Akü Rektörü Prof.Dr. Mustafa Solak hakkında, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda bir milletvekilinin yaptığı konuşma deprem yarattı.
Yedi Şiddetinde. Artçıları da, olacaktır mutlaka..
Telefonlarımız susmuyor. “Yazdıklarınız doğruymuş” diyorlar.
Herkesin ortak sorusu şu: “Rektör Hoca’yı kim koruyor?”
Soruşturma başlayacak mı?
Milli Eğitim Bakanının, Sayın Cumhurbaşkanımıza sadakati herkesçe malum. Konuya hassas. Meclisteki konuşmayı dikkatle dinledi ve dosyayı aldı.
İşte o konuşmadan bir bölüm ve belgesi:
“AKÜ Tıp Fakültesi Genetik Bölümünde (kendisi bu bölümde çalışıyor) 3 milyon lira değerinde tıbbı cihaz bulunmasına, yeterli ekip ve ekipman olmasına rağmen; Rektör, Ankara’da bulunan “İntergen” isimli genetik laboratuvar firmasıyla hizmet alımı anlaşması imzalıyor. İşe bakın ki bu İntergen firmasının sahiplerinden biri 15 Temmuzdan sonra GATA’dan ihraç edilen ve tutuklanan GATA’nın imamı Profesör Doktor Davut Gül. Ayrıca, bu firmanın sahipleri arasında olan pek çok isim Kocatepe Üniversitesinin düzenlediği pek çok etkinliğe davet edilmişler ve gelmişlerdir. Bu firma ile rektör arasındaki ilişki hem duygusal hem sosyal hem de akademiktir.”
Devam ediyor:
“Üniversite son olarak, 1 Temmuz 2016 tarihinde -15 Temmuzdan iki hafta önce- bu firmayla bir kez daha hizmet alımı anlaşması yapmıştır. Üniversite bünyesinde yapılacak genetik tahliller adı geçen bu özel merkeze gönderilerek kamu zararı oluşmuştur..”
******
Yeni bir iddia!.
Hoca, FETÖ nün İzmir Şifa üniversitesi ile Yüksek lisans-Doktora öğrencileri değişim programı anlaşması yapmış. Anlaşma 17-25 den sonrasın da devam etmiş.
Başka Üniversite yok muydu hoca Hep FETÖ’ye takılmışın.
Anlaşma yapıldığında Sağlık Bilimler Müdürü Prof. Dr. Kaan Üçok’muş. (Tutuklu ve ihraç)
Hoca, hatta eşi Şifa Üniversitesi’nde Yardımcı Doçent olan bir kişiyi de Üniversiteye işçi olarak başlatmış. Daha sonra bu kişiyi 657 ye geçirmiş ve müdür yapmış!...
Doğrumu Rektör Hocam?.
*********
Gelelim Sandıklı’ya.
Her gün telefon alıyoruz: “Okulumuz ne olacak”
Sandıklı Meslek Yüksek Okulundaki FETÖ iddialarını günlerdir dile getiriyoruz.
Sandıklı kamuoyu merak ediyor..
Bolvadin MYO hızla büyür, öğrenci sayısı artarken..
Sandıklı MYO’ya yeni binalar yapılmasına rağmen, niçin küçülüyor, öğrenci sayısı neden düştükçe, düşüyor?
*******
Israrla tekrar tekrar soruyorlar: “Sandıklı MYO’da halen FETÖ’cüler var mı?”
Cevap verilmedi, suskunlar!
İnceleme ve soruşturma var mı? Yine cevap yok!
B.... merkezinde maliye incelemesi var mı?.
Oradan da, bir ses yok!.
Hatırlatalım.
Müdürün, kızının üzerine açtığı kendisinin de ders verdiği B...’a, Sandıklı Meslek Yüksek Okulu ve Afyon İktisat Fakültesinden kaç öğrenci yönlendirildi.
Kaç öğrenci belge aldı.
Belge alan öğrenciler derslerinden tıkır tıkır geçti mi?.
Üniversiteden hangi hocalar derse girdi. Ücretleri nasıl ödendi.
Ders vermelerine hoca izin verdi mi?.
FETÖ yurtlarına kaç öğrenci yönlendirildi?.
Sandıklı Meslek Yüksek Okuluna alınan hocalar, B... da ne kadar çalıştı. Bunlara B...’da sigorta yaptırıldı mı?.
Video ile belgelediğimiz FETÖ kitaplarını kimler okuyordu?.
Okulda hangi FETÖ kitapları yakıldı?.
Aile boyu Üniversiteye yerleşmiş, Kreş, Sosyal Tesisler Müdürü ve Dekan Yardımcısı faaliyetleri incelemeye alındı mı?
Hocaya sorduğumuz sorular kitap olacak her halde!..
Temel sınavdan çıkan oğluna sormuş:
-“Uşağum nasi geçti, sorular zor miydi?”
Oğlu omzunu silkmiş ve şahane cevabı vermiş:
-“Yok babacuğum, sorular kolaydi ama cevaplari çok zor idi.”
Rektör Hocam, cevaplar çok mu zor?.
MYO Müdürü Yusuf Hoca; sizin de iddialara verebilecek cevabınız yok mu?
Bugüne kadar ortaya atılan iddialara cevap vermezseniz; “sukut, ikrardan gelir.” Anlamına gelmez mi?
*********
Günün fıkrası…
Hocanın oğullarından biri yakın köylerin birinde çömlekçilik yapıyor muş. Bir gün hoca yanına gidince:
“Baba, bütün paramı şu çömleklere yatırdım demiş. Hava güneşli olur da hepsi kurursa zengin olacağım. Ama yağışlı olursa anam ağlayacak!”
Hoca oradan ayrılıp büyük oğlunun yanına uğramış.
Oğlu:
“Baba, varım yoğum şu tarlada, zamanında rahmet yağarsa zengin oldum gitti. Kuraklık olursa anam ağlayacak..” demiş.
Hoca eve cami sıkkın dönmüş.
Karısı:
“Hayrola efendi, yüzün neden asık” demiş.
“Hoca benimki bir şey değil” demiş, “Asıl sen kendi halini düşün. Yağmur yağarsa da, yağmazsa da bizim oğlanların birisinin anası ağlayacak..”
Yorum yok!..
