Seçime hazırlık..

Yerel seçim hazırlıkları 6 ay önceden başladı..

Partiler, hiçbir yerel seçime bugünkü kadar önem vermemişti..

CHP ve MHP başkan adaylarını muhtemelen bu ay sonunda belirlemiş olacaklar..

MHP İstanbul hariç her seçim bölgesinde aday çıkaracak..

Yani Afyon merkez, ilçe ve beldelerinde ittifak kesinlikle yok..

Afyon merkezde Ak Parti eski il başkanı Mehmet Zeybek ve mevcut merkez ilçe başkanı Bülent Eser ile eski il başkan yardımcısı Hüseyin Tutumlu’nun aday adayı olacağı ifade ediliyor..

Eski Milletvekili Dr.Mahmut Koçak’ta adaylığını resmen bugün açıkladı.. Ancak hangi partiden aday olacağını belirtmedi..

Sandıklı’da İyi Parti ilçe yönetim kurulu üyesi Mali Müşavir Mehmet Bilge’nin aday olması için ikna edilmeye çalışıldığı belirtildi..

Dinar’da eski belediye başkanı Yener Emeksiz ve eski ilçe başkanı Burhanettin Yüksel’in Ak Parti’den aday olacakları söylendi..

Siyasette 24 saatte birçok gelişme olur.. Bugünden kimsenin kesin aday olacağı bilinemez..

Sırtını dönmek..

Baktı geliyor, tabutta..

Soruyor: “Ağlanacak olandan mı, ağlanmayacak olandan mı?..”

Ona göre sipariş verecek artık; göz değil bakkal!..

Hani kimi yerlerde zenginlerin cenaze törenlerinde para ile tutup ağlattıkları “ağlayıcılar” gibi..

Sahte.. Para kadar ağlıyor..

Soruyor, siyasi rant varsa: “Şu gelen tabuttaki, ağlanacaklardan mı, ağlanmayacaklardan mı?..”

“İkisinin ortası, ağlamaklılık..”

“Nassı yani?..”

“Araba çarptı..”

Bir de ağlanacak yer hani..

Fotoğraf çeken yok, kamera da yok..

Gözyaşı dökülmüş, ne fayda?..

Yüreği yufkadır bu memleketin aslında, ağlamayı sever..

Dizideki Fadime’ye ağlamış arkadaşımın annesi üç gün üç gece... 1

980’li yıllarda Fatma Girik’in filmiydi, kız verem olup ölüyor, günlerce anlatıp ağladılar da ölü evine dönmüştü bizim mahalle..

Git Ali’nin kahveye “Henüz fidan yaşında.. Sarı Efe’yi vurdular çeşme başında...” diye bir türkü tuttur, gör bak bütün kahve ağlamazsa, bana ne dersen de..

Sormaz bile: “Sarı Efe kim?..”

Fark etmez çünkü..

Ben mesela, çok dayanamam, ağlarım..

İçime ateş düştüğünde, burnumun direği sızladığında, yüreğim çığlık attığında, kimse tutamaz..

**

Eğer sahte gözyaşları olmasa, bu güzel vatanın insanları birbirlerini severek, omuz omuza, el ele, yan yana mutlu bir şekilde yaşayacaklar..

Ama şahsi çıkarlar için; gizli kapalı yapılan pazarlıklar, kirli oyunlar, bitmez tükenmez tuzaklar yüzünden birbirlerine kardeş kadar yakın olan bazı siyasiler bile kardeşine sırtını dönmeye korkar oldu..

Hele bir belediye başkan aday adayı var ki; sinsi mi, sinsi..

Kendisi ortaya çıkmıyor, yüreksiz..

İki başkanı birbirine düşürüp aradan sıyrılacak, kurnaz..

Önce birine gidiyor, sahte gözyaşı döküp sadakatini bildiriyor..

Sonra öbür başkana gidip, “başkanlık senin hakkın” diyor ama ağlamıyor...

Ağlanacaklar, ağlanmayacaklar...

**

Ne kadar cinlik yapmaya çalışırsa çalışsın..

Cin’den başkan değil başkan adayı bile olmaz..

Hadi.. Başla ağlamaya..