BBP seçim kampına girdi

Büyük Birlik Partisi Genel Merkezimizin düzenlemiş olduğu Ankara’da Haymana Grannos otelde yapılan ve üç gün süren 2015 seçimleri hazırlık kampına,

Afyonkarahisar ili adına şahsım, il bşk yardımcılarımız Abdullah Karadağ, Seydi Ahmet Şen ve Sinanpaşa ilçe başkanımız Süleyman Çağlar’dan oluşan bir ekiple katıldık.

Kampımız çok verimli geçmiştir. 2015 seçimleri için seçim stratejilerimizi belirledik.

Kamp sonucunda varılan ortak sonuç ise 2015 seçimlerine Büyük Birlik Partisi’nin kendi

adı- amblemi ve adaylarıyla katılacak olmasıdır.

 

Bazı görsel ve yazılı basında, sanal medyada dediğimiz internet haber sitelerinde kasıtlı olarak;

sık sık gündeme getirilen ittifak ve seçim işbirliği haberleri asılsızdır.

 

Biz başka partilere benzemeyiz.

 

Kapalı kapılar ardında gizli anlaşmalar görüşmeler bizim inancımıza, misyonumuza ve Muhsin-i Duruşumuza ters işler olduğu için yapmayız.

 

BBP milletten gizli işler çevirmez, bir mevzu varsa Başta Sn Gnl Bşk nımız Mustafa DESTİCİ, yetkili kurullarımız, illerde de biz gerekli bilgilendirme ve açıklama yaparız. Yapıyoruz da.

Kimse durumdan vazife çıkarıp enerjimizi boşa harcatmaya çalışmasın.

 

Tek umut BÜYÜK BİRLİK PARTİSİDİR.

Milletimizin karşısına tertemiz adaylarla çıkıp, desteklerini isteyeceğiz.

Seçimlerde sandıklarımıza sahip olmak ve oylarımızın % 10 barajı dışında; sandıklarda da çalınmaması için gayret edeceğiz.

 

22 yıllık tertemiz mazisiyle halkımızın huzuruna çıkarak yüzde onluk seçim barajını inşallah bu seçimde milletimizin desteğiyle aşacağız.

Bu Seçim barajının psikolojik bir baraj olduğunu düşünüyoruz.

’’Eğer seçim barajı olmasaydı oyunuzu kime verirdiniz?’’şeklinde yapılan anketlerde BBP’nin oyu yüzde 15- 18'ler seviyesinde görülmesi daha şimdiden iktidarı baya strese sokmuştur.

 

Diğer muhalefet partilerinin aksine kendileri için tehlikenin BBP olduğunu bildiklerinden iktidarın bütün dikkatleri üzerimizde.

 

Halkımız isterse BBP’yi çok rahatlıkla meclise sokabilir.

AKP iktidarının oy verilecek neyi kaldı Allah aşkına.

Aziz Milletimiz şunu gözden kaçırmamalıdır.

İktidar olarak PKK ile Mücadele edeceğine Oslo ile başlayan adına onların Çözüm Süreci dedikleri, bizim ise;

ÇÖZÜLME ve BÖLÜNME SÜRECİ dediğimiz ve öğle gördüğümüz,

İçeriğini PKK ve APO nun bildiği lakin Akp Milletvekillerinin bir çoğunun bilmediği;

meclis içinde ve meclis dışında hiçbir parti liderinin bilmediği daha da vahimi Aziz milletimizin içeriğini bilmediği mevzu için

PKK ile barış masasına oturmuştur.

 

PKK ölmek üzereyken can suyu vermiştir. AKP’nin ülkeye ve milletimize yaptığı bu ihanet asla unutulmayacak ve Büyük Birlik Partisi iktidarında bu ihanetin hesabı mutlaka sorulacaktır.

Belki AKP'nin bu ihanetini halkımız unutmuş veya görmezden gelmiş olabilir. Biz millet adına unutmayacağız.

ihanetin hesabını Akp’den soracağız.

 

Sözde çözüm süreciyle birlikte pkk’ya verilen tavizler neticesinde Devletimizin özelikle doğu ve güneydoğu bölgelerindeki otoritesi zayıflamış hatta bazı yerlerde bitmiştir.

6-7 Ekimde yaşananlardan sonra Sn başbakan ısrarla üzerinde durduğu güvenlik meselesini çözememiştir.

Bu aymazlık ve gayri ciddiliğin sonucu;

O bölgelerde otorite oluşturan pkk kendi güvenlik gücünü kurmuş, kendi hukuk sistemini kurmuş, kendi vali ve kaymakamlarını atıyor, kısacası devlet içinde devlet olmuştur.

Beceriksiz Akp Hükümetinin ‘’analar ağlamasın’’konseptiyle başlatmış olduğu bu ihanet süreci Türkiye’nin bölünme sürecine doğru ilerlemektedir. Yolları,caddeleri,sokakları ve şehirleri esir alan ve buralarda hakimiyet kuran eşkıyaya karsı devletimiz kılını dahi kıpırdatmıyor. Yada söylemeye hicap duyuyorum ki kapalı kapılar ardında verilen sözler üzerine acziyetten kıpırdatamıyor.

Pkk kendisine yakın ve sempati duyan ailelere kalaşnikof marka silah dağıtıyor ve ‘’büyük çatışmalar olacak hazır olun’’diyerek tehditler savururken,

AKP Hükümeti Cizre ilçesinin güvenliğini aylardır sağlayamamıştır.

 

Akp Hükümeti işi gücü bırakmış APO nun itibarını kurtarmaya çalışmaktadır.

Yanlışları söyleyen uyaran herkesi, her kesimi HAİN ilan etmekte yada Paralelci damgası vurarak kendi İHANETİNİ kapatmaya çalışmaktadır.

Yani Akp Hükümeti mecburiyetten ve Sn Cumhurbaşkanı'nın baskısı ile çözüm sürecine devam ederek, memleketi UÇURUMA SÜRÜKLEMEKTEDİR.

 

Pkk’nın baskı ve tehditleri karşısında kapana sıkışan Akp’nin ülkenin bölünmez bütünlüğü noktasında sağlıklı kararlar verebilmesi imkansızdır.

Peki çözüm nedir.

Çözüm çok basit.

Pkk tarafından baskı altında tutulan Akp Hükümetinin İktidardan el çektirilmesidir.

 

Bu necip Millet üzerine düşen görevi yerine getirerek 2015 seçimlerinde sandık vasıtasıyla Akp’nin iktidarını sonlandırmalıdır.

Yoksa yarın her şey için çok geç olabilir…

 

Saygılarımla

Cemil Çoker

BBP Afyonkarahisar il Bşk

Editör: Haber Merkezi