Geçen hafta kanal3’te icraatlarını anlatan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, “17/25’den önce milletvekilleri de, bakanlarda Pensilvanya’ya ziyarete gitmişti..” diye söz etmişti..
Program arasında Bakan Veysel Eroğlu kendisini arayıp, “Amerika’ya kızımın yanına gittim, Pensilvanya’ya hiç gitmedim”demiş ve Çoban’dan düzeltme yapmasını istemişti.. Program başlayınca Çoban, konuşmanın yanlış anlaşılabileceğini ifade ederek, Bakan beyin Pensilvanya’ya gitmediğine açıklık getirmişti..
Pensilvanya’ya giden milletvekilleri için bir açıklama yapmadı.
Milletvekilleri zan altında kaldı..
Araştırdık, biz açıklayalım; eski milletvekillerinden Halil Aydoğan, Zekeriya Aslan, Halil Ürün değil Pensilvanya, Amerikaya bile hiç gitmemişler..
Afyon eski MHP milletvekili Kemalletin Yılmaz, Başkan Çoban gibi Pensilvanya’ya el öpmeye gitmiş..
Çoban’ın anlatımında genelleme olduğu için, kamuoyunu aydınlatmak istedik..
********
Başkan Çoban, 17/25 Aralık 2103 tarihinden önce Pensilvanya’ya gittiğini saklamadı, açık açık FETÖ’yü ziyaret ettiğini açıkladı..
Konuşmalarında; ilk darbe girişimi olan ve FETÖ’yle mücadelede milat kabul edilen 17/25 Aralık 2013 tarihinden sonra hiçbir şekilde irtibatı olmadığını anlattı..
İnsanoğlu, unutabilir.. Biz hatırlatalım…
Benim Fathullah Gülen ve Cemaatle bir sorunum yok. AK Parti ile Cemaat karşı karşıya geldi. Cemaat açıktan bir ilde AK Parti’ye karşı kim güçlüyse onu destekliyor…/Ben cemaatteki kardeşlerimle avukatken de, İl Başkanıyken de, Belediye Başkanıyken de çok büyük birlikteliklerimiz oldu Osman Bey kolejinin arazisi hizmete devrolmuşsa bizim ve Başbakanımızın emeği vardır. Türkçe Olimpiyatları, Bilgi Evleri gibi her türlü desteği verdik. Ben şahsen de çok katkım oldu. Zafer kolejinde sorunlar var ben yardımcı oldum, Zaman gazetesine hale aboneyim. Pensilvanya’ya kadar giden ve hoca efendinin elini öpmüş bir kişiyim. /Hizmetin en büyüklerinden birisi Amerika’dan Hoca Efendiden hediye getirdiler. Hoca Efendinin özel bir merakı varmış. Çeşitli kokulardan özel bir karışım yaparak bana kendi elleri ile yaptığı kokuyu gönderdi. Bizim hizmetlerimize karşı bir seccade, bir koku, takke göndermiş. Senin için dua etti, selamı var dediler. Böyle bir geçmişimiz var. Bizim hiçbir sorunumuz yok. 2 ay öncesine kadar kesinlikle biz senin yanındayız diyorlardı. Çocuğum Osman Bey kolejinde okuyor. Benim Meclis üyelerim arasında da Cemaatten kardeşlerimiz var…”
Bu konuşmanın yapıldığı tarih 17/25 Aralık 2013 miladından 3 ay sonra, yerel seçimlere 3 gün kala yani, 27 Mart 2014 günü..
Konuşmanın son satırındaki, “Benim Meclis üyelerim arasında da Cemaatten kardeşlerimiz var..” ifadesi çok dikkat çekici..
O dönemde Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Sayın Tayyip Erdoğan..
17/25 Aralık 2013’ten sonra FETÖ’yle mücadele etmek için bayrak açmış, Ak Parti üyelerini, teşkilat görevlilerini ve hükümeti her ortamda FETÖ terör örgütünü bitirme talimatı vermiş olmasına rağmen…
Başkan Çoban, cemaatçi olduklarını bile bile birilerini meclis üyesi yapıyor..
Bu cemaatçi meclis üyelerinden biri, FETÖ davasından yargılanıyor..
Çoban bu defa yan çiziyor, seçimden önce cemaatçi dediği üyenin, cemaatçi olmadığını söylüyor ve açıkça savunuyor..
Sayın Eroğlu’nun bu şahısla ilgili araştırma yaptığını ve cemaatle ilgisi kalmadığını ifade ediyor..
Başkan Çoban, hukukçu kimliğe sahip..
Yargılaması devam eden bir kişiyi kamuoyu karşısında aklamaya çalışacağına, giyip cüppesini mahkeme karşısında savunması daha uygun olmaz mı?
Yargılaması devam eden biri için televizyona çıkıp aklama veya suçlama yapmak kanuna aykırı değil mi?
Çoban, ne yapmak istiyor? Bi türlü anlayamadım…
İNANMAYIN…
Televizyonlarda her akşam FETÖ/terör tartışmaları var..
Komplo teorisyenleri sahnede..
Bir emekli albay, iki gündür Kasım ayından önce FETÖ terör örgütünün bir darbe girişiminde bulunacağını iddia ediyor..
Bu adamları televizyonlara çıkarmak, konuşturmak çok büyük hata..
Kasım’dan önce tekrar darbe teşebbüsü yapılabilirler diyen biri ya FETÖ’nün, ya da dış mihrakların ajanıdır..
Veya; vatandaşı tedirgin, huzursuz etmek için görevlendirilmiş bir komplo teorisyenidir..
Kesinlikle inanmayın..
Devletimiz yedi düvelle savaşacak güçte ve moraldedir..
İşinize bakın..
********
Sandıklı’da Yusuf Aktürk isimli şahsın birçok tarım aletini 15 Temmuz’dan sonra gece saatlerinde TIR’larla Ülfeciler köyüne taşıdığını söylemiştik..
“Yalan, yanlış böyle bir şey yok..” diyenler oldu..Biz dayanak olmadan yazmayız..
İşte ispatı..
