İnkaya,”Üretmeyen toplumlar, üreten topumlara bağımlı yaşar”

İyi Parti Afyonkarahiar İl Başkanı Mehmet İnkaya haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada;

Herkese saygı ve sevgi ile selamlar ,geçmiş Kurban Bayramınızı kutlarım .

bugün ülkemizin en önemli konularından birisi olan ekonomiden bahsedeceğiz.

Bildiğiniz gibi üretmeyen toplumlar ,üreten toplumlara bağımlı yaşarlar bizde ülkemizde bizi refaha

kavuşturacak kadar üretemediği mizden, bazı ülkelerin ürettiklerini muhtaç halde yaşamak zorundayız.

Bunda güncel iktidarı sorumlu tutuyoruz.

Güncel iktidar tam 17 yıldır iktidardadır.

Ne kendisini savunacak ne de geçmiş dönemleri örnek göstererek bizleri avutacak,

Aklımızla alay edecek hakkı yoktur.

Herkes içerisinde yaşadığı ekonomik zorlukları bilmektedir ,ama bizlere( İyi Partiye)düşen görev

bunlara çözümler aramaktır.

Anadolunun tamamında İlimzde meyve sebzenin mevsimi gelmiş ve yetiştirilip pazara çıktığı halde halde;halamanav ve marketlerde fiyatların ateşi düşmemiştir.

Yanlış denetlenmeyen ,sahip çıkılmayan ,tarım politikaları yüzünden üretici ucuza atmak ta tüketici

pahalı yemektedir.

Ülkemizde hemen her gün bilinir ,bilinmez ürünlere zamlar yapılmakta, yapılan zamlaryüzde yirmi leriotuzları bulduğu halde hem üretenin eline hem de maaşlı çalışan işçi ve memurumuzun eline zam oranında bir gelir geçmemektedir.

Bu ne demektir?

İşçiye ,memura,sabit gelirliye iktidar yüzde 3,5 lik zam yapmakta ,temel tüketim mallarına ,(devlet denetimi altındaki mal ve hizmetlere elektrik ,su, akaryakıt ,sigara ,doğalgaz )yüzde 30 yüzde 35 lik zamlar yapılmaktadır.

Bir DUR DİYEN DE YOKTUR.

Dar gelirlinin vicdanına bırakılmıştır.

Böyle oluyor da nasıl geçiniyorlar insanlar, diye sorarsanız zaten devletin görevlerinden olan vatandaşını koruma,

sosyal devletin görevlerinden olan, özürlü ve yaşlısını kollama görevinden ötürü ,özürlüsü ve yaşlısı olan ailelere maaşlar verilmektedir .

Vatandaş bu maaşlar ile geçinmek zorundabırakılıyor.

Bu maaşları verdiğiniz zannettiği ,iktidara da dua etmek mecburiyetinde bırakılmıştır.

İnsanlar edilgen ,emirtutan, üretmeden yaşayan insanlar olmaya alıştırılmaktadır.

Daha doğrusu sömürülmeye çalışılmaktadır.

Ramazanaylarında kurulan çadırlara giden insanların sayısınınartması insanların yardımları alırken gayet doğal kabuletmeleri buna iyi bir örnektir .

Halbuki Türk milleti Onur'lubir millettir,aç kalır komşusuna bildirmez ,açlığını

söyleyemez çareyi kendisinde arar.

bu özelliğimiz kaybettirilmeye çalışılıyor.

Ekonomiyle ilgili bir başka konuda işsizlik.

Türkiye Cumhuriyeti devletinde işveren olmak da zor işçi olmakta.

İşçi oluyorsunuz işveren sizi sigortasız ve düşük ücretle çalıştırmak istiyor.

İşveren oluyorsunuz işçi sizden yüksek beklenti içine giriyor, işletmeyi kapatmak zorunda kalıyorsunuz.

Bunu herkes biliyor, ama bir çözümde bulamıyor.

HalbukiSosyal Güvenlik Kurumu bu konuda hem işçiyi hem

işvereni koruyan kollayan takip eden denetleyen durumuna geçerse hem işçi memnun olacak

hem de işsizlik azalacak.

Ülkemizde yüksek öğrenimi bitirmiş ,milyonlarca gençliğimiz var. bu gençler 1001

ümitlerle gittikleri okullardan mezun olduktan sonra,okulu ile ilgili iş bulamamak ta’’ hangi iş olsa yaparım’’

düşüncesiyle iş bulamamaktadır.

