GENÇLERİ BÖYLE KANDIRIYORLARDI...
 
Makam, mevki, para, şan, şöhret herşey burada!
Örgütün elindeki maddî imkânlar ve fizikî mekânlar reklam için önemlidir. Buraları gören genç veya çocuğun etkilenmemesi mümkün değildir. Bu örgüte girenlerin nasıl ihya olduğu anlatılarak zihnen kişinin ikna olması sağlanır. Makam ve mevki, para şan şöhret her şey burada vardır. Geleceğe yönelik planı beklentisi ve hayalleri olan hiç kimsenin hayır diyemeyeceği bir sahte dünya ona ezberletilir. Onunla kurulan ilişki ve gösterilen rağbet kişiyi etkiler. Ayrıca sevap kazanma, öbür dünyanın garanti edildiği bir kurtuluş yolu sunulur.
ÖRGÜT DIŞINDA HAREKET ETMEK SÖZ KONUSU DEĞİLDİR
Örgüt, başta öğrenciler olmak üzere şahısların örgüte kazandırılması aşamasında çeşitli yöntemler uygulamakta olup, bunlar şahsın psikolojik durumundan ailevi ve sosyal yaşantısına, ekonomik durumundan çalıştığı işe göre çeşitlilik göstermektedir. Ancak nihaî olarak örgüte kazandırılan şahıslarda, “Allah Rızası” için hareket ettiği, örgüt içinde hareket etmek dışında bir Müslümanlığın artık kendisi için söz konusu olamayacağı empoze edilip kabul ettirilmektedir.
Bu açık veya örtük propagandaların yarattığı “kötü bir insan olma”, “insanlıktan çıkma”, “münafık olma” ve hepsini kapsayan, “utanma” ve “Cehennem korkusu” hâkim kılınmakta, bu ise lidere ya da bağlı olduğu imama mutlak itaati ve verilen her türlü görevi yerine getirmeyi zorunlu hale getirmektedir.
İLK ÖNCE FETÖ LİDERİNİN SÖZDE KERAMETLERİ ANLATILIR
Alıştırma evresinin ileri aşamasında kişiye, Fetullah Gülen'in örgütçe kabul edilen olağanüstü kişiliği ve kerametleri anlatılır. Sohbetleri izletilir ve etkilenmesi, ağlaması sağlanır. Bu yolla duygusal bakımdan örgüte bağlılık ve örgütün amacının benimsenmesi sağlanır. Kişi sevap kazanmak ve Allah rızası için çalıştığını sanır. Eğitim ve öğretimi tamamlanan ve örgütün kullanılabileceği kıvama gelen üye sahaya sürülür. Önce basit sorumluluk ve küçük işler yaptırılır. Gazete, dergi dağıtma, abonelik yapma, örgüte üye kazandırma çalışması yaptırma gibi basit işlerle uğraşan üye zamanla abisinin gözetiminde ilerler. Ev ve yurt içinde sorumluluk verilir. Başarılı olanlar abiliğe terfi ettirilir. Basit işlerde bile başarılı olamayan veya adaptasyon sağlayamayan kişiler ise sempatizan olarak el altında bulundurulur.
SEMPATİZANLAR HEP EL ALTINDA TUTULUR
Örgütün sempatizana çok ihtiyacı vardır. İlerde kritik anlarda kullanılmak üzere sempatizan el altında tutulur. Örgütün abiliğine terfi edemeyen kişiler sohbetlere çağrılarak ve belli periyodik zamanlarda irtibat kurularak örgüte bağlılık devam ettirilir. Örgüt üyesi veya sempatizan, hiç kimse ile örgüt ilişkisini ve irtibatını koparmaz. Sempatizan öyle bilgi veya belge getirir ki örgütü ipten kurtarabilir. Bu düşünceyle o kenara itilmez ve kontrol altında tutulur.
HERKES GRUPLANDIRILMIŞTIR
Örgüt üye olanları gruplandırır, Sempatizanları da gruplandırır.
