KILIÇDAROĞLU:POLİS OPERASYONLARINDA BASKI VAR

CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, yolsuzluk, darbe girişimleri ve KCKsoruşturmalarında görev alan emniyet personelinin sahur vakti gözaltına alınmasının Başbakan’ın baskısıyla yapıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Kendisi söylüyor. ‘Yaygınlaşabilir’ diyor, nereden biliyor? Ben söylüyor muyum, söylemiyorum. Herhangi bir vatandaş söylüyor mu? Hakim söylüyor mu? Söylemiyor. Savcı söylüyor mu? Söylemiyor. Ama Erdoğan söylüyor. ‘Yaygınlaşabilir diyor’. Nereden biliyor?” diye sordu.
Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar İl Başkanlığı’nı ziyaret ederek basın mensuplarını sorularını cevapladı. Yolsuzluk, darbe girişimleri ve KCKsoruşturmalarında görev alan emniyet personelinin sahur vakti gözaltına alınmasını Kılıçdaroğlu, intikam ve kin duygusuyla hareket etmenin doğru olmadığı belirtti. Kılıçdaroğlu, “Eğer adalet denilen bir kavram ve hukukun üstünlüğüne inanıyorsak sabahın 5’inde 6’sında insanların evlerine baskın düzenlememeliyiz. Daha öncede bunu söylüyorduk, şimdi de bunu söylüyoruz. Bizim çizgimizde hiçbir kırılma yok. Bizi hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi savunuyoruz. Biz özgürlüğü, insan haklarını savunuyoruz.Sabah saatlerinde insanların evlerine baskın yapmayı çoluğunu, çocuğunun önünde kelepçelenmeyi doğru bulmuyoruz. Bunu şunun için söylüyorum, kimsenin bu ülkede suç işleme özgürlüğü yoktur. Varsa herhangi bir kişinin suçu onu hukuki kuralları çerçevesinde yargılanması da onun en doğal hakkıdır. Hukuk kuralları çerçevesinde biz hep bunu savıyoruz. Ama kin duygusu ile intikam duygusu ile bir dava görülmez. 2’sini birbirinden ayırmamamız gerekiyor.” diye konuştu.
Eğer bu operasyonlar 17 ve 25 Aralık rüşvet olaylarını kapatmaya yönelik bir hamle ise bunun doğru olmadığını ifade eden Kılıçadaroğlu, bütün dünyanın gözünün Türkiye’nin üzerinde olduğunu, o yolsuzlukların hesabının verilmesi gerektiğini anlattı. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “İçlerinde suç işleyen olabilir mi, olabilir. Elimizde veri yok, done yok, bir şey yok. Savcının elinde varsa bilmiyorum. Ama kamu görevlisini siz davet edersiniz, ifadesini alırsınız gerekiyorsa eğer tutuklamak üzere mahkemeye sevk edersiniz. Ama onun dışında intikam ve kin duygusu ile hareket etmek doğru değil. Soruşturmaların gizliliğin, gizli olması gerektiğini biz biliyoruz. Soruşturmaların gizli değil de, Başbakan’ın talimatına göre, eğer bu tür operasyonlar yapılıyorsa bunlar siyasi operasyonlardır ve bunlar toplumdaki adalet duygusunu büyük ölçüde yaralar.”
Bir basın mensubunun “Siz böyle bir şey hissediyor musunuz?” sorusunaKılıçdaroğlu, “Eee kendisi söylüyor. Yaygınlaşabilir diyor, nereden biliyor? Ben söylüyor muyum, söylemiyorum. Herhangi bir vatandaş söylüyor mu? Hakim söylüyor mu? Söylemiyor. Savcı söylüyor mu? Söylemiyor. Ama Erdoğan söylüyor. Yaygınlaşabilir diyor. Nerende biliyor?” karşılığını verdi.
