TOPTAŞ, YEREL GÜNDEMDE
Karahisar Medya Genel Yayın Yönetmeni Murat Emre'nin hazırlayıp sunduğu "Yerel Gündem" programına bu hafta Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Ahmet Toptaş konuk oldu. Yerel seçimlerin ve Türkiye gündeminin konulduğu canlı yayında Toptaş, Lider Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Sarlık, Türkeli Gazetesi Haber Editörü Hasan Öğünç ve Anahaber Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mejnun Sancak'ın sorunlarını da yanıtladı.
*
29 mart 2014 yılında yapılacak olan yerel seçim çalışmalarına diğer partilerden önce başladıklarını belirten Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Ahmet Toptaş, Afyonkarahisar'da hemen hemen her yerde aday tespit çalışmalarının tamamlandığını belirtti. İllerde, ilçelerde ve beldelerde belediye başkan adayı tespiti konusunda genel merkezin ve kendisinin müdahil olmadığını ifade eden Toptaş, "Yerel seçim çalışmalarına en önce başlayan parti Cumhuriyet Halk Partisidir. İl ve ilçelerde aday tespit çalışmalarımız devam ediyor. Aday tespit konusunda genel merkez ve benim herhangi bir müdahalemiz yok. Adayların çok olduğu yerlerde eğilim yoklaması yapılıyor. Eğilim yoklamasından kim çıkmışsa merkez yürütme kurulumuzda karar alıyor ve ilan ediyoruz. Bu anlamda Afyonkarahisar'da pek çok yerde adayımız belli oldu. Türkiye'nin her yerinde ve bir çok yerde eğilim yoklaması yapıyoruz. Biz sadece gözetmen olarak bulunuyoruz. Adaylarımızı ilçe örgütleri tespit ediyor" dedi.
*
Merkezde Mehmet Ecer'in isminde karar kılındığını ve eğilim yoklaması yapılmadığını söyleyen Toptaş, aday sayısının çok olduğu ilçelerde ve beldelerde eğilim yoklamasının yapıldığını belirtti. Toptaş, "Merkezde uzun süre hazırlanan aday arkadaşımız vardı. Bu işi gerçekten yapabileceğine inanan, kendisine de güvenen, Afyon'un da sempatisini kazanan arkadaşımızın adaylığı ön plana çıkınca, başka aday da karşısına çıkmadı. Genel başkanımız Kılıçdaroğlu, zafer haftasında Afyon ziyareti sırasında Dr. Mehmet Ecer'in ismini kamuoyuna açıkladı. Afyon'da bütün arkadaşlarımız Ecer'e destek olmak üzere harekete geçtiler. Dolayısıyla, Afyon merkez de böyle bir eğilim yoklaması yapmaya gerek kalmadı. Aday sayısı çok ilçelerde ve kasabalarda eğilim yoklaması yaptık. Büyük oranda aday tespit çalışmalarımız tamamlandı" diye konuştu.
*
Mehmet Ecer'in belediye başkanlığı adaylığının erken açıklanmasıyla ilgili eleştirilere de cevap veren Toptaş, Ecer'in isminin açıklanması parti içinde herhangi bir tartışmaya yol açmadığını vurguladı. Toptaş, "Partimizde herhangi bir tartışma söz konusu bile olmadı. Herkes Ecer'in başarı için kenetlenmiş durumda. Ben çok açık ve samimi olarak şunu söylemek istiyorum. 'Şu partinin adayı bu mu olur? Bu partinin adayı bu mu olur?' diye bir derdimiz yok. Biz kendi adayımızın Afyon'a layık bir aday olduğunu, kendi adayımızın Afyon'da başarılı olacağına ve Afyon'da ciddi bir sempatisi olduğunu, Afyon halkının da bir değişime ihtiyacı olduğunu bunu da Mehmet Ecer gibi değerli adayla bu değişimi yaşayacağını düşünüyoruz" dedi.