Gruplandırmada ölçütler vardır; Gizli namaz kılmak, gazete ve dergiye abone olmak, himmet vermek, sohbetlere katılmak gibi ölçütler sempatizanların gruplandırılmasında ölçü olarak kullanılmaktadır. Bütün kriterleri sağlayan ve örgütün sadakat/güvenlik testlerini geçerek itimadını kazanan kişiler abiliğe terfi ettirilirler. Abiler ise kendi içlerinde yükselerek ev imamlığı, mahalle-semt imamlığı, ilçe ve il imamlığı, belli mesleklerin veya hücrelerin imamlığı, bölge imamlığı gibi daha üst yöneticiliklere terfi edebilirler. Mahrem yerler ve mahrem hizmetler için özeller adıyla ayrı bir yapılanma ve yetiştirme türü uygulanmaktadır.
 
 
Örgütte Çıraklık Evresi
İkinci evre çıraklık dönemidir. Bu dönemde örgüte sempati besleyen kişi denenir ve şekillendirilir. Örgüte giriş için eğitime başlanır. İleri derecede beyin yıkama metodu kullanılır. Örgüt bağlılığı güçlendirilir. Örgüt liderini bir ilah gibi kabul ettirmek için sohbetlere programlara ve sosyal etkinliklere alınır. Çıraklık dönemi örgütsel bağın kuvvetlendirilip örgüt militanının yetiştirilmesi aşamasıdır. Sadakat testlerini başarıyla geçen şakirt, artık legal yapıda sorumluluk alma kıvamına gelmiştir.
Legal Yapı Görevi
Çırak bu eğitimden başarı ile geçerse üçüncü dönemde legal yapıda görevlendirilir. Gazete dağıtır, abonelik yapar, basit işleri organize eder ve başarılı olursa örgütün temel öğretisine imani olarak inanırsa artık illegal yapıda görevlendirilmek üzere yükseltilir.
İllegal Yapı Görevi
Dördüncü evrede illegal yapıda görevlendirilir ve verilen talimatları imani bir mesele olarak ölümüne icra etmeye başlar. Örgütün görüşlerini savunur, abilerinin dediklerini harfiyen yerine getirir. Bu aşamadaki kişilerde artık örgütün kutsal amacına kutsal davasına adanmışlık ruhu tesis edilmiştir.
Sadakat testi önemlidir
Örgütte ilerleme sadakat testinin başarıyla geçilmesine bağlıdır. Örgüt bir mensubunun yeterince örgüte bağlanıp bağlanmadığını, verilen emri yerine getirme düzeyini ve emri sorgulayıp sorgulamadığını, itaat edip etmediğini sınamak için onu sorumlu imam (abi veya abla) test etmektedir. Bu test sadakat testi olarak ifade edilmektedir. Buna göre kişinin örgüte bağlılığı ve özellikle liderine itaati ve örgütün amacını benimsemesi gibi konularda baskı ve tehdit altında tutulup direnci, ölçülmektedir. Eğer sadakat testini örgüt üyesi sempatizanı başarıyla geçmişse ona güvenilmektedir ve onun önü açılmakta, mesela sınav soruları önceden ona ulaştırılmaktadır.
Sadakat testi, kişinin örgütün narkozunu almanın dozunun ölçülmesidir. Narkozun tesirindeki örgüt üyesinin davaya adanmışlığı sınanmaktadır. Sadakat testini geçemeyenler ise örgüt eğitimine devam ettirilmekte ya bu testi başaracak şekilde eğitilmekte veya sempatizan olarak kullanılmaktadır.
 
----
Öğrencilerin Örgüte Kazandırılması
Örgütün kendisine adam kazandırmak için kullandığı en temel yöntem, şahısların öğrencilik yıllarında devşirilerek örgüte girmelerinin sağlanmasıdır. Örgüt, zeki öğrencilere gözünü dikmiştir. Evlerine gelen öğrencileri, geleceğin önemli devlet adamı olarak görür ve bu düşüncede yetiştirir. Kontrollü sorumluluk verilir. Çalışmaları ve liderlik seviyeleri ölçülüp değerlendirilir. Fetullah Gülen'i asrın imamı olarak gören liderlik özelliği bulunan çalışkan, azimli ve kararlı, abilere tam inanan ve itaat eden kişiler örgütün has elemanı olarak devlet kademelerinde görevlendirilmek üzere hazırlanır.