Daha önceki Balyoz ve Ergenekon operasyonlarının da Erdoğan’ın talimatları üzerine yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Tutuklanacak kişileri de Erdoğan belirlemiştir. Bunlar ifade edildi. O davanın savcılığından şimdi bu davanın savcılığına soyunuyor. Biz oradaki tavrımız neyse buradaki tavrımı da aynıdır. Adalet herkes için hukuk herkes için geçerli olmak zorundadır. ‘Benim için adalet bir başkası için adalet olmasın’ diye bir kavram yok. Doğrusu budur.” şeklinde konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gazze olayları devam ettiği sürece İsrail’le ilişkilerin askıya alınmasının zorunlu olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, partisinin Afyonkarahisar İl Teşkilatına düzenlediği ziyarette basın mensuplarının soruları üzerine İsrail’in Gazze’ye gerçekleştirdiği saldırılar ile Afyonkarahisar’daki mühimmat depo patlaması hakkında açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, “Türkiye’de bağırıp çağırıyor, şu oldu bu oldu diye o zaman gereğini yap. Şimdi vatandaşın tepkisini ben anlarım, vatandaş Cuma namazından çıkar İsrail’i protesto eder bunu anlarım. CHP Gençlik Kolları ya da başka bir parti çıkar İsrail’i protesto eder, bunu anlarım. Ama hükümet konuşmaz. Hükümet icraat organıdır. İcraat yapar. Siz şimdi İsrail’le ilişkilerinizi bozmak istiyor musunuz ya da oradaki olayları protesto ediyorsunuz, konuşuyorsunuz gereğini yapmak mı istiyorsunuz? Gereğini yapmak istiyorsanız yolu çok basit. Kürecikteki radar istasyonunu bir kapatırsınız. O radar istasyonundan sürekli olarak İsrail’e bilgi gidiyor. Bunu bilmeyen yok. Kapatın diyoruz. NATO’nun diyorlar. Oysa NATO’nun değil herkes biliyor. Ticari ilişkiler. Erdoğan’ın çocukları sürekli İsrail’le ticari ilişkilerini geliştiriyorlar. Niye kesmiyorsunuz. Kesmiyoruz. Askeri ilişkiler. Kesiyor mu kesmiyor. Ne yapıyor sadece konuşuyor. Halkı kandırmak için. Halkın bu gerçekleri bilmesi lazım” dedi.
Ana Muhalefet lideri Kılıçdaroğlu, Filistin konusunda hükümeti eleştirdiği sözlerine şöyle devam etti:
“Bakın biz bizim milletvekillerimiz Filisten’e gitmek için Mısır Büyükelçiliği’ne başvurularını yaptılar. Biz Mısır üzerinden Gazze’ye gitmek istiyoruz. Gazze’deki olayları yerinde görmek istiyoruz. Eğer yardımsa biz Gazze’ye yardım da götürmeye hazırız. Biz İsrail’le ilişkilerimizi Gazze olayları devam ettiği sürece askıya almak zorundayız. Venezüella yapıyor da Türkiye niye yapmıyor? Kişisel çıkarları var. Kişisel çıkarlar üzerine inşa ediyorlar. Erdoğan’ın Gazze olaylarını bu kadar protesto etmesini ya da sert söylemler söylemesinin temelinde cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Cumhurbaşkanlığı seçimleri olmasaydı hiç bir şey olmazdı. Bakın Musul’da 49 yurttaşımız rehine. Bir şey söylüyor mu? Hayır. Yasak getirildi, mahkeme kararıyla yasak getirildi. Bunların tamamı kapatıldı, kapılmak istendi. Hükümetin yaptığı bir şey var. 3 gün yas ilan etti. O kadar. Zaten millet yasta. Sen yas ilan etmeyi bırak sen Kürecik İstasyonu’nu kapatıyor musun, kapatmıyor musun? İsrail ile ticari, askeri ilişkileri kesiyor musun, kesmiyor musun? Sen bunu yap. Hükümetsin icraat organı, başkanısın, Başbakansın. Gereğini yapacaksın. Millet de diyecek ki evet hükümet bak gereğini yaptı. Hükümet gereğini yerine getirmek için sadece boş boş konuşuyor.”
“AFYONKARAHİSAR’DAKİ PATLAMAYLA İLGİLİ OLARAK KAYGILARIMIZI DA, KUŞKULARIMIZI DİLE GETİRDİM”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 5 Eylül 2012 yılında Afyonkarahisar’da meydana gelen ve 25 askerin şehit olduğu mühimmat depo patlamasının Eskişehir’de görülen davasına tanık olarak çağrılması hakkında da açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin kendisine davanın duruşmasının dün yapıldığına dair hatırlatmalarda bulunduğu Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Afyonkarahisar’daki patlamayla ilgili olarak kaygılarımızı da, kuşkularımızı da CHP Genel Başkanı olarak ben dile getirdim. Orada mağdur olan şehit olan insanlar var. Onların haklarının savunulması lazım. Ama ne yaptılar aldılar davayı buradan Eskişehir’ götürdüler. Biz yakından izliyoruz. Şehit aileleriyle de yakından temasımız oluyor. Adaletin sağlanmasını istiyoruz. Olayı ne olduğu dahi şu ana kadar açıklığa kavuşturulamadı. Oysa biz bir hukuk devletiyiz. Her şeyin açık olmasın gerekiyor. Özellikle yargılama sürecinin açık olması gerekiyor. Devletin bütün elindeki bilgi ve belgeleri yargıya intikal ettirmesi gerekiyor. Kaçırırsanız adaleti gölgelemiş olursunuz.”
Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar’daki programının ardından Isparta’da gerçekleştireceği miting ve programlara katılmak üzere hava yolu ile kentten ayrıldı.
 
Editör: Haber Merkezi