu fabrika ilk önce değirmen olarak kurulmuş sonra fabrikaya dönüştürülmüştür.) Altı ve karşı istikametine kadar sırayla gidiyordu. Ben bura da çoğunun soyadını veremiyorum çünkü kaynaklarımda hatırlayamadılar. Yalnızca isimlerini verebiliyorum.
Aşıkların Sabri'nin değirmen, Gırımların Hüseyin Akgün Değirmeni, Mahmut Taşpınar’ın, Poçulu Süleyman Türkün, Gavur Adem’in, Kürt Osman Yiğit’in, Vehbilerin, A.Vehbi Kitiş'in, Emeksizlerin Şerif Emeksizin, Kadir Karahanlara ait olan Karhan değirmeni; Akça köylü Taşbaşlar'ın, Gımiller’in, Sarı altın’ların/Sefa-Yusuf Sarı altın’ın babasının, Depeli Süleyman Yalçın’ın, Sabrinin Değirmeni,   Değirmenci Muslu’nun değirmeni,  Kozalı Mustafa  Karahan’ın, Norgaslı Hacı Mahmut’un, Değirmenleri ile Değirmenci İbrahim ve Vasfi'nin  değirmeni, Cici Yaşar’ın dedesi Ali Karahan  değirmeni . Tansa Sokağında Veziroğlu değirmeni, Osman Koç’un (Kürt Osman’ın) değirmeni, Emekli Hüsnü Efendi’nin değirmeni bulunurdu. Hacı Neciplerin Molla Hasan’ın Değirmeni, Hacı Yusufların Değirmeni, Hacı Arapların Değirmeni, Hacı Battalların Değirmeni,  Camlı Köşk Parkı’nın karşısında küçük hamamın altında burada en ünlü değirmen Kitişlere ait olan Eski Büyük Değirmen’di. Bu değirmen önünden geçen ana yol genişletilmesi nedeniyle yıkılmıştır. O güne kadar elektrikle çalışmaya devam ediyordu. Bu değirmenin üzerinde Kara Muharremin evinin olduğu yerde de Kırımoğlu’nun çalıştırdığı bir değirmen bulunduğu öğrenilmiştir.
Bu su değirmenlerinden başka Büyük hamam yanında müftülerin evinin altında birde tahin çeken ayrı bir su ile çalışan değirmen daha olduğu canlı kaynağım Gülgün Çağlaşan Salman dan öğrenilmiştir. Şuanda faaliyet gösteren iki değirmen mevcut ancak bunlar elektrikle çalışmakta olup zahire pazarı civarındadır.
Elimde 1907 yılına ait iki fotoğrafta Suçukan yolu üzerinde 3-4 değirmen görülüyor. Fabrikanın aşağı kısımlarındaki değirmen resimleri yok. Dinarda Osmanlı’dan Cumhuriyete devredilen pek çok değirmen 1970’lı yıllara kadar varlığını ve sosyal hayattaki önemini korumuştur. Kurtuluş  savaşında Dinar’a Düşman girememiş.Dinarda dışarıdan gelen tahıllarda Un değirmenlerimizde öğütülüp cepheye gönderildiği öğrenilmiştir.Bu değirmenlerde un, kepek, bulgur ve göce yapılırdı. Dinar, bu değirmenleri vasıtasıyla da bölgenin hem sosyal, hem ekonomik hayatının vazgeçilmezi olmuştur. Çünkü eskiden köy, kasaba ve ilçelerde harman kalktı mı kış hazırlıkları başlardı. Bu hazırlıkların başında da bir yıl boyu yetecek olan ekmeklik unun, bulgurun, göcenin öğütülmesi gelirdi. Harmandan hemen sonra başlayan bu telaş, Kasım sonuna kadar sürerdi.  Dinar ve çevresindeki köy, kasaba ve nahiyelerden at ve öküz arabalarıyla değirmenlere taşınanlar, günlerce değirmenlerde sıra beklerlerdi. Bu zaman içinde ya değirmenlerde ya da hanlarda yatıp kalkan köylüler arasında dostluklar gelişirdi. Asker anıları yenilenir, eşkıya hikâyeleri anlatılır ve halk yaratıcılığı dallanır budaklanırdı.
1950 den sora elektrikle çalışan değirmenler de yapıldı. Konyalıların değirmeni yeni yolun genişlemesiyle yıkıldı. Müzekker’in değirmen, Kazanpınarlı Sadık’ın Bucaklı Ahmet Tekerci ve Sadık Kılıç’ın değirmeni de bunlardandır. Dinar’ın bir dönem altın bir çağ yaşamasında etkili olan değirmenler de değirmen kültürü de, bunların yerlerini bilenler de Dinar’ın sosyal hayatından ne yazık ki bir bir çekildi. Dinar da eski özelliğini ve güzelliğini kaybetti.
Değirmen kültürümüzü elektrikle çalışsa da bir belgeselini çekip arşivlerimize kayıt etmemiz ve gelecek nesillerimize ulaşmasını sağlamamız gerekmektedir. Özellikle Rahmetli Değirmenci Sadık Kılıç zamanından kalan Taş değirmenlerini belgelemek gerekir.
Dinarda günümüzde elektrikle çalışan üç değirmen vardır. Üçü de zahire pazarında ikisi modern makineli biri Taş değirmenli çalışıyor. Bucaklı Değirmenci Ahmet Tekercinin modern makineli elektrikli değirmeni eski sanayi çarşısında, Zahire pazarındaki eski değirmencilerimizden rahmetli Müzekker Acar’ın Değirmeni’ni oğlu Eyüp Acar çalıştırıyor. Eyüp mesleğinin dede mesleği olduğunu  kendisi de Babası Müzekker’den öğrendiğini ailesinin 1920’lerden beri değirmencilik yaptıklarını ancak kendisi dededen ve babadan kalma eski su değirmenlerini değil de modern makinelerle değirmencilik yaptığını belirtti. Elektrikli Taş değirmen çalıştıran Adnan Kılıç ” Bu 50 yıllık taş değirmenler babam Değirmenci Sadık’tan kalmıştır. Babamın bana öğrettiği gibi bu taşlarda öğütülen un içindeki B12 vitaminli kepek kullanan kişilere unutkanlık hastalığını giderir. Faydalı bir un öğütülür.30-40 sene sora bu değirmen aranan bir değirmen olacaktır. Yazın harman kalkınca bu değirmenin kıymetini bilen köylümüz un öğütmek için sıraya giriyor. Makinemin biri un öğütür biri de hayvan yemi öğütür. Ayrıca birde elektrikli bulgur makinem vardır. Baba mesleği bu iş yerimizi ömrüm yettiğince yaşatmaya çalışacağım”.Dedi.    
(kaynaklar: Osman Başcı, Gülgün Çağlaşan Salman, Aytekin Kalkan, Hasan Özpunar, Raif Öztürk, Eyüp Acar, Adnan Kılıç.)
FOTOĞRAFLAR