*
Parti içinde yaşanan 'imaj' tartışmalarına takılmadığını ve kimin ne dediğiyle fazla ilgilenmediğini söyleyen Toptaş, Mehmet Ecer'le Afyon'da seçimi kazanacaklarını ifade etti. "Biz Afyon'da seçimi kazanacağız, diye yola çıktık" diyen Toptaş, "Arkadaşlar hassasiyetinizi anlıyorum, sizde benim hassasiyetimi anlayın. Çok samimi ve içten olduğumu biliyorsunuz. Hiç bunlara takılmıyoruz. Biz bugün Ecer ile birlikte esnafımızı ziyaret ettik. Afyon halkı gerçekten Mehmet Ecer'i çok seviyor, saygı duyuyor. Bizim için önemli olan Afyon halkının bizim adayımıza güvenmesidir. Onun dışındaki tartışmalara girmem. Kimin, ne dediği ile çok fazla ilgilenmiyorum. Önümüzde bir yerel seçim var. Afyon'un imajını düzeltecek. Afyon'u yaşanabilir bir kent haline getirebilecek insanlara ihtiyacımız var. 'Biz kazanacağız' diye yola çıktık. O güveni vatandaşımıza veriyoruz. Mehmet Ecer'in şahsında o güveni veriyoruz. Çok samimi ve içten söylüyorum. Biz bu seçimi kazanmak için Afyon'da seçime giriyoruz. Yani biz seçimi Afyon'da kazanacağız. Afyon'da bize bu konu da destek olacak. 20 yıldır sağlığını teslim ettiği ve çok güvendiği Mehmet Ecer'e kendi yönetimini de verecek. Afyon'un değişime ihtiyacı var. Bütün derdimiz bu değişimi nasıl yapabiliriz. Onun dışındaki tartışmaların hepsi bizim koyduğumuz hedefin dışındaki tartışmalardır" diye konuştu.
*
Dr. Mehmet Ecer isminin halk üzerinde çok ciddi olumlu bir imajı olduğunu belirten Toptaş, seçimi almak için en iyi imaja sahip olan ismi aday ettiklerini söyledi. Adaylarla partiler arasındaki imaj yarışına girmenin doğru olmadığını da sözlerine ekleyen Toptaş, "Biz parti olarak Afyon halkının önüne çok güvendiğimiz bir arkadaşımızı halkta sempatisi olan, halkta tanınmışlığı olan, halkta güveni olan bir arkadaşımızı o imajından dolayı zaten aday ediyoruz. Halk üzerinde çok ciddi olumlu bir imajı var. Bu imaj da bizim için önemlidir. Yani siz ne imaj reddedebilirsiniz, ne de partiyi reddedebilirsiniz. Bu ikisi birbiriyle yarışmaz. Parti kendisine en ciddi başarıyı sağlayacak imajlı olan bir adayı gösterir. Diğer partilere bakın hala aday arıyorlar. Halkın önüne getireceği adaydaki imajı da arıyorlar. Yani şimdi Mehmet Ecer’in imajını inkar etmek mümkün mü? Dr. Mehmet Ecer'in bir imajı vardır, bir kalitesi vardır. Biz imaj yarışında değiliz. Biz seçimi almak için en iyi imaja sahip arkadaşımızı aday ettik" dedi.
*
Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Kemalettin Yılmaz'ın Afyonkarahisar belediye başkanlığı aday adaylığı konusunda da düşüncelerini aktaran Toptaş, "Kemalettin Yılmaz sevdiğim saydığı duyduğum bir arkadaşımdır. Birlikte Afyon'un sorunlarını meclise taşımak için elimizden geleni yapıyoruz.Demek ki arkadaşımız kişisel olarak böyle bir tercih de bulunmuş. Belediye başkanlığı konusunda daha iyi şeyler yapabileceğini düşünerek aday olmuştur. Bizim partiden de olabilir, başka partiden de olabilir" diye konuştu. 
