Afyonkarahisar CHP Merkez İlçe Başkanı Dr.Kemal Demirkırkan, il başkanlığına aday olduğunu açıkladı. Dr Demirkırkan parti il binasında düzenlenen ve yoğun kalabalığın oluştuğu toplantıda yağtığı konuşmada:
“Sevgili yoldaşlar, değerli dava arkadaşlarım, kıymetli Cumhuriyet Halk Partililer. Saygıdeğer basın mensupları. Hanımefendiler, Beyefendiler.
Benim için çok özel olan bu günde, beni yalnız bırakmadığınız için, destekleriniz için hepinize teşekkür ederim.
Uzun süre Afyonkarahisar Tabip Odasında başkanlık dahil etkin görevlerde bulundum. Devlet memuriyeti görevinden istifa etiğim gün CHP’ne üye oldum. Üye olduğum günden buyana partimizin birçok kademesinde aktif görev aldım. Verilen görevleri layıkıyla yerine getirmeye çalıştım. Hemen her gün parti binasına gelmek, şu masanın etrafında sohbet etmek bende bir tutku haline geldi. İl Yönetim Kurulu üyeliği ve Merkez İlçe Başkanlığım döneminde geçirdiğim bu süreçte gerçekten çok ciddi deneyimler kazandığıma inanıyorum.
Özellikle Merkez İlçe Başkanlığım döneminde desteklerini hep hissettiğim ekip arkadaşlarım ile birlikte önceden ortaya koyduğumuz hedeflere ulaşmaya çalıştık. Bu süreçte üye sayımızın artırılması, ilçe başkanlığımızın kurumsal kimlik kazanması, dosyalama ve arşiv çalışmaları, basın, medya, sosyal ağlar ve bilboardlar üzerinden yapılan tanıtımlar, belde teşkilatlarımızın alt yapılarının desteklenmesi, komisyon ve çalışma gruplarının oluşturulması ve üretimlerinin kullanımı, Afyonumuzun yerel sorunları ile ilgili gündemi belirleyen tepkilerin ortaya konulmasına gayret gösterdik. Bu ekiple birlikte 4 seçim geçirdiğimiz bu dönemde başarılı çalışmalara imza attığımızı düşünüyorum.
Birlikte geçirdiğimiz bu süreç sonrası çalışma arkadaşlarım, partililerimiz ve ilçe başkanlarımızla yaptığımız görüşmeler ve değerlendirmeler sonucunda önümüzdeki süreçte yapılacak olan kongrede il başkanlığına aday olmaya karar verdim. Öncelikle 1 Kasım seçimleri sonrası ortaya çıkan tablo, partililerimiz ve vatandaşlarımızın üzerine çöken umutsuzluk nedeniyle, böylesi bir dönemde bu sorumluluk almayı, vatandaşlarımıza CHP’nin hala bir umut olduğunu göstermeyi partimiz adına zorunlu bir görev olarak kabul ettiğimi belirtmek istiyorum.
Yoldaşlarım;
Kökleri ulusal başkaldırının öncüsü olan Kuvai Milliye’ye dayanan, büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan, emperyalizme karşı başkaldırının, ulusal direnişin, stratejik devrimlerin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin mimarı şanlı Cumhuriyet Halk Partisine il başkanı adaylığını açıklamak benim için en büyük onurdur.
Bugün içinde bulunduğumuz süreç, Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Milli Mücadele Kahramanlarının kanla, irfanla kurdukları ve sağlam temellere oturttukları Cumhuriyet’in temellerinin yerinden oynatılmaya başlandığı bir süreçtir.
Yoldaşlarım;
Ancak ve ancak biz başarabilirsek halkımız, evlatlarımız, geleceğimiz umutlu, ülkemiz güçlü olur. Ben şahsım ve ekibim adına yorulmadan, yıkılmadan, eğilmeden, bükülmeden, Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerinden en ufak bir taviz vermeden mücadeleye devam edeceğimize söz veriyorum.
Gün, yerinde sayanların değil, yürüyenlerin günüdür.
Gün, “kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbirimiz” diyenlerin günüdür.
Gün, CHP’nin iktidar yürüyüşünü bugünden başlatma günüdür.
