Zekeriya Aslan, İskenderun’da

Kamu Denetçisi, Ombudsman, 22.Dönem Afyonkarahisar Ak parti Milletvekili Av.Zekeriya Aslan, İskenderun’da,  “Yerel Yönetimler ve Ombudsmanlık” konulu konferansa katıldı.

İskenderun Belediyesi tarafından İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen “Yerel Yönetimler ve Ombudsmanlık” konulu konferansa KDK (Kamu Denetçiliği Kurumu) Denetçisi Zekeriya Aslan ve Kamu Denetçiliği Uzmanı Ramazan Aktürk konuşmacı olarak katıldı. 
İskenderun belediye Başkanı Seyfi Dingil, devletin tıkandığına dikkat çekerek, “Yeni bir anayasa, yeni bir devlet denetleme kurulu sistemine ihtiyaç var. Gerçekten devlet tıkanık bir vaziyette! Bürokratlarımız ellerinden geleni yapıyorlar. Bir kentin veya ülkenin gelişiminde bürokrasi, önümüzde büyük bir engel, bunun denetlemesi için çeşitli yollar var. Ama Kamu Denetçiliği Kurumu daha bugüne kadar halkımız, işadamlarımız, kamu kurumlarımız olsun yeterince değerlendiremedik, yeterince faydalanamadık. Ücretsiz, bedava bilirkişiliğini kendilerinin yaptığı ve çok geçerli raporlarla bir üst makam, bir üst kurulun etkileneceği bir kurul. Bundan faydalanmamız lazım. Bir mahkemeye düşüyorsunuz yıllarca sürüyor” dedi.

KDK Kamu Denetçisi Zekeriya Aslan, işlerini yaparken kurumları yargılamadıklarına dikkat çekerek “Biz Kurumları yargılamıyor, denetliyoruz ama yol arkadaşı olarak denetliyoruz. Kesinlikle bir mahkeme gibi yargılama yok. Haksızlığa uğradığınızı düşünüyorsanız, hakkım gitti, menfaatim gitti, ya da herhangi bir idare haksızlık yapıldı diyorsanız. Şikayet edip e posta yolu ile bize gönderiyorsunuz hepsi bu. Türkiye’de en fazla şikayet İstanbul, Ankara ve İzmir’den geliyor. Kurumu tanıdıkları ve haklarını aramak için oralardan şikâyetler geliyor. Bu konuda İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş ekip kurdu sadece bize gelen şikâyetleri incelemek ve çözüm bulmak için. Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek aynı şekilde” diye konuştu.

 Aslan, Ombudsmanlık kamu denetçiliği sisteminde keşfi, bilirkişi raporunu da devletin yaptığını, tanık dinlenmesi gerektiğinde kamu denetçisinin dinlediğini, bunların karşılığında şikâyetçiden beş kuruş para alınmadığını belirterek “Ombudsmanlık kamu denetçiliği kurumundan bir karar geldiği anda ilgilisi şunu diyecek ben bu karara uymazsam bu toplum beni ayıplar, kınar. Biz bu hale getirtmeye çalışıyoruz bu kurumu. Her şey mahkemelerde değil, her şey insanlarda biter bunu hepimiz biliyoruz. Avukatlık yaptık çek, senet, ne yaparsanız yapın karşı tarafa güveniyorsanız hepsi hikaye!” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin bürokratik bir devlet olduğunu savuşan Kamu Denetçisi Zekeriya Aslan “Ben milletvekilliği yaptım Adalet komisyonunda çalıştım. Şunu gördüm milletvekilleri meclis hakikaten vitrin. Kanunların hepsini bürokratlar yapar. Bunları yaşamış bir insan olarak söylüyorum; Biz mecliste el kaldırıyoruz ama çoğu zaman niye el kaldırdığımızı doğrusu bilmiyoruz. Bu da yaşadığımız bir gerçek. Çünkü milletvekilinin o kanununu okumaya vakti yok ki! Ben onları eleştiremem. Millet meclisi dediğiniz yasama yapar, kanun yapar. Bizim memlekette yasamanın dışında her şey yapıyoruz. Belki en son yaptığı iş yasama kabul etmek lazım. Bunları masaya yatırmak lazım ciddi ciddi. Sistem kurulsa milletvekilleri yasamayla uğraşacak.”

Ankara’da yaşanılan en büyük problemin zaman ve bürokrasi olduğunu vurgulayan Zekeriya Aslan “Bakanlıklarda hukuk müşavirlikleri vardır. Bu müşavirlikler de bir gariptir, benim gözümde. Bir yazı yazarsınız genel konuşmak istiyorum; ‘Hukuk müşavirliğine yazı gittiyse yandınız, topu taca atmanın bir yolu. Onlardan bir cevap gelir, genelde birinci paragraf ‘bize şöyle bir yazı yazdınız’, ikinci paragraf ‘kanunun şu maddesine göre şöyle olur’, üçüncü paragraf ‘kanunun şu maddesine göre de şöyle olur’, dördüncü paragraf ‘ne halin varsa gör’ Cevap budur açık konuşayım. O yüzden içimizdeki bu bürokratik engeli ne kadar çabuk aşarsak hedefe o kadar çabuk varırız. Bürokrasiyi de aşacağız. Bürokrasideki en büyük sıkıntılardan biri şu; inisiyatif almaktan korkudur.” Şeklinde konuştu.


 
Editör: Haber Merkezi