Öğrencilik yıllarından itibaren yönlendirmeler başlar
İyi ahlaklı, başarılı, vatansever ve dinine bağlı gençler yetiştirme gayesi taşıdığını iddiasında bulunan örgüt, kendi eğitim kurumlarında yetiştirdiği, yurtlarında, evlerinde (ışık evleri) barındırdığı öğrencileri (şakirtleri), daha öğrencilik yıllarından itibaren yapıya hizmet etmesi doğrultusunda yönlendirmekte, mesleğe atıldıktan sonra da buna devam etmektedir.
Örgütün kendisine adam kazandırmak için faaliyet yürüttüğü öğrenci kitlesini ortaokul, lise ve üniversite öğrencileri oluşturmaktadır. Bu çocuk ve gençlere verilen eğitim çağın gereklerinin gerisindedir.
Tüm öğrenciler tek tek fişlenir
Eve getirilecek öğrenciler hakkında sınıf arkadaşı rehber öğrencilerden aynı okulda okuyan öğrencilerden gerekli bilgiler alınır. Vasıflı olan öğrenciler seçilir. Evde eğitim, takviye amaçlı kurslar verilip harp okulları, askeri liseler başta olmak üzere fen lisesi, polis koleji, hukuk, siyasal bilgiler, polis akademisi, son olarak da eğitim fakültelerini tercih yaptırır. Öğrencinin şahsî bilgileri, ahlakı, boyu, görünüşü, ders başarısı, nereli olduğu, anne ve babasının ne iş yaptığı, fikri tespit edilip ve örgüt tarafından bütün öğrenciler tek tek fişlemeden geçirilir.
Örgütün istediği yeri tercih etmeyenler hain ilan edilir
Örgütün devlet örgütü fişliyor iddiası aslında evlerine gelip gidenleri okul öğrencilerini birinci sınıftan itibaren fişlediklerini açıkça göstermektedir. Örgütün askeri okullar, hukuk, siyasi bilimler, polis okullarından sonra teşvik edilen en önemli bölüm eğitim fakülteleridir. Örgütün emrettiği yeri tercih etmeyenler isyankâr, itaatsiz, hain olarak görülür ve muhatabına tepki konulur. Eğitim fakültesinden mezun olup Anadolu'ya dağılan öğretmenler, zeki ve vasıflı öğrencilerin tespit edilip evlere aktarılmasında yıllardır örgüt adına büyük görevler yapmışlardır.
Abi ve ablaların ilk görevi
Örgüte eleman bulma, abi ve ablalar üzerinden gerçekleştirilmektedir. Örgüt abi ve ya ablası, ağına düşürmek istediği kişi üzerinde ilk tanışmada etki ve tesir bırakmalıdır. Abi veya ablanın birinci görevi budur. Muhataplarının isim, memleket, meslek ve önemli şahsî özelliklerini sıralayıp tanışma sonrası ciddi tesir bırakırlar. Bu örgüt mensupları muhataplarına değer vererek ama inisiyatifi elde tutarak sohbet etmeyi iyi bilirler.
 
Abi ve ablaların ikinci görevi
İkinci olarak çay ve yemeklerle muhatap üzerinde üstünlük kurarlar. Kişi, abi ve abla için bir av olarak görülür. Anne ve babasından duymadığı konuları samimi, içten bir anlatımla kişinin işitmesi, ders çalıştırılması, pikniğe götürülmesi ile başlayan ilişki, eve aktarma ile sonuçlanır. Fetullah Gülen'in ağlayarak hitap etmesi, kendini küçük görmesi, örgüt üyelerini yüceltmesi gibi metotlarla kendine değer verildiğini sanan kişi örgüt ideolojisini benimsemeye başlar.
