“MİLLİ EĞİTİM DAVAMIZ”

       TÜRK OCAKLARI DİNAR ŞUBESİ     

ARALIK AYI PERŞEMBE SOBETİNDE

 “MİLLİ EĞİTİM DAVAMIZ”I KONUŞTU

Türk Ocakları Dinar Şubesi her ayın ilk Perşembe günü yaptığı “Perşembe Sohbetleri”ne 1 Aralık 2016 Perşembe günü akşamı, Belediye Kültür Merkezi’ndeki Şube Hizmet Binasında “Türkiye’nin Meseleleri: Milli Eğitim Davamız” konusunu konuşarak devam etti.

Şube üyelerinin katıldığı sohbet toplantısının açılışında; Adana’nın Aladağ ilçesinde bir öğrenci yurdunda çıkan yangında hayatlarını kaybeden öğrencilerin aziz hatırasına Fatiha okundu ve kederli ailelerine başsağlığı ve sabır dileklerinde bulunuldu.

Daha sonra Şube Başkanı Raif Öztürk, sohbet konusu “Türkiye’nin Meseleleri ve Milli Eğitim Davamız” konulu sunumunu yapmak üzere davet edildi. Şube başkanı Raif Öztürk yaptığı sunumda özet olarak şunları söyledi:

“ Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulalı 93, Gazi Paşa aramızdan ayrılalı 73 yıl oldu. Ülkemiz o günden bu güne elbette çok büyük değişikliklere ve gelişmeye sahne oldu. Ancak, bugün gelinen noktada henüz Gazi Paşa’nın başlatmış olduğu inkılâplar tamamlanamadı. Atamızın inkılâplarının temeli olan ÇAĞDAŞLIK, BİLİM, UYGARLIK, EKONOMİ VE DIŞ POLİTİKA DA TAM BAĞIMSIZLIK gerçekleştirilemedi. Elbette bunun pek çok sebebi vardır. Bu bir başka sohbet toplantısının konusudur.

Bugün Türkiye’nin eğitim sorunu başta olmak üzere; Bölücülük ve terör sorunu, Ekonomik sorunu, Dış siyasetteki çıkmazlar ve sorunlar ( Ermeni Sorunu-Kıbrıs Sorunu- Suriye Sorunu- Irak Sorunu), Demokrasi sorunu, Adalet ve hukuk sorunu, İç siyaset sorunu,  Ahlakî Çöküntü ve moral değerlerin yozlaşması sorunu, Taklitçilik sorunu, Dışa bağımlılık sorunu gibi çok ciddi sorunları vardır. Bu saydığımız sorunların pek çoğu ne yazık ki Türkiye’nin BEKA meselesi haline gelmiş sorunlarıdır.

Bütün sorunlarımızın başı Milli Eğitim, yani eğitimsizlik sorunudur. Diğer meselelerimizi çözmeyi, ancak milli ve çağdaş bir eğitim sistemi ile gerçekleştirebiliriz. Öyleyse öncelikli meselemiz Milli Eğitimdir. Sorunlarımızın Temeli; Eğitim Meselemizdir.

Biz millet olarak Osmanlı’nın son döneminden, yani iki yüz yıldan beri modernleşmeye ve Batı ile aramızdaki mesafeyi kapatmaya çalışıyoruz. Fakat yanlış ve taklitçi eğitim sistemleri sebebiyle bunu başaramıyor, nitelikli insan yetiştiremiyoruz.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, memleketimizi, toplumumuzu gerçek hedefe, mutluluğa ve refaha ulaştırmak için iki orduya işaret etmiş ve bu iki ordunun önemine dikkat çekmiştir. “Bunlardan birisi; vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri de milletin istikbalini yoğuracak olan irfan-kültür ordusu, yani öğretmenlerdir.  Bu iki ordunun her ikisi de kıymetli, yüce ve saygıdeğerdir. Bu iki ordunun ikisi de millidir, milli olmalıdır.” Bugün ne yazık ki, hayatî öneme sahip olan her iki ordu da layık olduğu yerde değildir.

Hepinizin bildiği gibi Türkiye’de temel eğitim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları arttı. 81 ilimizde 200’ün üzerinde Üniversite var. Buna rağmen ülkenin eğitimde geldiği yer pek parlak değil… İstediğimiz insan tipini yetiştiremiyoruz.  Üniversitelerimiz bilim yarışında yok. Milli ve manevi değerlerimizle donanmış, şuurlu yurttaşlar yetiştirememenin sıkıntısı, diğer sıkıntıları da artırıyor. İki asırdır uğraşmamıza rağmen ilimde, teknolojide, hukukta, adalette, Batı normlarını yakalayamadık. Çağdaşlaşamadık, ülkemizi güçlü, insanlarımızı refaha ulaştıramadık.