Biz, siyasetin temelinin ideoloji ve dava olduğuna inanıyoruz. İdeolojik bilincin eksik kalması durumunda, makam ve mevkiler için mücadele başlar. Biz devrimci, demokratik ve çağdaş sol değerleri geliştirerek, faşizme ve emperyalizme karşı mücadele davasında kitleleri yanımıza çekmek zorundayız. CHP’ni geniş kitlelere açmak zorundayız. Ancak kitle partisi olmak demek, kimliksiz olmak demek, ideolojisiz olmak demek değildir. Kitle partisi olmak illa ki emperyalist güçlerle uzlaşmayı, dinci kesimlere, şoven milliyetçi kesimlere hoş görünmeyi gerektirmez. Kitle partisi olmak demek,yerelde ve genelde kitlelerin yararına politikalar üretmek demektir. Bu yönde genç ve yeni kadrolar oluşturmak, projeler üretmek için çalışmak demektir.
Biz, bu güne kadar partimize gönül vermiş, emek vermiş herkesin bizim için çok önemli olduğu bilinci ile, onlarla kol kola ve omuz omuza olurken, genç ve kadınlardan oluşan yeni kadrolar üreteceğiz. Bizim en büyük ihtiyacımız birbirine “yoldaşlık” bağıyla bağlı, zafere inanan bir kadrodur.
Örgütsel dayanışmamızla, sol kültürümüzün gereği olan demokratik haklarımıza sahip çıkmak, en başta parti içi demokrasiyi yaşama geçirmek, parti içi anlamsız muhalefete bir son vermek ve birlik - beraberlik içerisinde Cumhuriyet Halk Partili olmanın gururunu hep beraber yaşamak en büyük arzumuzdur. Ancak parti içi disiplin hepimizin uyması gereken en önemli ilkemizdir.
Değerli Arkadaşlar;
Artık yeni bir dönemi birlikte başlatmalıyız.
CHP’liler olarak; Biz; din, dil, mezhep, ırk, bölge ve cinsiyet üzerinden politika yapanlara karşı özgürlükleri savunarak, çağdaş demokrasinin geliştirilmesini hedefliyoruz.
Siyaseti makam ve mevki için veya ekonomik çıkarları için değil, halkımızın çıkarları ve sosyal demokrasinin hayat bulması için yapacağız.
Emek örgütleri ve gençlerle her aşamada birlikte hareket edeceğiz. CHP’ne oy veren 75.000 kişinin oylarına da Afyonkarahisarda yaşayan 700.000 kişinin haklarını da sahip çıkacağız.
CHP’nde kişi ya da grupların hakimiyetinin değil, tabandan parti yönetimine kadar, tüm birimlerinde demokrasinin hakim olması gerektiğine inanıyoruz. Halka rağmen siyaset değil halkımızla birlikte geliştirilen siyaseti önemsiyoruz. Güncel sorunlar içerisinde ezilen insanlara sahip çıkarak, ezilen, yoksul halk kesimleriyle dayanışma içinde olacağız.
İşte bu duygu ve düşüncelerimle; Önümüzdeki süreçte, iktidarın yanlışlarına, tehditlerine, kuşatmalarına karşı durarak; partime, dolayısıyla ülkeme ve insanlığa hizmet etmek için ekibimizin de desteğiyle Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Adayı olduğumu belirtiyor hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sevgili Yoldaşlarım, dava arkadaşlarım; kıymetli Cumhuriyet Halk Partililer, son olarak sizlerle paylaşmak istediğim nokta şudur;
Ben değil, BİZ olmayı başarmalıyız.
Ellerimizi birbirimize kenetleyip tüm olumsuzluklar karşı birlikte mücadele etmeliyiz.
Yılmamalıyız.
Birlikte dik durup, Birlikte direnmeli, Birlikte başarmalıyız.
Düşmesin bizimle yola:
evinde ağlayanların göz yaşlarını boynunda ağır bir zincir gibi taşıyanlar Bıraksın peşimizi kendi yüreğinin kabuğunda yaşıyanlar!
Akın var güneşe akın
Güneşi zaptedeceğiz
Güneşin zaptı yakın!”dedi.