Türkiye için özel devşirme proğramı uyguladılar
Örgüt, tarihte uygulanan devşirme sistemini, kendisine göre uyarlayıp modernize ederek Türkiye’deki sosyal ve ekonomik vasatın da yardımıyla başarılı biçimde hayata geçirmiştir. Ailelerin çocuklarına yeterli eğitim imkânları sağlayamaması, aile içi şiddet, beslenme yetersizliği, eğitimsiz veya çocukları ile sağlıklı diyalog kuramayan ebeveynler, ailelerin dini bilgilerinin yetersizliği bu vasatın ortak özelliklerinden biri olmuştur.
Devşirmelik için en verimli kaynaklar
Yeterli ilgi ve eğitim görmeyen, beslenemeyen dar gelirli ailelerin zeki çocukları “devşirmelik” için en verimli kaynaklardan biri olmuş, ailelerinden ve sosyal çevrelerinden göremedikleri ilgi ve sevgiyi, zaten çok tanıdık gelen dini referanslarla ve türlü çekici imkânlarla kendisine sunan “abilerden” ya da “ablalardan” görerek örgüte kazandırılmışlardır.
Hangi inanç ve düşünceyle örgüte katılıyorlar?
Örgüt, maddi durumu yerinde olmayan öğrencilerin yemek, barınma, ders kitabı vb. ihtiyaçlarını karşılayıp şahısları maddi ve manevi (borçluluk ve minnet duygusu gibi) yönden kendisine bağlı kılmaktadır. Bu şekilde ihtiyaçları karşılanan öğrencilerin bir kısmı;
  •  İslam Dinine hizmet eden iyi bir Müslüman olacakları ve Allah katında sevap kazanacaklarına inanarak,
  • Örgütün başta kamu sektörü olmak üzere kendisine vaat ettiği iş imkânlarına kavuşmak,
  • Toplum içerisinde yer edinip bir grup uhdesine katılabilmek amacıyla “Hizmet Hareketi” olarak adlandırılan yapıya katılmaktadırlar.
Müslüman olmanın yolu FETÖ liderinin talimatlarına uymaktan geçer
Öğrenci ilk defa ışık evine davet edildiğinde öğrenciye sadece dersleriyle alakalı sorular sorulup, yiyecekler ikram edilmektedir. Bu durum sonradan ders arası sohbetlerde öğrencinin anne ve babasının ne iş yaptığı, gelir durumu, babanın alkol kullanıp kullanmadığı, namaz kılıp kılmadığı, annesinin başının kapalı olup olmadığı gibi sorularla başlayıp ilerleyen bir sürece girmektedir. Akabinde sohbetlerde dünya hayatı, günahlar, cennet, cehennem gibi konular işlenmekte, okunması için öğrenciye Fetullah Gülen’e ait çeşitli kitaplar ödünç verilmekte ve okuduklarının özetlenmesi ve benzeri şekillerde sürmektedir. En nihayetinde ise şahısta Fetullah Gülen ve anılanın yolundan gidenlerin kutsiyetine dair bir kanaat oluşmakta, Müslüman olmanın ve İslam’ı yaşamanın, Fetullah Gülen’in talimatlarına uymaktan geçtiği şeklinde bir inanç oluşmaktadır.
Yalan söylemek tedbir amaçlı bir stratejidir
Eve alınan bir aday belli bir ön eğitimden sonra tedbir öğretilmeye tabi tutulur. Tedbir komşuları rahatsız etmeme, dikkat çekmemek için giriş ve çıkışlarda itinalı olma, tek tek içeriye gelme ile başlar. Örgüte zarar gelmemesi için engelleyici her türlü yolla anlatılır. Bu yolla evlere gelip gidenler teyakkuzda tutulur. Örgütsel bilinç diri tutulur. Yalan söylemek, tedbir olarak uygulanan önemli bir stratejidir.
