İMZANIN ARKASINDA DURMAK…
Bugün, Sandıklı Ak Parti İlçe Başkanlığı için Mustafa Çöl’ün adaylığını açıklaması bekleniyor…
Ancak ortam bir hayli gergin…
Çünkü, Mustafa Çöl’ün kurmayları Süleyman Yıldız ve Vedat Armağan’ın beldeleri arayarak, dolaşarak nasıl propaganda yaptıkları biliniyor.
Zira bu seçim Mustafa Çöl’den ziyade Süleyman Yıldız ve Vedat Armağan’ın siyasetteki son şanslarıdır…
Öte yandan;
Eğer, AK Parti Sandıklı’nın kaderini bu kurmay heyet şekillendirekse, yönetimi bunlar yazacaksa, “vay” Ak Parti’nin haline…
Şaşırıyorum, Mustafa Çöl’e…
Sandıklı biliyor ki; Karadirek Belediye Başkanı Vedat Armağan Ak Partili olmasına rağmen her akşam keyf masasındadır.. Olabilir, kendi hayatıdır, kendisi kazanıp kendisi yiyip içmektedir, zaten bunu da inkar etmemekte açık açık söylemektedir…
Mustafa Çöl ise namazında, niyazında bir eğitimcidir…
Buradan şu anlam çıkıyor; meşrepleri hiç uymamasına rağmen, siyasi beklenti uğruna insanlar bir araya gelebilmekte ve çalışmaktadırlar..
Öte yandan, Karadirek Belediye Başkanının kendi maaşını aksatmadan aldığı, bunun yanında aylardır personeline maaş ödeyemediği iddiaları vardır…
Ancak, bu konumuz dışındadır…
21 Mart tarihini hatırlarsınız. Ahmet Özeski, Mustafa Çöl ve Mehmet Öztopbaş Ak Parti Genel Merkezinde, koordinatör milletvekili Bilal Uçar’ın odasında toplantıya alınırlar…
Bilal Uçar bu üçlü arasında uzlaşma sağlayarak bunu bir mutabakat zaptına bağlar ve imzalarını alır…
İmzalanan mutabakat zaptında; Ahmet Özeski’nin başkan, Mehmet Öztopbaş ve Mustafa Çöl’ün yönetim kurulu üyesi ve başkan yardımcıkları görevi üstlenecekleri yazmaktadır…
Genel Merkezce hazırlanan; ilçe başkanı ve belirlenen yönetim kurulu üyelerinin isimleri yazıya dökülür.
Hazırlana bu liste, Bilal Uçar, Mehmet Müezzinoğlu ve Genel Başkan adına Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem tarafından imzalanarak tasdik edilir ve Özeski’ye, görevlendirme yazısı ile birlikte tarafların yanında teslim edilir.
Başkan Ahmet Özeski, yönetim kurulu üyesi olan Mustafa Çöl ve Mehmet Öztopbaş, uzlaşmış, memnun bir şekilde Sandıklı’ya dönerler…
Daha aradan bir ay geçmeden, Genel Merkezin atadığı yönetim kurulu üyesi olan Mehmet Öztopbaş gerekçe göstermeden “gördüğüm lüzum üzerine..” der ve yönetimden istifa eder…
Oysa etrafına ilettiği istifa nedeni, Belediye Başkanı Elibol’un dinamit fitilini ateşlemesindendir…
Ve Elibol’un zamanlamayı ayarlayıp, hedefi tam tutturması da, çok manidardır.
Ancak, bu da konumuz dışındadır…
Aynı akşam Mehmet Öztopbaş’ın organize ettiği toplantılar başlar ve Mustafa Çöl’ün, yönetimden istifa ederek ilçe başkanlığına aday olması kararlaştırılır…
Aradan henüz bir ay dahi geçmemiştir…
Ki, bu planın daha önce yapıldığı aşikardır…
Ancak, bu da konumuz dışındadır…
Konumuza geçiyorum, lütfen dikkat buyrun…
Bu gelişen olayda esas tartışılması gereken konu şudur:
İmzalarının arkasında duramayan kişilerin, delegeye ve halka vereceği sözlerin arkasında durup durmayacağıdır…
Ak Parti’ye gönül verenler bunu tekrar tekrar düşünmelidir.
Hele bu gurup Mustafa Özpınar’dan seçim desteği bekliyorsa!
Ak Partililer bir fazla daha düşünmelidir…
Ak Parti ilçe teşkilatının daha fazla yıpranmaması için;
Ak Parti İl Başkanı Zeybek, geç kalmadan soruna el koymalı ve olayı parti içinde çözmelidir…
**************  
YİYENİM AHMET…
Ahmedim, Ahmet…
Unutma ki, "Dün, bugün sana bayram yarın başkalarına..."
Hayat böyle bir şey!
Kimse başına ne geleceğini önceden asla bilemez.
Kimse ama kimse sonunun nasıl olacağını tahmin bile edemez.
Bugün her şey yolunda gidiyor olabilir.
Bugün garibanlara hükmediyor olabilirsin…
Ama bugünün yarını da var!
Hayat sadece bugünden ibaret değil.
Hayat dün, bugün ve yarından ibarettir.
Bugünün dünü olduğu gibi yarını da var.
Onun için çok sevdiğim, çok özlediğim, kendisine çokça dua ettiğim birisi "Bugün birilerine bayram yarın başkalarına" demişti.
Onun için "Keser döner sap döner, bir gün hesap döner" denilmiş.
Onun için "Konuşma ardından, konuşurlar ardından" denilmiş.
Onun için "insaflı olun, naylon kullanmayın, menfaat sizi adaletten ayırmasın. Adaletli davranın, takvaya uygun olan budur. Allah'tan korkun, muhakkak ki Allah yaptıklarınızdan haberdardır" denildi.
Onun için de, inananlara “Allah’ın bildiğini kuldan saklama..” diye öğüt verildi…
Bak Ahmedim, Ahmet…
Hepimizin, sonuçta gideceği yer iki metreye bir metrelik çukur…
Ne kadar kazarsan o kadar toprakla doluyor..
Oysa sen kaz kaz bitiremediğin çukurları yüzlerce damperle dolduramıyor ve hala taşımaktan yılmıyorsun!…
Sarf malzemesi tabi… Kazılan doldurulan görünmüyor!
Yiyenim Ahmet…
Allah, Nemrut'u bir sivrisineğe mağlup ettirmiş, bilir miydin bunu?
Ayrıca, her Firavun'un bir Musa'sı olduğunu unutma!
Ahmedim, Ahmet…
Sen ulaşılmaz bi adamsın…
Bilinir ki sen, istediğin zaman istediğine ulaşırsın…
Amcandan sana baki selam, yiyenim Ahmet…
 
 
Editör: Haber Merkezi