F 2:SUÇIKAN YOLU DEĞİRMEN ÖNÜ MEVKİİNDEKİ DEĞİRMENLER


F3:SUÇIKAN CADDESİ DİNAR GİRİŞİNDEKİ SARIALTIN DEĞİRMENİ 


F4:Değirmenci Sabri’nin VE Depeli Süleyman Yalçın’ın DEĞİRMENİ


F5:DİNAR DEĞİRMENLERİNİN OLUK TAMİRİNİ YAPAN USTALAR


F6:YOL GENİŞLEMESİNDE KÜÇÜK HAMAM ALTINDAKİ KİTİŞLERİN BÜYÜK DEĞİRMENİN YIKILIŞIYLA YOK OLDU. Bu değirmenin üstü ev altı değirmendi. At  arabalarıyla un öğütmeye gelen köylü içeriye kadar girer  kalacağı yerini ve un öğütme sırasını alırdı. İçeriye yaklaşık 10 kadar araba girerdi.2 öğütme taşı vardı. Suçıkandan gelen su hamamın önündeki havuza toplanır iki demir oluklarla taşları döndürürdü.

  
DEĞİRMENCİ AHMET TEKERCİ ‘İN YERİ  VE DEĞİRMENCİ  EYÜB ACAR


DEĞİRMENCİ  ADNAN KILIÇ  VE 50 YILLIK TAŞ DEĞİRMENLERİ