Başaramayanlar kırmızı kalemle çizilir
Belli bir kıvam kazanan vasıflı öğrenciler kurumlara yerleştirilir. Kıvama gelen örgüt tabiri ile beş dörtlük ya da beş beşlik olan öğrenciler kandan ve irinden deryaları geçmeye hazır hale getirilirler. Bunu başaramayanlar kırmızı kalemle çizilir ve önce hafif şefkat tokadına muhatap olurlar. Bozulma, tasfiye olma, bozuk düzen ve çarkın arasında kalma, ezilme gibi korkularla örgüt mensupları kontrol altında tutulur.
Hoşgörü ve tevazu belli bir aşama sonra yerini başka şeylere bırakır
Hoşgörü ve tevazu, şahıs kazanılıncaya kadar devam etmekte, adayken gösterilen bu yaklaşım, şahsın kazanılması sonrasında kurallarla dolu bir yaşama ve katı bir disipline dönüşmektedir. Her bir örgüt mensubu öğrenciye belirli görevler ve uyması gereken kurallar dikte edilmektedir.
Öğrencilerin her hareketine müdahale vardır
Bir ışık evinin abisi, evde kalan öğrencinin giymiş olduğu kıyafetten, arkadaş çevresine, okul kantinlerinden bayanlarla diyalog kurmasından dinlediği müziğe kadar müdahale edebilmektedir. Bu şekilde devşirilen öğrenciler, ilerideki meslek hayatlarında ya da örgüt mensubu abi ve ablaların direktifleriyle girdikleri kamu kurum ve kuruluşlarında, Fetullah Gülen ’in tabiriyle birer “hizmet eri” olarak örgüt için faaliyet yürütmektedirler.
Kendilerinden olmayan öğrencilere uygulanan metodlar
Örgüt, öğrencileri kendisine çekmek için şahısların maddi ve manevi zaaflarını kullanmakla birlikte, kendilerinden olmayan öğrenciler üzerinde okul idaresi veya öğretmenler aracılıyla baskı kurdurmak, düşük not vermek, disiplin cezaları uygulamak suretiyle de kendilerinden olmaları yönünde fiili baskı yaratabilmektedirler. Bazı öğrenciler üzerinde fiili baskı uygulandıktan sonra örgütten olan öğretmenler sanki baskı onlardan gelmemiş gibi onun bu müşkül durumunu sözde çözerek yardımcı olmakta ve öğrenci de minnet duygusu ile örgüte kazandırılmaktadır.
Yapıya katılan her öğrenciye yeni elemanlar getirme görevi
Yapılanmanın yayılmacı stratejisinin bir sonucu olarak örgütü kazandırılan her bir öğrenci aynı zamanda yapıya yeni öğrenciler kazandırmakla yükümlüdür. Bu şekilde Fetullah Gülen’in ifadesiyle yapıya kazandırılan her bir öğrenci, suya atılan bir taş gibi etrafında yeni halkalar oluşturmaktadır. Yurtlarda ya da evlerde kalan şahıslar, beraberlerinde arkadaş çevrelerinden yeni kişileri getirerek örgüte kazandırmaları, tavsiye ettikleri kitapları okumaya yönlendirmeleri ve kendi içlerinde dayanışma halinde olmaları yönünde talimatlandırılmaktadırlar.
 
 
Özel kurumlar için özel hassasiyet
Örgütün kendisine kazandırmak istediği öğrenciler sadece ortaokul, lise ya da üniversite öğrencileri olmayıp, devletin stratejik kurumlarına (EGM, TSK, Adalet Akademisi) personel yetiştiren Polis/Askeri okulları ve akademileri de örgütün üzerinde hassasiyetle durduğu alanlardır. Buralarda da diğer eğitim kurumlarında olduğu gibi örgüt mensubu öğrencileri yönlendiren ve yeni adam kazandırmaya çalışan abiler ve ablalar olmakla birlikte, bağlı olunan kurumların hassasiyeti nedeniyle, bu tür özel eğitim kurumlarındaki çalışmalar çok daha hassas ve gizli bir şekilde yürütülmektedir.
 
Editör: Haber Merkezi