Bu nasıl bir eğitim sistemidir ki; bu sistemle yetişen vatandaşlarımız arasında; Kitap okuma oranı: % 1; Sanat etkinliklerine katılma: % 1; Gazete okuma oranı: % 0.3; Müze dolaşma-gezme oranı: % 0.1; TV İzleme oranı: % 37; Evlilik programı izleme oranı: % 76.1; Haber izleme oranı: % 35; Belgesel izleme oranı: % 1.

Bu yüzdeler eğitimin içine düşürüldüğü acıklı durumu göstermeye yetmiyor mu? Bu sistemle çağdaş, güçlü, refaha ulaşmış, kalkınmış bir ülke olma şansımız var mı?”

Bundan sonra istatistikî bilgilerle Türkiye’nin dünya ülkeleri arasında eğitim başarısının sonlarda olduğunu anlatan Öztürk daha sonra şunları söyledi: “Ne ilmin değerleriyle donanmış çağdaş beyinleri yetiştirebiliyoruz. Ne de kendi arzu ettiğimiz, milli tarih, milli kültür şuuruyla donanmış insan tipini yetiştirebiliyoruz. Bize çağdaş Bilime ve Mili değerlere sahip Nobel kimya ödülünü kazanan Prof. Dr. Aziz SANCAR gibi aydınlar lazım.

Eğitimin en önemli unsuru, bel kemiği öğretmenlerdir. Öğretmenlik hiç vakit kaybetmeden hem ekonomik hem de sosyal bakımdan cazip ve itibarlı bir meslek haline getirilmelidir. Mesleğe alınacak öğretmenler bilgiye, kapasiteye ve belki de daha önemlisi mesleki heyecana, şevke sahip olanlar arasından titizlikle seçilmelidir.

Okullarımızda kültürümüzün ve milli birliğimizin temeli olan Türkçeyi, milli tarihimizi öğreten, temel eğitim süreci boyunca okuma alışkanlığı kazandıran; çocuklarımıza edebiyatı, sanatı, musikiyi bilen, okuduğunda haz duyan inanç noktasında kafa karışıklığı olmayan nesiller olarak yetiştirmeliyiz. Türkiye’nin hiçbir meselesi, gülünüp geçilecek, ötelenecek, ertelenecek meseleler değildir. Türkiye’nin tüm meseleleri bugün için Türkiye’nin Beka meselesi haline gelmiştir. Bunlarda ilk önceliğimizde Milli Eğitim Meselemizdir. Bu meseleyi çözmemek ve gerçek anlamda milli bir Eğitim sistemi kuramamak, Allah saklasın bizi çözülmeye götürecektir.”

Sohbet toplantısına ve Raif Öztürk tarafından yapılan sunuma katılımcılardan Mustafa Koca, Alptekin Kalkan, Yaşar Sağlam, Servet Öztürk ve Hasan Basri Karakaya’nın da katılımıyla, sunum tam bir sohbet havasına yürütüldü ve karşılıklı fikir jimnastiği yapma fırsatı bulunuldu.

Daha sonra Dinar Yazarlar ve Şairler Kültür Derneği Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Özcan son yazdığı şiiri katılımcılarla paylaştı. Çok beğenilen şiir dakikalarca alkışlandı.

Sohbet toplantısının sonunda Raif Öztürk tarafından; Dinar Yazarlar ve Şairler Kültür Derneği üyesi Rıfat Yiğit’in baskıdan yeni gelen “Frıgya (Karabayır’ın Kızı)” isimli roman kitabı, Abdurrahman Ertürk’ün “Gel De Söyleme” isimli şiir kitabı ve Ali Osman Demircan’ın “Efsaneler Diyarı-Dinar Destanı” isimli destan kitabı katılımcılara tanıtıldı. Raif Öztürk, Dinar Belediyesi Kültür Hizmetleri Serisinden basımı gerçekleşen kitapların basımını sağlayan Belediye Başkanı Saffet Acar’a Dinar Yazarlar Şairler Kültür Derneği olarak minnettarız, dedi ve teşekkür etti. Yazar ve şairlerin kitaplarını imzalayıp katılımcılara hediye etmesinden sonra toplantı son buldu.