Biz gazeteciler, çoğunlukla toplumun önünde ve onlar için fedakârlık yaparak kendimizi ortaya atmak zorunda olan insanlarız.
Bugünkü basın anlayışı, bundan uzaklaşmış olabilir. Ancak, mutlaka herşey aslına rücu edecektir.
Kişi, sıkıntı ve isteğini toplum adına kendisi dile getirebilir. Ancak sesini duyuramayabilir.
Basın bunun için vardır ve halkının, dertlinin, sıkıntıda olanın yanında olmak durumundadır.
1965’den bu yana basının uzaktan veya yakından içinde olan biri olarak geçmişte çok ciddi, bazen mutlu, bazen sıkıntılı geçen günlerimiz olmuştur. Ne varki, herşey yerel bir gazeteci olarak güzel ilimizin güzel insanları içindir.
Biz zaman zaman siyasilerle, valilerle, bürokratlarla hatta belediye başkanlarıyla da sıkıntı yaratacak ilişkilere gireriz.
Haklı iseniz, hak dönüp dolaşıp sizi bulacaktır.
Toplum adına istekleriniz olur, haklısınızdır. Diretirsiniz, idareci kızar ve gün gelir bunların yapıldığını görünce de mutluluğunuza diyecek yoktur.
Bütün istekleriniz, projeleriniz olur mu? Bu mümkün olmayabilir. Ancak, biz proje üretip, olumlu eleştirilere ve umutlu beklentiler içinde, yol göstericiliğe olgun bir şekilde devam ettiğimiz sürece, yaklaşımlar da hep olumlu olur ve olmuştur.
Bugün yapılamaz, imkan yoktur ama birkaç yıl sonra yapıldığını gördüğünüz projelerinizden dolayı mutluluğunuz sonsuzdur.
Parklar, yeşil alanlar…
Afyon’da doğru dürüst parkımız yok. Olanlar piknik alanıdır ve uzaktır.
Bu sorun, bugünün sorunu değildir.
Geçmişte de düşünülmemiştir.
Hükümet binası yıkılıyor. Yerine Kent meydanı veya güzel bir park Afyon halkına yakışır.
Kadınlar için küçük sanayide yapılan hizmet binası bir başlangıç ve harikadır.
Yıllardır yazdığım, reislerden sözünü aldığım Emekli Evi, ne mükemmel oldu.
40 yıl önce başlamıştım yazmaya. Hobi bahçeleri diye sürekli işlemiştim.
Bugün Hobi bahçelerinin birincisinin yetmediğini ve ikincisinin yapıldığını öğrenmek beni ayrıca mutlu etti.
KokarçayAkarçay’a ve bir cazibe merkezine dönüştü.
Ucuz oldu, pahalı oldu ama oldu ve bugün örnek bir bölge ve yapı haline geldi.
Yıllar önce rahmetli Dr. Aygen zamanında şehir sıcak su (termal su) ile ısıtılmalıdır diye yazdığımda bazıları bana gülmüştü.
Bugün 10 bin konut ısıtılıyor.
Üniversite geç kaldı, siyasiler utanmalıdır dediğimde, ‘Bu içkiyi fazla kaçırmış’ dediler.
Ve alay ettiler. Gazetelerden biri maalesef hakkımda olumsuz yazılar yazmıştı. Çünkü birilerinin utancını ortaya dökmüştüm.
Hızlı tren, havaalanı, çift yollar, hep olumlu gelişmeler…
Beni takip edenler hatır için yazmadığımı, kimseden ulufe beklemediğimi, hiçbir siyasi beklentim olmadığını bilirler.
Ben eleştiren adamımdır.
Kalemim ve sözlerim ağırdır.
Stadyum satılmamalı, müze binalarla doldurulmamalıydı.
Afyon’u önce Barut’la ateşledik. Sonra millete Kaptan bulduk. Şimdi Çoban işi iyi götürüyor.
Toprağıma başarılar diliyorum.
