İletişim Başkanlığı “Sosyal medya kullanım kılavuzu” Hazırladı

Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu.pdf

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, bireyler ve kurumlar için önemli bir

iletişim mecrası haline gelen sosyal medyanın doğru kullanımına yönelik

bir rehber olması amacıyla “Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu” kitabı

hazırladı.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, kitabın önsözünde, “Hakikat ötesi (posttruth)

olarak adlandırılan bu dönemde İletişim Başkanlığı olarak temiz

bilgi, temiz sosyal medya ve temiz iletişim için küresel ve ulusal çerçevede

çalışmalar yapma hedefimize hepinizi ortak etmek isteriz. Yaşasın

hakikat!” ifadelerini kullandı.

“Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu” kitabında, dijital iletişimin en önemli

kanallarından biri olan sosyal medya tüm boyutlarıyla ele alınıyor.

Sosyal medyada dikkat edilmesi gereken hususlar üzerinde durulan kitapta,

sosyal medya okuryazarlığının önemi vurgulanırken, bu mecradaki ırkçılık, nefret

ve öteki söylemine dikkat çekiliyor.

“Kriz ortamında sosyal medya kullanımı ve dezenformasyonla mücadele”, “sosyal

medya ve algı yönetimi”, “sosyal medya bağımlılığı” ve “sosyal medya hukuku” da

kitabın diğer önemli bölümlerini oluşturuyor.

Doğru, sağlıklı ve güvenli bir sosyal medya kullanımına ilişkin önerileri de içeren

kitapta, başarılı bir kullanıcı profilinin nasıl oluşturulacağı ile hesap ve veri

güvenliğinin nasıl sağlanacağı konularına dair ipuçları yer alıyor.

Sosyal medyanın tarihçesi ve teknik özellikleri ile avantajları ve dezavantajlarına

kadar geniş bir yelpazede birçok konuya değinilen kitapta, temel sosyal medya

terimlerine ilişkin bir sözlük bölümü de bulunuyor.

“Sosyal medya riskler de barındırıyor”

İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu”

kitabının önsözünde, iletişim teknolojileri ve araçları geliştikçe, iletişim kurmak

zahmetsiz bir hale geldikçe insanoğlunun daha önce hayal bile edilemeyen yeni

bir tecrübeyi yaşadığını ifade etti.

Hızla ilerleyen dijitalleşme konusunun sadece iletişimin bir parçası olmadığını,

ticaretin, siyasetin, eğitimin, kültür ve sanatın da bir aracı haline geldiğini

belirten Altun, böylesine muazzam bir gücün doğru kullanılmasının, doğru

2

araçlar oluşturmasının, bunun sonucunda da insanlık için fayda üreten bir araca

evrilmesinin çok önemli olduğunu vurguladı.

Sosyal medyanın bu denli etkili bir araç haline gelmesinin aynı zamanda hayati

bir riski de beraberinde getirdiğine işaret eden Altun, “Her gün, her saat, her

dakika ve her saniye yeni bir bilginin ortaya dökülmesi, var olan bilginin yeniden

üretilmesi, oluşan bu büyük verinin (big data) iyi veya kötü niyetli yaklaşımlarca

kullanılması bu mecraların nasıl doğru kullanılabileceği gibi bir sorunu ortaya

çıkarıyor.” dedi.

“Doğru kullanım tam olarak nedir?”

Fahrettin Altun, şunları kaydetti:

“Sorular, bilindik. Acaba dijitalleşme süreci ve onun ürünleri olan sosyal medya

mecralarını doğru kullanabiliyor muyuz? Biz mi sosyal medyayı kullanıyoruz

yoksa o mu bizi şekillendiriyor? Seçtiklerimiz gerçekten bizim tercihlerimiz mi?

Sosyal medyanın, aileden başlayarak tüm toplumsal ilişkileri iyi bir şekilde

etkilemesi mümkün mü? Peki doğru kullanım tam olarak nedir? Bu konuda

evrensel değerler üretmek, pratik yasal çerçeveler ortaya koymak çözüm olabilir

mi? Yalan ve yanlış bilgi üretimini durdurmak, algı oluşturmaya çalışanlara karşı

mücadele etmek, zihinlerimize savaş açan kesimlerin saldırılarından kaçınmak,

kültürden kültüre değişen etik ve ahlaki normlar ile evrensel kimi insani

değerlerin genel kabul görmesini sağlamak çok mu zor?”

“Türkiye, dijital dünyada da hakikati savunuyor”

İletişim Başkanı Altun, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

liderliğinde uzun zamandır siyasetten medyaya, diplomasiden insana küresel ve

ulusal birçok alanda hakikatin, doğrunun, ahlaki ve etik olanın mücadelesini

verdiğini dile getirdi.

Türkiye’nin bugün küresel algı merkezleri tarafından üretilen manipülatif bilginin

ve provokatif siyasetin karşısında duran bir ülke konumunda bulunduğunu

belirten Altun, “Bilginin ve algının her gün yeniden üretildiği sosyal medya

mecraları işte tam da bu nedenle hakikat merkezli yeniden ele alınmalıdır.

Evrensel insani değerleri samimiyetle savunan ve bunun için reform öneren

Türkiye bu alana öncülük etmeye taliptir. Küresel eşitsizlik ve adaletsizliklere

karşı verilen mücadele, bugün zihinlerde ve dijital ortamlar ile sosyal medya

mecralarındadır. Türkiye, dijital dünyada ve sosyal medyada da hakikatin

savunuculuğunu yapmaya hazırdır.” değerlendirmesinde bulundu.

3

“Yaşasın hakikat!”

Fahrettin Altun, “Hakikat ötesi (post-truth) olarak adlandırılan bu dönemde

İletişim Başkanlığı olarak temiz bilgi, temiz sosyal medya ve temiz iletişim için

küresel ve ulusal çerçevede çalışmalar yapma hedefimize hepinizi ortak etmek

isteriz. Yaşasın hakikat!” ifadelerini kullandı.

“Doğru kullanmak için tanımak gerekir”

Fahrettin Altun, İletişim Başkanlığı olarak hazırladıkları “Sosyal Medya Kullanım

Kılavuzu” kitabıyla öncelikle interneti ve sosyal medya mecralarını tarihsel

perspektifinden teknik özelliklerine kadar tam anlamıyla doğru anlamayı

hedeflediklerini dile getirdi.

“Doğru kullanmak için tanımak gerekir” ilkesiyle kitapta sosyal medyanın her

yönünü ele aldıklarını aktaran Altun, sosyal medyanın avantaj ve dezavantajlarını

ortaya koyan, insan ilişkileri üzerindeki etkilerini inceleyen, dünyada bu alanla

ilgili önemli araştırmalara atıflar yapan, öneriler sunan, hesap güvenliği

konularından ırkçılık, nefret söylemi ve etik değerlere kadar birçok konuya işaret

eden bir çalışma hazırladıklarını kaydetti.

Editör: Haber Merkezi