KUYRUK ACISI


Zamanın birinde bir köylü ile yılan arkadaş, dost olurlar.Köylü yılana her gün süt götürmekte yılan ise ona hergün bir altın vermektedir. 
Onlarınki karşılıklı menfaat dostluğu ama olsun her ikiside karşılıklı birşeyler alıp veriyorlar yani birbirleninin hayatını kolaylaştırıyorlar. Paylaşımda bulunuyorlar. 
Bu karşılıklı alışveriş uzunca bir süre devam ediyor.Köylü bir gün hastalanıyor her gün götürdüğü sütü görüyemeyecek yılana, çağırıyor oğlunu yanına,bak oğlum bizim bahçenin yanındaki dut ağacının dibinde her gün bir yılan gelir, benim götürdüğüm sütü alır ve yerine bir altın bırakır.Ben bugün hastayım ve bu sütü sen götür ve yılanın verdiği altını getir der. 
Oğlu babasının bahsettiği yere gider, sütü bırakır, ancak babasınada kızar çünkü babası o altını almak için hergün yılanı ziyaret etmekte ve süt götürmektedir her gün gitmekle olur mu? Kim taşıyacak hergün sütü öldür şu yılanı al altının tümünü der. 
Sütü babasının dediği yere bıraktıktan sonra altını vermeye gelen yılana baltayla saldırır yılan kendini kurtarmak isterken aldığı balta darbesiyle ı kuyruğu kopar ve yılan can acısıyla oğlana saldırır ve onu boğarak öldürür. 
Köylü bekliyo rki oğlu gelsin hemde altını getirsin,gelen yok, giden yok,oğlunun gelmediğini gören köylü acı zulum hemen bahçeye koşar.Birde ne görsün oğlu ölmüş, yılan acıyla ortalıkta kıvranmakta kuyruğunun yarısı yok vaziyette. 
Her ikiside üzgündür köylüde evlat acısı yılanda kuyruk acısı. 
Ancak zaman geçer birbirlerine yeniden ihtiyaçları olduklarını anlarlar.Çünkü yılan aç kalır, köylüde altınsız.Tekrar bir araya gelirler ve derler ki yine eskisi gibi dost olalım,Köylü derki sen yine hergün altını ver, ben yine sütünü getireyim hergün der.Yılan kabul eder. Ne yapsın her ikisininde rızkı kesilmiştir.Mecbur yeniden dost olmayı deneyecekler.
Köylü yine herzamanki gibi sütü götürür, yılanın verdiği altını alır.Bir kaç gün bu durum devam eder ama bir tuhaflık vardır.Her ikiside kendini kötü hissetmektedir.Çünkü köylü her gittiğinde yılanı görünce evladının acısını hisseder yılan ise köylüyü gördüğünde kopan kuyruğunun acısını. 
Köylü bakar ki bu durumu devam ettiremeyecek. Evlat acısı zor.
Der ki yılana :
Kusura bakma .Bende evlat acısı, sende kuyruk acısı varken biz asla dost olamayız.Birbirimizi gördüğümüzde hep bu acıyı yaşayacağız.
İsrail ile Müslümanların dost olması bu hikayede olduğu gibi yılanla dost olmaya benzer. 
Şair Ebuzer Özkan