*
24 Kasım öğretmen Günü nedeniyle de bir açıklama yapan Toptaş, öğretmenlerimizin hak ettiği noktada olamadığını söyledi. Geleceğin teminatı çocuklarımızı emanet ettiğimiz öğretmenlere sahip çıkılması gerektiğini söyleyen Toptaş, “Öğretmenlerimiz çocuklarımızı iyi yetiştirirse geleceğimiz güvence altında demektir. Tüm olanaksızlıklara rağmen büyük çoğunluğun kendine verilen görevi en iyi şekilde yapmaya çalıştığına inanıyorum. Öğretmenlerimizin hayat koşullarının acilen düzeltilmesi gerekiyor. Ama bugün sendikalara zorla üye yapılıyorlar. Üye olmak istemezlerse tayinle tehdit ediliyor” dedi.
*
 
 
Afyon’un mesleki eğitimde 64. Sırada olmasının üzüntü verici olduğunu söyleyen Toptaş, “Sadece ilimizin değil ülkemizin de en önemli sorunu eğitimdir. Hükümet toplumu cahilleştirmek istiyor. Çünkü cahilleri yönetmek basittir. Nereyi yol gösterirsen oraya gider. Ama eğitimli insan her zaman sorgular. Bu neden yanlış yapıldı? Nasıl düzeltilmesi gerekiyor? Diyerek sorar. Hükümet sorgulayan nesli istemiyor. Naziler mahkemelerde yargılanırken, hep cahillerin, çapulcuların yargılandığı görününce gazeteciler Nazi bakanlarına “Siz böyle cahil insanlarla mı dünyayı yönetecektiniz? Diye sorulduğunda; Hayır, bunlar bizim gidin ve yok edin dediğimiz cahil insanlardı. Biz onların yerine zaten düşünüyorduk şeklinde cevap vermişlerdir. Dünyada Müslüman çoğunluğun olduğu 62 ülke vardır. Türkiye hariç diğerleri birbirini boğazlıyor, öldürüyorlar. Çünkü adamlarda demokrasi, laiklik anlayışı yok” dedi.
*
AK Parti Milletvekili Sadık Yakut’un karma eğitimden vazgeçilmesi gerektiği yönündeki açıklamalarını ibretle dinlediklerini söyleyen Toptaş, “Arap halkları bize özeniyor ama iktidar Arap yöneticilere özeniyor. Her şeyi cinsellik sanıyorlar. Karma eğitimin olduğu yerde erkek öğrenciler kendine çeki düzen verir, küfürleşemezler. Aynı şeyi kız öğrencilerde yapar. Kadının olduğu yerde nezaket, bereket vardır. Trafik kazaları istatistiklerine bakıldığında kadınların daha az kaza yaptığı görülür. Çünkü kadınlar daha dikkatlidir. Bir kurumda çalışıyorsa kendi kadar kurumuna da sahip çıkar. Ama iktidar bunu göremeyecek seviyededir” dedi.
*
Dershanelerin kapatılması ile ilgili soruyu da yanıtlayan Toptaş, “Dershaneler bugünkü eğitim sistemimizin yanlışlıklarından meydana gelmiştir. Bende dershaneye karşıyım. Ama sen eğitimde fırsat eşitliğini ortadan kaldırırsan ailelerde biriktirdikleri 3-5 kuruşu dershanelere vermek zorunda kalır. Köylerde, ilçelerde dersler boş geçerken şehir merkezinde fen liseleri, Anadolu liselerinde eğitim gören öğrencilere sınavda aynı soruyu sorarsan elbette haksızlık yapılmış olacaktır. Hükümet köylere de şehirlere de aynı eğitim verse zaten dershanelere ihtiyaç kalmazdı. Şu an 120 bin sınıf öğretmeni iş bekliyor. Bunun üzerine dershanelerde eğitim veren 100 bin öğretmeni de üstüne eklersen sıkıntı giderek büyüyecektir. Üstelik dershanelerin memurları, kantincileri, servis şoförlerini de sokağa atmış olacaksın. Ben kaldırıyorum demekle kaldıramazsın” dedi.
