Naylon adamlar..

Kızılderelilerin çok anlamlı sözleri vardır:

“Yalan, tohumdur. Bire kırk verir.

Verdiği kırkın her biri bir tohumdur ki o da bire kırk verir.

Bilgi de tohumdur. Bire yüz verir.

Verdiği yüzün her biri bir tohumdur ki; sana bilgelik, torunlarına da ilham verir.

Zeka sudur. Tohumları yeşertir. Yalanı da bilgiyi de.

Yetenek topraktır. Ne ekersen onu biçersin.

Ekmezsen üzerinde ayrık otları biter.

Emek güneştir. Tohuma da su ya da toprağa da hayat verir..

Kader, çadırındaki kilim gibidir. Sen dokursun. Deseni sendendir.

Şans doğal gübredir. Boktan bir şeydir yani.

Ne zaman nereye düşeceği belli olmaz.

Kilimine düşerse kirletir. Desenini değiştirir. Her şeyi bombok eder. Oysa toprağına düşerse besler.”

*****

Mesela; şans diyelim ..

Nereye düşeceği belli değil..

Bizimkinin başına düşmüş seçilmiş, başkan olmuş..

Kirletmeye başlamış, etrafı..

Tuzak kurmak, hainlik yapmak, yolsuzluk ne ararsan var..

Hep kendinde olmayan şeyden bahseder “Ben çok dürüstüm..”

İyi de; dürüst adam, hainlik yapar mı?

Adını açıklamaktan korkan kargaları..

Kendilerini istihbarat elemanı diye tanıtan naylon adamları lüks otelde ağırlar, kese köpük yaptırır mı?

Evet ip koptu..

Sivas Zara nire, Afyon ve Sandıklı nire?..

Akraban mı, dosttun mu, partilin mi, iş arkadaşın mı, okul arkadaşın mı, yoksa klavye ortağın mı?

Bu şahıslarla iç içe olmanın sebebi onları kullanarak hainlik yapman mı?

Hani bir söz vardır: “Cami duvarına işedin..”

Evet başkan sen cami duvarına işedin..

****

Hayırlı haftalar..