VAY ALMAN, VAY...

Dün Sandıklı’da oynanan futbol maçını seyretmek için stada gelen eski başkan İsmail Elibol’a, stad görevlileri“Yönetimin talimatı var, stada giremezdiniz..” demiş..

Duyumlara göre; talimatı veren Alman lakabıyla maruf Mustafa Baştuğ..

Alman, elinden gelse, gücü yetse Elibol’u Sandıklı’ya bile sokmayacak..

Nedir bu husumetin sebebi?

Stadyum senin şahsi malın mı, özel mülkün mü, Alman?

Yapılan hareket, Sandıklıspor’a, Sandıklıspor sevenlerine, taraftara, Sandıklı’ya yapılan büyük ve affedilmez bir skandaldır.

Sen kimsin ya, Alman?

Stadyum görevlilerine yasaklama talimatını verecek gücü nerden buluyorsun?

MHP’den ihraç kararın var..

MHP üyesiyken partini sattın, Ak Parti’den aday olmaya kalktın, kimse yüzüne bakmadı, siyasetten diskalifiye edildin..

Belediye başkanlığı döneminden bıraktığın borçları cümle alem biliyor..

Duvarcı ustasıyken, bugün sayılı zengin oldun!

Alman Efendi: ben zenginden yana değil kim haklıysa ondan yanayım..

Unutma ki; sen haklı olsan seni savunurum..

Ama sen hem siyasette, hem sosyal hayatta eksilerdesin.

Ki, senin ilgi alanın bundan böyle çiçek sulamak, mangal yakmak olmalı..

Eğer talimatı başkan Hasan Tekin verdiyse…

Hasan Tekin, Elibol’un başkanlığı döneminde hep birlikteydi.

Dinar, İzmir, Denizli’ye yaptıkları akşam gezeklerine hep beraber çıkıyorlardı.

Şimdi, Elibol’un karşısına geçti, gezeklere futbolcularla gidiyor..

Hasan Tekin’in, iş yerindeki imara aykırı durum hala duruyor.

Kaldırıma kadar çatı çıkılmasına rağmen, bugüne kadar kimse gık demedi..

Düne kadar Elibol’un en yakını olmakla ses çıkarılmamış, bugün de Sandıklıspor’a başkan olmasıyla mı, ses çıkarılmıyor, göz yumuluyor?

Bu işleyişin mimarı, iddialara göre duvarcı ustası Alman, deniliyor…

Sandıklı yönetim kurulu adına açıklama yapan her dönemin yöneticisi Halil İbrahim hoca: “Elibol, kulübe 270 milyar lira bağışladı, kendisine minnettarız..” dediğinde Başkan Tekin’le Asbaşkan Alman neredeydi, bu açıklamadan haberleri mi yoktu?

On gün sonra yönetimden yapılan açıklamada Elibol’un icra kanalıyla tahsil ettiği 325 milyarla bağışladığı 270 milyarın Sandıklıspor ve futbolcuların hakkı olduğu anlamına gelen bir ifadede bulunuldu.

Boş laf..

Borç senedini imzalayan kim? Kadir Ünal..

Kadir Ünal şimdi yine Sandıklıspor yönetiminde yine söz sahibi..

Borç yokmuş, kayıtlarda mevcut değilmiş, yönetim imzalarında uyumsuzluk varmış, filan..

Neden adli mercilere müracaat etmediniz, şikayetten niçin kaçtınız?

Tencere-kapak meselesi mi yoksa?

Elibol’a gelince…

12 maçtır neredeydin?

Hem senedi icraya koy, Sandıklıspor’u mağdur et, 270 milyarı bağışladım diye reklamını yap..

Maç olduğu aklına gelsin, “prim dağıtacaktım” diye maça gitmeye kalk..

İcraya verdiğin, el açar duruma düşürdüğün Sandıklıspor’u “kimse ligden düşüremez, arkasında biz varız..” de…

“Ben Sandıklıspor için çoluk çocuğumun rızkından kesip verdim..” de deme..

Kimse sana silah zoruyla para verdirmedi..

Verdiysen eğer, verirken vatandaşa mı sordun da, şimdi vatandaşa derdini anlatmaya kalkıyorsun..

Firmanın Türkiye çapında reklamı yapıldı.

Bu kadar reklam yapmak için medyaya para ödemeye kalksaydın, Sandıklıspor bugün 1.ligde olurdu..

Öte yandan, Sandıklıspor sevdalısı olsaydın, kulübü icraya vermez, zaman içinde anlaşma yoluna giderdin. Ki kaç kişinin önünde “60 milyardan başka alacağım yok” diyen de, Asım veya Erol Efendi  değil, sensin..

500 milyarı Erol efendi vermiş, o da fabrika personeli Asım’a senedi ciro etmiş…

Defter kayıtlarında görünmediği iddia edilen 500 milyarlık senedi de, hukuku iyi bilmesi gereken avukat imzalamış..

Bu kadar sisli ortamda, Sandıklıspor ayakta kalabiliyorsa, hep birlikte “maşallah” diyelim..

Biz bu olayların aydınlığa kavuşması için sormaya devam edeceğiz..

Sandıklı’yı, Sandıklıspor’u hep olumsuz haberlerle ulusal medyaya taşınmasına sebep olanların yakınmalarına, demagoji yapmalarına engel olacağız..

Mustafa Baştuğ, İsmail Elibol çekin ellerinizi Sandıklıspor’un üzerinden..

Gölge olmayın yeter.. 

Editör: Haber Merkezi