Özkal, "İstikrar, İstikbal ve İstiklal için halkımızın 'evet' diyeceğine eminim"

Kanal 3’te Saadettin Ulusoy'un sunduğu ‘3. Boyut’ programına katılan AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hatice Özkal, muhalefetin halkı 'denetim yok' diyerek yanılttığını söyledi. Mevcut sistemde Cumhurbaşkanının sorumluluğu olmadığını açıklayarak; 'denetim yok' söylemlerine cevap veren Milletvekili Özkal, değişiklikle Cumhurbaşkanının sorumluluk ve denetiminin arttığını açıkladı. Yakın tarihte Ahmet Necdet Sezer ile Bülent Ecevit arasında yaşanan anlaşmazlığın Türkiye'yi nasıl bir krize soktuğunu hatırlatan Özkal,  değişiklikle devletteki iki başlılığın son bulacağını ve benzer krizlerin yaşanmayacağını belirtti.
Afyonkarahisar AK Parti Milletvekili Hatice Özkal, Kanal 3 televizyonunda yayınlanan ‘3. Boyut’ programına konuk olarak katıldı. Anayasa değişikliği kanun teklifinin içeriğinin ele alındığı programda Kanal 3 Genel Müdürü Saadettin Ulusoy'un  sorularını yanıtlayan Milletvekili Hatice Özkal, anayasa değişikliğinin maddelerini tek tek anlattı. Muhalefetin anayasa değişikliğiyle ilgili eleştirilerine de yanıt veren AK Parti Milletvekili Hatice Özkal, değişiklikle Cumhurbaşkanının daha fazla denetlendiğini ve daha fazla cezai sorumluluğu olduğunu söyledi. Hayır kampanyası yürütenlerin halka yanlış bilgiler verdiğini dile getiren Özkal, "Değişiklikle ilgili; 'Cumhurbaşkanının denetimi yok' gibi eleştiriler yapılıyor. Mevcut sistemde Cumhurbaşkanının yetkisi var ama sorumluluğu yok. Şu anda Cumhurbaşkanının vatana ihanet dışında hiç bir konuda sorumluluğu bulunmuyor. Anayasa değişikliliği ile Cumhurbaşkanının hem yetkisi artacak hem sorumluluğu olacak hem de denetlenmesi mümkün olacak. Aslında anayasa değişikliğiyle; Cumhurbaşkanını daha çok sınırlayan, Cumhurbaşkanını her şeyden sorumlu hale getiren bir düzenleme yapıldı. Bu değişiklikle Cumhurbaşkanına, Yüce Divan yolu açılıyor. Vatana ihanet dışında hiç bir konuda yargılanamayan Cumhurbaşkanına, cezai denetim geliyor. Yani muhalefetin söyleminin tam aksine bu değişikle; daha fazla denetlenen, cezai sorumluluğu olan ve yükümlülükleri artan bir Cumhurbaşkanı geliyor. CHP'nin iddia ettiğinin aksine sorumlu bir cumhurbaşkanı modeli geliştirdik. Özellikle 18. Madde incelendiğinde Cumhurbaşkanının ve Meclisin birbirini nasıl çok sıkı denetlediği ile ilgili düzenleme açıkça görülüyor. 'Denetim yok' gibi söylem kullanalar,  halkımızı yanıltıyorlar." dedi.
Partili Cumhurbaşkanı ile ilgili eleştirilere Atatürk ve İnönü'nün de partili Cumhurbaşkanları olduğunu hatırlatarak cevap veren Afyonkarahisar Milletvekili Hatice Özkal; Amerika Birleşik Devletleri'nde başkanın, Fransa'da ise; Cumhurbaşkanının partili olduğunu söyledi. Türkiye'de Başbakan ve Cumhurbaşkanı arasında oluşan anlaşmazlıkları neredeyse tüm Cumhurbaşkanlarının yaşadığını hatırlatan Özkal sözlerini şöyle sürdürdü, "Başbakanlık kurumu bu değişikle birlikte  tarihe karışıyor. Böylece iki başlılığa da son veriliyor. Türkiye, sadece Cumhurbaşkanı ile yoluna devam edecek. Cumhurbaşkanı, yürütmenin başı olacak. Zaten Cumhuriyet tarihine baktığımızda; Atatürk ve İnönü döneminin de Cumhurbaşkanlığı sistemindeki yönetimin var olduğunu görüyoruz. Atatürk ve İnönü; Türkiye'yi, tek başlarına ve partili Cumhurbaşkanı olarak yönettiler. Yine tarihimize baktığımızda; çok partili döneme geçtikten sonra, her zaman Cumhurbaşkanları ile Başbakanlar arasında sorunlar yaşandığını görüyoruz. Bu sorunların ağır bedelini de her seferinde ülke olarak hep birlikte ödedik. Yakın tarihimizde Cumhurbaşkanlarımız Sayın Süleyman Demirel ve Sayın Turgut Özal'ın yüksek oylarla seçildikleri başbakanlık dönemlerinde benzer sorunlar yaşadıklarını daha sonra Cumhurbaşkanı olduklarında da sıklıkla Başbakanlarla anlaşmazlık yaşadıkları konular olduğunu gördük. En yakın örnek olarak Sayın Ahmet Necdet Sezer ve Sayın Bülent Ecevit; anlayış olarak, aynı fikri yapıdan gelmelerine bir anayasa kitapçığı fırlatılmasıyla başlayan süreç çok büyük bir krizle son buldu. O dönemde döviz iki katına çıktı, tüm vatandaşlarımız mağdur oldu. İnsanımızın cebindeki para yarı yarıya azaldı. Geçmişimizde Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasında benzer anlaşmazlıklar her zaman yaşandı ve bunlara da halkımız şahitlik etti. İnşallah bundan sonra bu tür anlaşmazlıklar yaşanmayacak. Türkiye, Aziz Milletin, Halkımızın seçtiği Cumhurbaşkanıyla yola devam edecek. Anayasa değişikliği ile gelen Cumhurbaşkanlığı sistemi; 2023, 2053 ve 2071 hedefleri için Türkiye'nin önünü açacak. Büyük Türkiye için bu değişiklik bir ihtiyaç. Milletimizin sağ duyusuna ve ferasetine güveniyoruz. Meclisimiz üzerine düşeni yaptı. Bundan sonra söz, Aziz Milletimizindir. İstikrar, istikbal ve istiklal için halkımızın 'evet' diyeceğine eminim." şeklinde konuştu.
 
 
Editör: Haber Merkezi