Merhametten maraz doğar
Basın İlan Kurumumuzun değerli bir Müdürü
var.
Selami Çalışkan.
Eski bir gazeteci.
Türkiye Gazetesinde uzun yıllar çalışan, deneyimli
bir meslektaşımız.
‘Yufka’ bir kalbi var.
Kimse üzülmesin istiyor.
Kimse sıkıntı çekmesin istiyor.
‘Merhamet’li anlayacağınız.
Ama...
Merhametten maraz doğar diye bir atasözümüz
var ya, sevgili Müdürümüzün bu sözü
unutmaması gerek.
Bir başka unutulmaması gereken de, Başbakanlık
Basın İlan Kurumu İl Müdürü teşrifatçı
değildir.
Bu konuma düşürmemelidir oturduğu koltuğu.
Kendisi dünkü toplantıda ev sahibi olsa, tamam.
Kendisi de misafir olan bir kişinin, başka birisini
görünce teşrifatçılık yapması en azından
oturduğu koltuk açısından hoş olmamıştır.
Ve...
Haksızlık karşısında falanca şu partili diyerek
te ayrımcılık yapmamalıdır.
Özellikle AK Partililerin, Türkiye Cumhuriyeti
Devletini kandırmaya yönelik hareketlerde
bulunmaması gerekmez mi?
Geçenlerde AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven
malum kişi ile ilgili olarak tavrını net
olarak ortaya koymuştu.
‘Kişilerin AK Partili olmaları, onların hukuksuz-
kanunsuz davranmalarına müsamaha
edileceğini göstermez, bilakis bu türdekilerin
üzerine daha çok gideriz. Kimse Partimizi
kendi şahsi menfaatlerine alet edemez’ şeklindeki
net tavrını sanıyorum Selami Müdürümüz
duymamış olacak.
Kimseye farklı davranılmamalıdır.
Haksızlık karşısında susan dil olunmamalıdır.
Jandarmada ‘uyuşturucu’ yu mercek altına aldı
Dünkü manşetimizde Uyuşturucu Satıcılarına
yönelik düzenlenen operasyonla ilgili
ayrıntılara yer vermiştik.
Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğü
özellikle 15 Temmuz 2016’dan sonra bu konuda
çok önemli başarılara imzalar attılar.
Uyuşturucu ile mücadele konusundaki
başarıdan söz ederken sadece Emniyet Müdürlüğünü
ön plana çıkartıyor değiliz elbette.
Jandarma Komutanlığı da kendi sorumluluk
alanlarında başarılı çalışmalar yapmaktalar.
Jandarma Alay Komutanımız Orhan Sırma’ya
sordum, son bir yılda ‘uyuşturucu’ konusundaki
çalışmaları.
Jandarma bölgesinde 2016 yılında bir
yılda yakalanan uyuşturucu yaklaşık 14 kg.
İken, son bir yılda bu rakam 80 kg üzerine
çıkmış.
Yani, Afyonkarahisar İl Jandarma Alay
Komutanlığı bir önceki yıla oranla altı kat
daha fazla uyuşturucu yakalamış.
Müthiş bir başarı.
‘Yetmez’ demekte Komutan Sırma.
Anlaşılan 2018 yılında uyuşturucu ile mücadele
konusunda hem Emniyet, hem de
Jandarmamız çok daha büyük operasyonlara
imza atacaklar.
HHH
Uyuşturucu ile mücadele konusuna Cumhuriyet
Başsavcılığı’da özel bir önem vermekte.
Zaten hem Emniyetin, hemde Jandarmanın
son zamanlarda operasyonlarında bu derece
etkin ve başarılı olmalarının temelinde,
Cumhuriyet Başsavcılığından aldıkları ‘tam
destek’ ve ‘güven’ gelmekte.
Valimiz Mustafa Tutulmaz her güvenlik
toplantısında ‘gizli’ bilgileri ve gelişmeleri
hem Başsavcı, hem Emniyet Müdürü, hem
de Jandarma Komutanından alıyor ve tek
cümle söylüyor;
‘Bu illetle mücadele için ne gerekiyorsa
yapın, ben tüm gücümle ve imkanlarımla
yanınızdayım. Milletimize kurulan bu tuzağı
mutlaka boşa çıkartmalıyız. Gençlerimizi zehirlemelerine
fırsat vermemeliyiz.’
Başsavcı Mehmet Özel’de aynı şekilde
hassas.
Geçtiğimiz günlerdeki ‘uyuşturucu’ operasyonu
ile ilgili olarak Savcının imzası gerekiyordu.
Fakat ilgili Savcı o anda yerinde yoktu.
Konuda hassastı.
Geciktirilmemeliydi.
Çağırdı KOM Şubesinden ilgilileri Makamına.
İmzayı kendisi attı.
‘Beklemeyin, hemen başlayın operasyona.
Kazasız belasız yakalayın hepsini’
dedi.
Başsavcılar genelde bu tür ‘imza’ları atmazlar.
Yani taşın altına el koyan azdır.
Ama Başsavcı Mehmet Özel bu konuda
hassasiyetini gösterdi ve operasyon gecikmeden
başladı, sonucu da alındı.
Emeği geçenlere halkımız adına ayrı ayrı
teşekkür ediyoruz.
Siyasi reklam konusu
Belediyemizin ihale ile verdiği ‘halk minibüsleri’
var.
Eski adı TUREX.
Halk dilinde de TUREX olarak yerleşti bu
minübüsler.
Galip Şanlı’dan sonra TUREX gitti, yerine
AFYON TAŞIMACILIK geldi.
Yeni ihaleyi bu şirket aldı.
‘Kör topal’ tabiri firma işletmeye devam
ediyor.
Eski kavgalar, gürültüler büyük ölçüde sona
erdi.
Bir şey dikkatimizi çekti.
Galip Şanlı zamanında bu minübüslerde ‘siyasi
reklam’ yasaktı.
O zamanki şartnamede böyle olduğunu biliyorum.
Şimdi fotoğrafta da görüldüğü üzere bu minibüslerde
‘siyasi reklam’ yapılıyor.
Şartname mi değişti acaba?
Yoksa başka bir şey mi var?
İlgililer açıklarsa öğrenmiş olacağız.
Bu halk otobüsleri ile ilgili yazılacak birkaç
konu daha var.
Gündemden fırsat bulduğumuzda değineceğiz
o konulara da.