*
Hükümetin eczanelere kota uygulamaya çalıştığını ve bunun toplumsal sorunları daha da artıracağını belirten Toptaş, “Örneğin bir eczaneye 3 bin TL’lik diyaliz solüsyonu kotası koyuyor. Yani bir eczane ay içinde 3 bin liralık diyaliz ilacı sattıysa üzerine çıkamıyor. Eczaneye gelen bir hastaya ‘Biz bu ay kotayı tamamladık başka eczaneye git’ diyecekler. Hasta da eczane eczane dolaşacak. Düşünsenize bir markete giderek bisküvü isteyeceksiniz. Kotaları dolduğu için size çikolata verecekler. Kahvehanede çay isteyeceksiniz, kotası dolduğu için size limon ikramı yapacaklar. Bu yanlıştan acilen dönülmeli” dedi.
 
Toplumun her kesiminin sıkıntı içinde olduğunu belirten Toptaş, emeklilerin ise açlıkla mücadele ettiklerini dile getirdi. 25 yıl aralıksız olarak SGK primini ödeyerek yaş beklemenin bir an önce durdurulması gerektiğini söyleyen Toptaş, “Emeklilik günü dolan kişi yaşını bekleyinceye kadar sağlık hizmetlerinden faydalanamıyor. Ama 10 yıl önce emekli olan kişi her türlü imkândan yararlanabilecek. Bu uygulamadan hemen vazgeçilmeli. Karnını doyurmakta zorluk çeken emekliler, 3 kuruş evimize fazla para götürür müyüz diye düşünürken iktidar iş yeri açtığı gerekçesiyle yüzde 10 kesinti yapıyor. 300 lira kazanmayı hedefleyen kişinin 150 lirasına direk el koyuyorlar” dedi.
*
Yeni Anayasa çalışmalarının askıya alınmasıyla ilgili soruyu yanıtlayan Toptaş, “Bu hükümetle anayasa hazırlamanın imkânı kalmamıştır. Zaten bugüne kadar istedikleri yasaları geçirdiler. Temel amaçları yargıyı ele geçirmekti ve bunu başardılar. Diğer 26 madde sadece garnitürdür. Anayasa Mahkemesinin yapısını bozarak kendi düşüncelerine göre yeni sistem oluşturdular. İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’nde 2 bayan öğretmeni taciz eden şube müdürü 8 yıl 1 ay ceza alıyor. Ama görevine devam ediyor. Herhangi bir disiplin işlemi de yapılmıyor. İşte yargımızın son hali böyledir. Bir öğretmen sendikasının genel başkanı anayasaya evet dediği zaman diğer öğretmenlerde sendikal haklarımızı alacağız. Grev hakkımız olacak sandılar. Ama gelinen noktada en ufak hak alamadıklarını hep birlikte gördük” dedi.
*
Barzani’nin Diyarbakır ziyaretini de değerlendiren Toptaş, “Topluma barış getiriyoruz şeklinde hava yaratmaya çalıştılar. Başbakan Türk lafından rahatsız oluyor. Biz büyük bir milletiz diyor ama milletin adını koyamıyor. Tarihte adı olmayan bir millet gördünüz mü? Anayasamıza Türk Milleti terimi, Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk’tür ibaresi konulmuştur. Bunlar Amerika’nın Ortadoğu’da hazırladığı yeni haritalara hizmet etmektedirler. Bugün eğitimde iki ayrı dil kullanırsın, yarın özerklik ve bayrak verirsin ertesi günde bağımsızlığını tanımak zorunda kalırsın. Hükümet iç savaşın tüm koşullarını hazırlamıştır. Zaten askerlerimizde artık karakoldan dışarı dahi çıkamıyor” şeklinde konuştu.
Editör: Haber Merkezi