Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyesi M. Emin Güzbey: "Haksız ve hukuksuz olan her şeye karşıyız. Gazetecilik kutsal bir meslektir. Tüm gazetecilik mesleğindeki kişilerinde bu kutsal mesleğe uygun hareket etmesi gerekiyor. İki gün önce atılan tweetlerin gerçekleştiğini görmek insanı ayrı bir düşünceye sevk ediyor. Türkiye’nin tweet mesajlarıyla yönetilme durumda gösteriliyor olması da ayrı bir üzüntü konusu. Basın özgürlüğü konusunda zaten çok gerilerdeyiz. Bu durumun Türk basınının dünyadaki konumunu yeniden sorgulatacak olmasından da üzüntü duyuyorum. Basın Konseyi olarak bu konularda duyarlı bir kuruluşuz ve bu tweetlerden sonra da Basın Konseyi Başkanımız Pınar Türenç bir açıklama yaptı. İnsanların varsa bir şeyi tweetlerden öğrenilmemesi gerekiyor. Hak hukuk her zaman herkese lazımdır. Baskı, korku, sindirme toplumu sindirme operasyonu yapılıyor. Türkiye’nin imajına basın özgürlüğü açısından da iyi bir puan değildir. 'Bunlar bizden değildir, şunlar bizden değildir', 'Oh Olsun' demek hiçbir basın mensubuna yakışmaz."
Türk Eğitim Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Kamu Sen İl Temsilcisi Nizamettin Şenol: "Bu demokrasiye vurulmuş bir darbedir. Basın mensupları artık gelinen noktada gözaltında alınıyorsa bu ülkeyi yönetenlerin suçudur. Burada halka haberleri ulaştıran basın mensupları mı suçludur? Bu ülkemiz açısından üzüntü vericidir. Her zaman vatandaşı sindiremezsiniz. Boyun eğmeyen herkese zulüm edilmektedir. Artık 17-25 Aralık bir marka olmuştur. Neyin markası hırsızlığın markası olmuştur, hırsızlık haftası olarak kutlanacaktır."
CHP Afyonkarahisar İl Başkanı Yalçın Görgöz: "Hükümet 17 Aralık yolsuzluk haftasında halkın sokağa döküleceğini ve isyanların dile getireceğini bildiği için bunun önünü kesmek için yapılan bir algı operasyonudur. Hükümet böyle bir operasyon yapmayı kendinde hak görmektedir. Aslında bunu yaparak da kendilerinin haksız olduğunu ortaya koydular, rezil oldular. Biz bu 17-25 Aralık haftasını kınayarak geçireceğiz, hırsızlık haftası olarak kutlayacağız. Türkiye’de bu haksızlık kime yapılırsa yapılsın hukuksuz ve adaletsiz uygulamalara karşı çıkıyoruz. Mazlumun yanındayız."
Aktif Sen Afyonkarahisar İl Temsilcisi Abdullah Hatipoğlu: "Bir yıldır yolsuzluk ve hırsızlık iddiaları kapatılamıyor. Bu yapılanları demokrasiye ve hukuka baskı görüyoruz. Kanun ve hukuk çevresinde çalışan, bunlara karşı çıkan medyaya gözdağı verilerek susturulmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu durum Türkiye’nin imajının yerle bir edilmesidir. Yapılanları yurt dışı basınının daha çok takip etmesi açısından bu da oldukça üzüntü vericidir. Dünya bunu farklı görüyor. Demokrasiyi, hukuku haykıran medya, toplum bir irade gösterirken, yolsuzluk ve hırsızlıkların ortaya çıkarılmasını sonları olarak görenler; bu kadroları, bunları örtbas etmek için dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen zorbalık ve hukuk dışı uygulamalarla hareket etmeye başladı."
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş: "AKP’nin ileri demokrasiye geldiği nokta burasıdır. İnsan hak ve özgürlüklerinin hiçbir teminatı kalmamıştır. Kendilerine muhalif herkesi susturmakla işe başladılar. Basın, polis, adliye askeriyeye, eğitim kadrolarını kendi yandaşlarını yol açmak için herkesi korku ve panik içinde kendilerine biat etmeye zorluyorlar. Bir tek adam, diktatörlerin tuğlalarını örmek yolunda ilerliyor. Bu anlamda muhalif olarak gördükleri herkese karşı savaş açıyorlar. Biz düşüncesi ne olursa olsun herkesin demokratik bir devlette herkesin özgürce yasalara uygun yaşamasından yanayız. Bir insan hukuken haksız yere mağdur edilmişse bu anlamda, bu çerçevede baskıyı bir saldırı olarak görüyoruz. Bu konuda cesur bir tavır sergileyerek yayınlarını sürdüren Zaman Gazetesi ve çalışanlarının her zaman yanındayız."
MHP Afyonkarahisar Milletvekili Kemalettin Yılmaz: "Türkiye’de muhalefeti sevmeyebilirsiniz ama linç etmek, devre dışı bırakmak, şantajla, tehditle, baskı yapmak hiç hoş değil. Hukuk ve demokrasi devre dışı kalmıştır. Güneş balçıkla sıvanmaz, 17 Aralık kepazeliğini kapatmaya yetmez, bunları bahane ederek medyanın üzerine gitmesi tasvip edilecek bir durum değildir. Kendilerinin hırsızlığını ortaya çıkaranlara, emniyet ve savcılara gözdağı verilmeye çalışılıyor. Herkese gözdağıdır. Bu milletin iradesine, sağduyusuna, ferasetine güveniyoruz. Dünyaya bizi kepaze ettiler. Daha önce de sosyal medyada paylaşılmış olması, ön hazırlıklarının olduğunu, ‘suçluyu yakalayalım sonra kanun çıkartalım’ anlayışının sırıttığını göstermektedir. Basın özgür olmadan halkın özgür olması mümkün değildir, bu değer eşitliği çok önemlidir. Bu olaylar karşısında sınırlı sayıda medyanın ses çıkarmasını hazmedemiyorum."
Ege Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Afyon Gazetecileri Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Abdioğulları: "Medyanın ayrıştırmasına, haksızca, hukuka aykırı bir şekilde sindirilmesine karşıyız. Yasama, yürütme, yargı deniyor ancak yeni hukuk sisteminde ve şu gelişmelerler endişelerimiz hızla artmakla birlikte korkumuz ve endişemiz kendimiz için değil ülkemizin geleceği içindir. Eli kalem tutan insanların terörist muamelesi görmesine anlam verememekle birlikte kamuoyunun bu noktada acilen bilgilendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Medya üzerinde oynanan bu oyunlarında bir an evvel sona ermesini diliyorum. Basın susturarak bir yere varılmaz, yapılan haksızlık ve etik dışı olarak değerlendiyoruz."
