Milletvekili Eroğlu’nun, İnsan Hakları Günü Mesajı

“10 Aralık İnsan Hakları Gününün
Milletimize Ve Bütün Dünyaya Barış, Huzur Ve
Adalet Getirmesini Temenni Ediyorum”

Önceki Dönem Orman ve Su İşleri Bakanı, Küresel İklim Değişikliği ve Kuraklıkla Mücadele Araştırma Komisyonu Başkanı, Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel EROĞLU'nun “10 Aralık İnsan Hakları Günü” ile alakalı yapmış olduğu açıklaması:

Medeni ve siyasi hakların yanı sıra, iktisadi ve içtimai hakların tanınıp benimsetilmesine, ırkçılık ve her türlü ayrımcılıkla mücadele edilmesine, kadın ve çocuk haklarının korunup desteklenmesine, engellilerin ve göçmenlerin haklarının teminat altına alınmasına dair uluslararası hukuk belgelerinin birçoğunun kaynağı olan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesinin kabul edilişinin 73. sene-i devriyesi milletimize ve bütün dünyaya barış, huzur ve adalet getirmesini temenni ediyorum.

Tarih boyunca milletimiz; her daim insan haklarının koruyucusu olmuştur. Geçmişte pek çok millet Osmanlı Devleti himayesi altında 800 yıl boyunca huzur içinde yaşamıştır. Atalarımız muharebelerde; kadın, çocuk ve ihtiyarlara zarar vermez, esir düşmüş kişilere de hiçbir şekilde kötü davranmazdı.

Kanuni Sultan Süleyman idaresindeki Osmanlı ordusu; uzun ve meşakkatli bir sefere çıkmıştır. Bir Hristiyan beldesinden geçerken yolun dar olmasından dolayı askerlerin bir kısmı üzüm bağlarından geçmek zorunda kalmıştır. Üzüm bağından geçen askerlerin içerisinden biri susuzluğunu gidermek adına bağdan bir salkım üzüm koparmıştır. Sonrasında asma ağacına yediği üzümün kat kat fazlası bir kese altını bağlayarak yoluna devam etmiştir. Uzun ve meşakkatli bir seferde olan Osmanlı Ordusu üzüm bağlarını çok geçmeden mola vermiştir. Ordunun arkasından kan ter içinde Hristiyan bir köylü gelmiştir ve komutanın yanına giderek bağına hiç zarar verilmediği için ve bir kese altın bırakıldığı için teşekkür etmiştir. Buradan da anlaşılacağı üzere atalarımız her yerde ve her şartta insan hakkının da ilerisi olan kul hakkını harpte bile gözetmiştir. Bizim anlayışımızda kul hakkına en titizlikle riayet etme anlayışı vardır.

"Yaradan’ı severiz Yaradan’dan ötürü" düsturunu benimsemiş olan Milletimiz; yaratılmışların en şereflisi olan insana, bu şeref ve onur çerçevesinde rengi, ırkı, dini ve dili ne olursa olsun her türlü hakkı, saygıyı ve sevgiyi göstermektedir.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini ilk imzalayan ülkeler arasında yer alan ve insan hakları alanında temel olan Birleşmiş Milletler Sözleşmelerine taraf olan Türkiye, bu alanda uluslararası kuruluşlar ve mekanizmalarla işbirliğini de kararlılıkla sürdürmektedir.

Türkiye, son 19 yılda gerçekleştirmiş olduğu reformlarla, temel hak ve hürriyetlerin toplumun bütün kesimlerine teşmil edilmesi noktasında çok önemli mesafe kaydetmiştir. Önümüzdeki dönemde, bu yöndeki çabalarımızı, adımlarımızı ve reformlarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Kamu Denetçiliği Kurumu'nun tesisi, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel müracaat hakkının getirilmesi, vatandaşlarımızın temel hak ve hürriyetlerini kısıtlayan pek çok yasağın kaldırılması son 19 yılda hayata geçirilen önemli adımlardan sadece bir kısmıdır.

Türkiye, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin ruhuna uygun bir şekilde, tarihinden ve kadim değerlerinden ilham alarak, önümüzdeki dönemde de vatandaşlarının özgürlük alanlarını genişletmeye devam edecektir.

Bu düşüncelerle; 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nü en kalbi duygularla kutluyor, bu manidar günün milletimize ve bütün Dünya'ya barış, huzur ve
adalet getirmesini temenni ediyorum.

Prof. Dr. Veysel EROĞLU

Editör: Haber Merkezi