Anne Baba kendi öz giderlerinden keserek yavrusunu okutuyor okulu bitir diyor,

Okul bittikten sonra da aldığı eğitimle ilgili işi bırak, herhangi bir işte dahi kendisine yer bulamıyor.

Bu şekilde işsizlikte çığırdan çıkmıştır.

Yazık ,yazık oluyor.

işte iyi Parti bunlara çözüm bulacak ,sizler de şahit olacaksınız ki iyi Parti iktidar olduğunda insanlar işsiz kalmayacaklar

Ekonomi ile ilgili bir başka sorunumuz da Tekel

Bildiğiniz gibi Tekel ir devletin resmi olarak işlettiği yani, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin resmi

olarak İşletmeleri yönettiği bir kurumdu . Tütün tuz ve benzeri ürünler Tekel tarafından üretilir yada üretimi kontrol altında üretilir,halka arz edilirdi .Ne hikmetse Tekel kapatıl.

Kapatılmakla kalmadı, hem üretici hem tüketici Allaha terk edildi.

Ne demek bu ?

Fakir zengin ayırt etmeden tiryaki olmuş insanı olan bir devlet Sigara fiyatlarını arttırarak bağımlılığı engelliyorum diyemez.

Biz sigara bağımlılığına başka bağımlılıklara karşıyız.

Ama var olduğu bilinen bir Tiryaki grubu sigara tiryakisi

şu anda insanların insafına terk edilmiştir.

Daha net söyleyeyim sigara fiyatlarını çok yüksektir.

Bağımlılıkla mücadelenin yolu fiyatları arttırmak değildir.

Tekel dağıtıldıktan sonra sigara içmeye insanlar devam ettiler lir 3 liraya mal edilen sigara 6 liraya 7 liraya

Tekel tarafından satılıyordu,

Bunun üzerinden de devlet zorunlu vergi alıyordu, buçok eskiden kalma zorunlu ihtiyaç maddelerine zam

yapılarak vergi toplama usulüdür.Çok İlkel bir vergi

toplama yoludur akaryakıta yani benzine ,Mazota , Petrol ürünlerine zam yapılıp bunun üzerinden

vergi toplanılması ,Lüks tüketim maddeleri adı altında bildiğimiz ürünlere konulan vergiler, elektrik doğal gaz,kömür,v.b.ürünler

Bir başka sorunu terör sorunu

Terörden sorunu.

Biliyoruzki 1980'li yılların başında Elazığ ilinde ilk atılankurşunla başlamış bir PKK terörü var ve bu terör

halk yani üniforması olmayan insanlarla mücadeleolduğu için bir türlü durdurulamamış, bugün benimle

oturup çay içen kahve içen bir vatandaş görünümlüterörist yarın gece başka bir kıyafetle gelip güvenlikgüçlerine saldırabiliyor ya da el yapımı patlayıcı uygun bir yere bir düzenekle kurup insanları katledebiliyor.

Terörün çözümü

Terör ve terörün hitap ettiği şekilde davranmaktır

iktidar ilk zamanlarda denedi açılım dedi saçılım dediği sözde ünlü isimlerini köprülere

yollara verdi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne karşı gelmişlere sizinleyim dedi .Bellibir süre gitti Daha sonra baktı ki olmuyor çark etti.

İktidar dedi ki Teröre terörist gibi cevap vereceğim

Ne yapacağım mücadele edeceğim

Gözün aydın bu arada gidenler e yazık oldu Halbuki,iktidar terör

konusunda da diğer konularda da eyere atın eğeri ne düzgün otursaydı, yerini belirleseydi tavrını

koysaydı bugün terör bu kadar büyümeyecekti.

Terörü durdurmanın yolu .İşi ciddi tutmaktır.

Yoksa bu ciddiyetsizlik bizim başımıza çok işler açacak sınırlarımızı istediğimiz

gibi koruyamadık , temennimiz şudur ki ekonomikkriz düzelsin ,terör bitsin ,insanlar mutlu yaşasın Türk

Milletinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti içerisindeyaşayan insanların hepsine Türk denir anayasanın 66

maddesi gereği; Biz herkesi kendimiz gibi biliyor ve herkesin bizim gibi haklara sahip olduğuna inanıyoruz.

Ne mutlu Türkümdiyene .

Hepinizi tekrar saygıyla selamlarım.

Mehmet İnkaya

Editör: Haber Merkezi